[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Veteriner Dergisi
2016, Cilt 30, Sayı 3, Sayfa(lar) 233-237
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Diyabet Oluşturulan Ratlarda Serum Apelin ve Chemerin Düzeyleri
Hakan UFAT, Penbe Sema TEMİZER OZAN, Gonca OZAN
Fırat Üniversitesi, Veteriner Fakültesi, Biyokimya Anabilim Dalı, Elazığ, TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Diyabet, apelin, chemerin, rat
Özet
Diyabet, insülin sekresyonunun azlığı sonucu metabolik bozukluklara sebep olan yaşam süresi ve kalitesini olumsuz etkileyen bir grup metabolizma hastalığıdır.

Çalışmada streptozotosin ile diyabet oluşturulan ratlarda glukoz metabolizması ile ilişkisi olduğu düşünülen apelin ve chemerin'in 7, 14 ve 21. günlerdeki düzeylerinin saptanması amaçlandı ve apelin, chemerin düzeylerinin diyabet ile ilişkisini saptamak amacıyla da adipokinlerin insülin direnci ve beta-hücre fonksiyonları arasında her hangi bir ilginin olup olmadığı araştırıldı.

Çalışmada 5 haftalık Sprague Dawley cinsi 37 erkek rat kullanıldı. Denekler rastgele 2 gruba ayrıldı. I. Kontrol (n=7) grubu olup ratlara standart beslenme uygulandı, II. Diyabet grubu (n=30) olup 65 mg/kg intraperitoneal tek doz streptozotosin uygulanmasını takiben 3. günün sonunda kuyruk veninden alınan kan glukoz düzeylerininin 200 mg/dL üzeri olmasının tespiti ile ratlar diyabetik kabul edildi. Diyabetik grupta 3 gruba ayrıldı. 1. Diyabetik grup 7. günde, 2. Diyabetik grup 14. gün ve 3. Diyabetik grup da 21. gün sonunda anestezi altında dekapite edilip, serumları alındı.

Kontrol grubuna göre diyabet oluşturulan gruplarda serum apelin, chemerin, insülin, C-peptid, HbA1-C, LDL ve ürik asit parametrelerinde anlamlı olmayan değişiklikler saptandı.

Kontrol grubu ile diyabet ve diyabet gruplarının da kendi aralarında anlamlı (P>0.05) bir fark bulunmamasına rağmen diyabet oluşturulan gruplar arasında rakamsal olarak serum apelin, chemerin, insülin, C-peptid, HbA1-C, LDL ve ürik asit düzeylerinin günlere bağlı olarak arttığı tespit edildi ve serum glukoz, glukoz1, HDL, trigliserit, kolesterol, HbA1C düzeylerinde ise anlamlı (P<0.05) bir fark olduğu görüldü.

Sonuç olarak diyabette günler ilerledikçe apelin ve chemerin düzeylerinde istatistiksel olarak anlamlı olmayan artışlar saptandı (P>0.05).

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Günümüz yasam koşullarına bağlı olarak çok yaygın bir şekilde rastlanan Tip-2 diabetes mellitus, insülin sekresyonu, insülinin etkisi veya her ikisindeki bozukluklardan kaynaklanan, hiperglisemi ve karbonhidrat, lipid ve protein metabolizması bozuklukları ile karakterize, başlangıçta asemptomatik ve sinsi seyirli, prevalansının saptanması güç, ırka bağlı farklılıklar gösteren, oluşturduğu komplikasyonlar nedeniyle organ ve işlev kayıplarına yol açarak yaşam süresini ve kalitesini olumsuz etkileyen kronik bir grup metabolizma hastalığıdır1-3.

    Diyabet şimdiye kadar metabolik bir hastalık olarak değerlendirilmesine rağmen yağ dokusundan salınan adipokin ve sitokinlerin insülin direncine yol açtığının anlaşılmasından sonra diyabet inflamatuvar bir hastalık olarak da kabul görmüştür4.

    İnsülin, pankreasın Langerhans adacıklarının beta hücreleri tarafından salgılanan, karaciğer, kas ve yağ dokusunda belirgin etkisi olan bir hormondur. İnsülin direnci insülinin hücre düzeyindeki metabolik olaylara etkisinin azalması veya insüline karşı hücre düzeyindeki duyarlılığın azalması sonucu pankreasın gereğinden fazla insülin üretmesi ya da kullanmak zorunda kalmasıdır5.

