[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Tıp Dergisi
2009, Cilt 23, Sayı 1, Sayfa(lar) 007-010
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Gelişim Çağındaki Sporcuların Atılganlık Düzeyleri ile Yaralanma Durumu İlişkilerinin İncelenmesi
Özhan BAVLI
Çukurova Üniversitesi Beden Eğitimi ve Spor Yüksekokulu, Adana, TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Spor, basketbol, atılganlık, yaralanma, adolesan
Özet
Bu çalışmanın amacı; gelişme çağındaki sporcuların yaralanma düzeyleri ile atılganlık puanları arasında ilişkinin incelenmesidir. Çalışmaya Adana ilinde yaşları 13-19 arasında olan ve en az 1 yıllık spor yaşına sahip toplam 79 lisanslı erkek basketbol oyuncuları gönüllü olarak katılmıştır. Sporculara demografik özelliklerini ve yaralanma geçmişlerini belirleyici kişisel anket formu ile sporcuların atılganlık düzeylerini belirlemek için Rathus (1973) tarafından geliştirilen “Rathus Atılganlık Envanteri”(RAE) uygulanmıştır. Elde edilen veriler SPSS 11,5 istatistik programında iki yönlü anova analizine göre değerlendirilmiştir. Araştırma bulgularına göre; sporcuların %70,9'unun daha önce yaralanma geçirdiği, yaralanma sebebinin çoğunlukla (%35,7) rakip oyuncunun faul yapması sonucu gerçekleştiği ve en çok forvet oyuncularının (%46,4) yaralanma geçirdiği belirlenmiştir. Sporcuların toplam atılganlık puanlarının (ort-ss) 21,7±17,7 düzeyinde olduğu ve oynadıkları mevkilere göre yapılan karşılaştırmada ise istatistiksel bakımdan anlamlı fark bulunamamıştır (p=0,737). Sporcuların atılgan kişiliğe sahip oldukları belirlenmiş, buna karşılık; sporcuların oynadıkları mevkilere göre sakatlanma durumları ile atılganlık puanları arasında istatistiksel anlamda bir fark bulunamamıştır (p=0,86). Çalışma sonucunda elde edilen verilere dayanarak; sporcuların yaralanma durumlarının atılganlık puanları ile ilişkisi olmadığı söylenebilir
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    İnsanların ilişkilerinde genel olarak; boyun eğici (çekingenlik), saldırgan (agresif), insanları yönlendirici (manipulatif) ve atılgan olmak üzere dört farklı temel davranış biçimlerinden birini seçerek tepkide bulunduğu belirtilmektedir1. Bunların arasında insanlar arası etkileşimde kopukluk yaratan iki tür davranış vardır. Bunlar “Saldırganlık ve Çekingenlik” davranışlarıdır. Saldırgan olan bireyler isteklerine ulaşmak için, çoğu zaman başkalarını kırma, küçük görme eğilimi gösterirler. Çekingen olan bireyler ise amaçlarına ulaşmakta ve gereksinimlerini karşılamakta güçlük çekerler. Bu nedenle çekingen olan insanlar ya eksiklik kaygısıyla ya da öfkeyle doludurlar2. Bunlara karşın Atılganlık, kişilerarası iletişim ve etkileşimi kurmadaki sağlıklı davranış biçimlerinden birisi olarak belirtilmektedir3.

    Atılganlık; güvenli girişkenlik, kendine güvenli davranış olarak kavramlaştırılmıştır. Bireyin haklarını korumada, düşüncelerini, duygularını ve inançlarını doğrudan, dürüst, uygun yollarla vs de başkalarının haklarını gözeterek ortaya koyma biçimidir. Atılgan bir kişi etkin bir biçimde dinler, tartışır ve başkalarında, işbirliği içinde olma isteği uyandırır4-5 Buna ek olarak; atılgan bireylerin özellikleri incelendiğinde; başkalarından bağımsız olarak iş yapabildiği, açık ve içlerinden geldiği gibi davrandıkları, iyimser ve esnek oldukları, yaşamaktan ve mücadele etmekten zevk aldıkları; başkalarına ve kendilerine cesaret verebildikleri; hayatın her yönüne katıldıkları; doğrudan ve açık iletişimi tercih ettikleri; kendi sorunlarını, duygularını, sezgilerini, hırslarını sahiplendikleri; çevreyle ilgili ve aksiliklere karşı hoşgörülü oldukları; fiziksel olarak önemli sağlık sorunlarının bulunmadığı; kendilerine güvendikleri ve değer verdikleri görülmektedir6.