    Dünya Sağlık Örgütü'nün raporuna göre diyabetli hastaların sayısının 21. yüzyılın başlarında 300 milyona ulaşacağı bildirilmektedir6.

    Apellin vücudun çeşitli bölümlerinde endotelial hücrelerinden üretilen, santral sinir sistemi ve kardiyovasküler bir risk faktörü olup kan basıncını düşüren adipoz dokunun önemli bir üyesidir7-10. Apelin endotel-bağımlı, nitrik oksit-aracılığıyla vazodilatasyon sağlar ve arteriyel kan basıncını azaltır. Vazopressini inhibe ederek diüretik etki gösterir11. Obez bireylerde hiperinsülinemi ile birlikte apelin artışı gözlenmiştir12,13. Buna göre, plazma apelin seviyeleri obezitede insülin direnci ve hiperinsülinemi ile bağlantılı olarak artmaktadır11,14,15.

    Chemerin yağ dokusundan salınan çok sayıda adipokinler arasında son keşfedilenlerdendir. Chemerin yağ dokusu, karaciğer, böbrek, pankreas, akciğer, over, hipofiz gibi çok sayıda dokudan eksprese edilir. Normal glukoz toleranslı olgularda plazma chemerin seviyelerinin kan basıncı ile güçlü ilişkisi olduğunun bulunması, chemerinin kan basıncı düzenlenmesinde rolü olabileceğini düşündürmektedir16,17.

    Bu çalışmada; Streptozotosin (Stz) ile diyabet oluşturulan ratlarda glukoz metabolizması üzerine etkisi olan apelin ve chemerin düzeyleri tespit edilerek bunların birbiri ile olan ilişkileri ve bu adipokinlerin insülin direnci ve beta-hücre fonksiyonları arasında her hangi bir ilgisinin olup olmadığının araştırılması amaçlandı.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Çalışmada, 5 haftalık, 200±20 gram ağırlığında Sprague-Dawley cinsi 37 adet erkek rat kullanıldı. Deney hayvanlarının seçimi ve yapılan uygulamalar sırasında Fırat Üniversitesi Hayvan Deneyleri Etik Kurulu (20.01.2011/Toplantı Sayısı: 20111; Karar No: 02) onayı alınarak; çalışma standart deneysel hayvan çalışmaları etik kurallarına uygun olarak yapıldı. Denekler; grup 1 Kontrol, grup 2 Diyabetik olmak iki gruba ayrıldı. Kontrol dışındaki tüm gruplara diyabet oluşturmak amacıyla streptozotosin uygulandı.

    Tüm ratlar beşerli kafeslere konuldu. Çalışmada gruplar ve uygulanan metotlar şu şekilde oluşturuldu:

    Grup 1: Kontrol (n=7) grubu: Ratlar bir haftalık standart beslenme sonrasında, dekapite edildi.

    Grup 2: Diyabet (DM) grubu: Diyabet oluşturulacak (n=30) olan gruba 65 mg/kg intraperitoneal tek doz streptozotosin uygulandı18. Streptozotosin uygulanmasından 3. gün sonra kuyruk veninden alınan kan glukoz düzeylerininin 200 mg/dl olmasının tespiti ile ratların diyabetik olduğu kabul edildi. Diyabet grubu ratlardan 7., 14. ve 21. günlerde örnekler alındı.

    DM 7 grubu (n=10): DM olduğu kabul edilen ratlar 7. gün sonunda dekapite edildi.

    DM 14 grubu (n=10): DM olduğu kabul edilen ratlar 14. gün sonunda dekapite edilmiştir.

    DM 21 grubu (n=10): DM olduğu kabul edilen ratlar 21. gün sonunda dekapite edilmiştir.

    Dekapitasyonu takiben tüm deneklerden kan örnekleri alınıp biyokimyasal olarak incelendi.

    DM oluşturulan ve kontrol grubunda yer alan ratlarında serum apelin ve chemerin seviyeleri incelendi. Ayrıca, serum insülin, C-peptid, HbA1-C, glukoz, trigliserid, total kolesterol, HDL, LDL ve ürik asit düzeyleri ölçüldü.

    Örneklerin Alınması ve Hazırlanması: Tüm gruplarıdaki ratlar belirtilen günlerde, deney periyodunun sonunda dekapite edilerek, plazma ve serum örnekleri analizleri için uygun olacak şekilde EDTA'lı ve düz biyokimya tüplerine alındı. Analizler için alınan kanlar 3000 rpm'de 10 dakika santrifüj edilerek (Heraeus Biofuge Stratos; Kendo Laboratory Products, Osterode-Germany) serum ve plazmaları ayrıldı. Örnekler analizler yapılana kadar -80°C'de saklandı.

    Gruplardaki ratların vücut ağırlıkları çalışmanın başında ve dekapitasyondan sonra ölçüldü.

    Serum apelin, chemerin, C-peptid ve insülin düzeyleri ELİSA rat kiti (Eastbiophorm, katalog no: CK-E90066) kullanılarak ELİSA okuyucuda 450 nm'de okundu.

    HbA1c Düzeyleri, glukoz (diyabet kabul edilenratların glukoz düzeyleri), glukoz 1 (dekapitasyon sırasındaki ölçülen glukoz düzeyi), trigliserit, total kolesterol, HDL-K, LDL-K ve ürik asit düzeyleri ise otoanalizöründe Olympus marka ticari kitler kullanılarak ölçüldü.

    Açlık kan şekeri ve insülin değerleri, HOMA testi yardımıyla insülin direncinin saptanması amacıyla kullanıldı. İnsülin Direnci HOMA-IR (HOMA-IR= Açlık Glikoz(mmol/l) X Açlık İnsülin (mU/l) / 22.5) formülüne göre hesaplandı. HOMA skoru ≥2,5 olanlar insülin direnci pozitif olarak kabul edilmektedir.

    İstatistiksel Analizler: Çalışmada elde edilen veriler SPSS for Windows 21.00 paket programında analiz edildi. Grupların karşılaştırılmasında varyans analizi ve alt grupların karşılaştırılmasında da Tukey analizi kullanıldı. P<0.05 değerleri istatistiksel olarak anlamlı kabul edildi18.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Apelin, chemerin düzeylerinde diyabetin 7, 14 ve 21. günlerinde kontrole göre istatiksel olarak önemsiz artış tesbit edildi (P>0.05). İnsülin, C-peptid ve ürik asit düzeylerinde istatiksel olarak önemsiz farklılıklar bulundu (P>0.05). Ağırlık, glukoz, glukoz 1, trigliserit, HbA1C düzeylerinde diyabetin 7, 14, 21. günlerinde kontrole göre anlamlı artışlar saptandı (P<0.05). Diyabetli grubun 7, 14. günlerindeki kolesterol düzeylerinde kontrole göre anlamsız azalma 21. günde ise anlamsız artış bulundu. Kolesterol seviyelerinde 21 gün 7. günle karşılaştırıldığında istatistiksel olarak önemli artış gözlendi (P<0.05). Diyabet 7, 14, 21. günlerinde HDL düzeylerinde azalmalar görüldü, Diyabetin 14. gündeki azalması ise istatiksel olarak anlamlıydı (P<0.001) (Tablo 1).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Kontrol ve diyabetik ratlarda serum parametreleri

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Diabetes Mellitus (DM) insülin eksikliği veya insülin direnci ile oluşan, hiperglisemi ile karakterize kronik bir hastalıktır. Diyabetin mikrovasküler ve makrovasküler komplikasyonlarının gelişmesinini hastalığın tanısının konulmasından yıllar önce başlamakta olduğunu bildirilmektedir19. Tai ve ark.20 ADA 2004 kriterlerin de IFG (Bozulmuş açlık glukozu) ile ilgili yapılan düzenlemeden sonra IFG alt sınırının 100 mg/dL'ye indirilmesi değişen IFG prevalansı, kardiyovasküler hastalık ve diyabet riskindeki değişikliği belirlemek amacıyla yapmış oldukları çalışmada açlık glukoz 100-126 mg/dL olan prediyabetik IFG grubundaki hastalarda %63.5 oranında hipertansiyon, santral obezite, trigliserid yüksekliği saptamışlardır. Diğer bir çalışmada da21 obezite, dislipidemi, HT gibi kardiyovasküler risk faktörlerinin de sıklıkla eşlik ettiği prediyabetik dönemde kardiyovasküler mortalite ve morbiditenin arttığı bildirilmektedir.

    Yağ dokusu çeşitli adipokinleri sekrete eden endokrin bir organdır. Yağ dokusunun arttığı veya azaldığı durumlar hiperlipidemi, insülin direnci, tip 2 diyabet ve KVH gibi hastalıklarla doğrudan ilişkilidir. Salgıladığı adipokinlerin miktarındaki değişikliklere bağlı olarak yağ dokusunun bu hastalıkların patogenezinde rol oynadığını belirtilmektedir21-23.

    Apelin ile ilgili yapılan çalışmaların sonuçları farklılıklar göstermektedir. Yapılan bir çalışmada bu adipokinlerden yeni tanımlanmış olan apelinin serum düzeylerinin obezite, insülin direnci ve hiperinsülinemide arttığı bildirilmiştir14. Ayrıca apelinin bir nöropeptid ve kardiyovasküler peptid olduğu kabul edilmektedir7.

    Li ve ark.24 bizim bulgularımıza benzer şekilde diyabetik veya glukoz intoleranslı hastalarda serum apelin düzeylerinin arttığını ifade etmişlerdir. Yine benzer bir şekilde Şenol ve ark.25 da diyabetik hastalarda serum apelin düzeylerini yüksek bulmuşlardır.

    Bu çalışmada elde edilen bulgulardan farklı olarak Erdem ve ark.26 yeni tanı almış tip 2 diyabetiklerde serum apelin düzeylerini düşük bulmuşlardır.

    Taşçı ve ark.27 ise izole hiperkolestrolemisi olan hastalarda tedavi öncesi ve sonrası serum apelin düzeylerini değerlendirmişler, medikal tedaviye bağlı LDL-K hedeflenen değere düştüğünde serum apelin seviyelerinin arttığını saptamışlardır. LDL-K düzeyinin hedeflenen değerlerde olması Kronik Arter Hastalığı (KAH) riskini azaltırken apelin düzeylerinin artmasının; apelinin kardiyoprotektif bir rolü de olabileceğini düşündürmektedir. Bu regülasyonla ilgili mekanizmalar henüz tam olarak bilinmediği için ileri çalışmalarla desteklenmesi gereklidir.

    Yapılan çalışmada rat serum apelin düzeyleri araştırılmıştır. Kontrol grubunu diyabet gupları ile karşılaştırdığımızda istatistiki olarak anlamsız fakat sayısal olarak zamanla kademeli bir şekildeverilerde artışın olduğunu tespit edildi. Apelin düzeyinin kontrol grubuyla kıyaslandığında göre DM14 ve DM 21 grublarında giderek arttığı saptandı. Bu veriler diyabet oluşturulan ratlarda serum apelin değerlerinin diyabete bağlı olarak arttığını göstermektedir.

    Son yıllarda keşfedilen, adipogenezis ve yağ hücresi fonksiyonlarında rolü olabileceği düşünülen beyaz yağ dokusundan salınan chemerin bir adipokindir. Obezitenin de ateroskleroz gibi inflamatuvar bir hastalık olduğu işaret edilmektedir. Chemerinin yağ dokusunda inflamasyonu, makrofaj kümelenmesini ve insülin hassasiyetini düzenleyebileceği düşünülmektedir28,29.

    Bozaoğlu ve ark.16 obez ve tip 2 diabetik kobayların adipoz dokularında chemerin ekspresyonunu zayıf normoglisemik obez ve tip 2 diabetik kobaylara kıyasla anlamlı yüksek bulmalarına karşın, Takahashi M. ve ark.29 db/db kobaylarının epididimal yağ dokusunda chemerin ekspresyonunu belirgin olarak azaldığını saptamışlardır. Bu farklılığın kesin olmamakla birlikte kobay türlerinin farklı olmasına bağlı olabileceğini ileri sürmüşlerdir. Serum chemerin konsantrasyonunun azalmasının yağ dokusundaki ekspresyonunun azalması ile birlikte olması yağ dokusunun, serum chemerininin ana kaynağı olabilmesindendir29,30.

    Bozaoğlu ve ark.16 NGT, IGT ve tip 2 DM'lu 3 grup kobayla yaptıkları deneysel çalışmada, kobay viseral yağ dokusundaki chemerin gen ekspresyonunu, tip 2 DM grubunda, NGT'e kıyasla anlamlı derecede yüksek (P=0.01), CMKLR1 ekspresyonunu da NGT grubuna oranla IGT (P<0.05) ve tip 2 DM (P<0.05) grubunda yüksek bulmuşlardır ancak insanlar üzerinde yapılan bir çalışmada 35-65 yaş aralığında 142'si NGT ve 114'ü tip 2 DM olan 256 vakadan yaptıkları plazma chemerin seviyelerinin NGT ve tip 2 DM'li iki grup arasında istatiksel olarak önemli bir fark olmadığını saptamışlardır30.

    Takahashi ve ark.29 çalışmalarında 3T3-L1 adipositleri rekombinan insan chemerini ile inkübe etmişler ve bazal durumda ve insülin stimülasyonundan sonra 2-deoksiglukoz alımını ölçmüşlerdir. 100 ng/mL rekombinant insan chemerini ile inkübasyonun anlamlı olarak %41 oranında insülin uyarımlı glukoz alımını arttırdığını ve benzer sonuçların rekombinan kobay chemerini kullanıldığında da oluştuğunu göstermişlerdir. Chemerinle inkübasyon insülin uyarımlı IRS-1'in tirozin fosforilasyonunu artmıştır. Bu sonuçlarla chemerinin 3T3-L1 adipositlerde otokrin-parakrin yolda insülin duyarlılığını düzenleyebileceğini ortaya koymuşlardır29/30.

    Yapılan çalışmada çalışmada tüm grupların rat serum chemerin değerleri karşılaştırıldığında kontrol grubu ile diabetik grup arasında istatiksel olarak anlamlı fark bulamadı (P>0.05). Fakat kontrol grubu chemerin düzeyleri ile diyabet grupları arasında sayısal olarak artış olduğunu tespit edildi.

    Sonuç olarak, yağ dokusundan salınan bir adipokin olan chemerinin diabetik grupta yüksek olmasının viseral yağ dokusunun tip 2 DM gelişimindeki endokrin ve inflamatuvar rolüyle ilişkili olabileceği kanaatine varıldı.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Yenigün M. Her Yönüyle Diabetes Mellitus. 2. Baskı, İstanbul: İstanbul Nobel Tıp Kitabevi, 2004.

    2) King H, Rewers M. WHO Ad Hoc diabetes reporting group: Global estimates for prevalence of diabetes mellitus and impaired glucose tolerance in adults. Diabetes Care 1993; 16: 157-77.

    3) King H, Aubert RF, Herman WH. Global burden of diabetes, 1995-2025: Prevalence, numerical estimates and projections. Diabetes Care 1998; 21: 1414-1431

    4) Schleinitz D. Genetic determination of serum levels of diabetes-associated adipokines. Rev Diabet Stud 2015; 12: e2015014.

    5) Garvey WT, Birnbaum MJ. Cellular insulin action and insulin resistance. Baillieres Clin Endocrinol Metab 1993; 7: 785-873.

    6) Kadoglou NP, Fotiadis G, Kapelouzou A, et al. The differential anti-inflammatory effects of exercise modalities and their association with early carotid atherosclerosis progression in patients with type 2 diabetes. Diabet Med 2013; 30: e41-50

    7) Tatemoto K, Takayama K, Zou MX, et al. The novel peptide apelin lowers blood pressure via a nitric oxide-dependent mechanism. Regul Pept 2001; 99: 87-92.

    8) O'Dowd BF, Heiber M, Chan A, et al. A human gene that shows identity with the gene encoding the angiotensin receptor is located on chromosome 11. Gene 1993; 136: 355-360.

    9) Tatemoto K, Hosoya M, Habata Y, et al. Isolation and characterization of a novel endogenous peptide ligand for the human APJ receptor. Biochem Biophys Res Commun 1998; 251: 471-476.

    10) Lee DK, Cheng R, Nguyen T, et al. Characterization of apelin, the ligand for the APJ receptor. J Nerochem 2000; 74: 34-41.

    11) Beltowski J. Apelin and visfatin: Unique “beneficial” adipokines upregulated in obesity? Med Sci Monit 2006; 12: 112-119.

    12) Baranova A, Randhawa M, Jarrar M, Younossi ZM. Adipokines and melanocortins in the hepatic manifestation of metabolic syndrome: Nonalcoholic fatty liver disease. Expert Rev Mol Diagn 2007; 7: 195-205.

    13) Liorens-Cortes C, Beaudet A. Apelin, a neuropepide that counter acts vasopressin secretion. Med Sci 2005; 21: 741-746.

    14) Kralisch S, Klein J, Bluher M, et al. Therapeutic perspectives of adipocytokines. Expert Opin Pharmacother 2005; 6: 863-872.

    15) Medhurst AD, Jennings CA, Robbins MJ, et al. Pharmacological and immunohistochemical characterization of the APJ receptor and it endogenous ligand apelin. J Nerochem 2003; 308: 480-485.

    16) Bozaoğlu K, Bolton K, McMillan J, et al. Chemerin is a novel adipokine associated with obesity and metabolic syndrome. Endocrinology 2007; 148: 4687-4694

    17) Stejskal D, Karpisek M, Hanulova Z, Svestak M. Chemerin is an independent marker of the metabolic syndrome in a caucasian population – a pilot study. Biomed Pap Med Fac Univ Palacky Olomouc Czech Repub 2008; 152: 217-221.

    18) Zhang B, Zhang Y. Mann-Whitney U test and Kruskal-Wallis test should be used for comparisons of differences in medians, not means: Comment on the article by van der Helm-van Mil et al. Arthritis Rheum 2009; 60: 1565.

    19) Mitrakou A, Kelly D, Mokan M, et al. Role of reduced supression of glucose production and diminished early insulin release in impaired glucose tolerance. NEngl J Med 1992; 326: 22-29.

    20) Tai ES, Goh ES, Lee JJM, et al. Lowering the criterion for impaired fasting glucose impact on disease prevalence and associated risk of diabetes and ischemic heart disease. Diabetes Care 2004; 27: 1728-1734.

    21) Oto A, Kepez A. İnsülin Direncinin Patofizyolojik Temelleri ve Kardiyovasküler Hastalıklarla İlişkisi. Türk Kardiyoloji Seminerleri 2005; 5: 192-208.

    22) Trayhurn P, Bing C, Wood IS. Adipose tissue and adipokines-energy regulation from the human perspective. J Nutr 2006; 136: 1935-1939.

    23) Gimble JM. Adipose tissue-derived therapeutics. Expert Opin Biol Ther 2003; 3: 705-713.

    24) Li L, Yang G, Li Q, et al. Changes and relations of circulating visfatin, apelin, and resistin levels in normal, impaired glucose tolerance, and type 2 diabetic subjects. Exp Clin Endocrinol Diabetes 2006; 114: 544-548.

    25) Şenol MG, Terekeci HM, İpçioğlu O, et al. Plasma apelin levels in diabetic patients with and without neuropathy. Cent Eur J Med 2009; 4: 241-244.

    26) Erdem G, Dogru T, Tasci I, Sonmez A, Tapan S. Low plasma apelin levels in newly diagnosed type 2 diabetes mellitus. Exp Clin Endocrinol Diabetes 2008; 116: 289-292.

    27) Tasci I, Erdem G, Ozgur G, et al. LDL-cholesterol lowering increases plasma apelin in isolated hypercholesterolemia. Atherosclerosis 2009; 204: 222-228.

    28) Lago F, Dieguez C, Reino JG, Gualillo O. The emerging role of adipokines as mediators of inflammation and immune responses. Science Direct 2007; 18: 313-325.

    29) Takahashi M, Takahashi Y, Takahashi K, et al. Chemerin enhances insulin signaling and potentiates insulin-stimulated glucose uptake in 3T3-L1 adipocytes FEBS Letters 2008; 582; 573-578.

    30) Parolini S, Santoro A, Marcenaro E, et al. The role of chemerin in the colocalization of NK and dendritic cell subsets into inflamed tissues. Blood J 2007; 109: 3625-3632.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]