    Atılganlığın bireyler arası iletişimde istenen bir özellik olduğunu bilen ebeveynler çocuklarını bu özelliği kazanmaları için spora yönlendirebilir. Çünkü; çeşitli araştırmalarda bireylerin spor etkinliklerine katılımının beden, ruh ve kişilik yapısını geliştirdiğini, iradeyi güçlü kılma, grup çalışmasını kolaylaştırma, karşılıklı dayanışma sağlama, özgüven geliştirme, kendini kontrol etme, başkalarına saygıyı öğrenmede önemli katkılar sağlandığını ve atılgan birey olmalarında rol oynadığını ortaya koymaktadır.7-8-9. Buna ek olarak; Spor yapanlar ve yapmayanlar arasında yapılan çalışmalarda spor yapanların spor yapmayanlara göre daha canlı, dışa dönük, daha çalışkan, daha sabırlı, toplumsal ilişki kurmaya daha hazır, yeni bir duruma uyum sağlamalarının daha kolay, duygusal yönden daha dengeli oldukları bulunmuştur10 Atılganlık becerisinin bireyler arası iletişime olumlu etkisini gösteren çalışmalara literatürde rastlamakla beraber, bu özelliğin gelişim çağındaki basketbol sporcularındaki durumu ve bu özelliğin spor ortamındaki yaralanmalarla ilişkisi üzerine benzer çalışmalara rastlanmamıştır. Bu çalışmanın amacı; gelişim çağındaki basketbol sporcularının atılganlık düzeylerini belirlemek ve yaralanma durumları arasındaki ilişkiyi incelemektir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Çalışmaya Adana ilinde yaşları 13-19 arasında olan ve en az 1 yıllık spor yaşına sahip toplam 79 lisanslı erkek basketbol oyuncuları gönüllü olarak katılmıştır. Veri toplama aracı olarak; araştırmacı tarafından hazırlanan, sporcuların demografik özelliklerini ve yaralanma geçmişlerini belirleyici kişisel anket formu ile sporcuların atılganlık düzeylerini belirlemek için Rathus (1973) tarafından geliştirilen, Türkiye'deki geçerlilik ve güvenirlilik çalışmasının Voltan (1980) tarafından yapılan “Rathus Atılganlık Envanteri”(RAE) kullanılmıştır.

    Rathus Atılganlık Envanteri, -3'ten +3'e doğru sıralanmış 6 dereceli olan 30 maddeden oluşmaktadır. Araştırmada öğrencilerin alacakları toplam puan -90 ile + 90 arasında olup; -90 en yüksek derecede atılgan olmamayı (çekingenliği), + 90 ise en yüksek derecede atılganlığı ifade etmektedir. Ortalamada +10 ve üzeri puanlar atılganlığı göstermektedir11. Voltan, envanterin alfa tutarlılık katsayısını r=0.70 olarak ve test-tekrar test güvenirliliğini r=0.92 olarak bulmuştur. Çalışmada elde edilen veriler SPPS 11,5 istatistik analiz programında iki yönlü varyans analizine göre değerlendirilmiş ve P<0,005 düzeyinde anlamlı kabul edilmiştir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Çalışmaya katılan sporcuların mevkilere göre tanımlayıcı özellikleri tablo 1'de gösterilmiştir. Tablo 1'e göre çalışmaya katılan sporcuların tanımlayıcı özellikleri içerisinde mevkilere göre boy ve kilo değerlerinde istatistiksel bakımdan anlamlı farklılığın olduğu tespit edilmiştir. Beklendiği üzere pivot oyuncuları diğer oyunculara göre daha kilolu (p=0,001) ve daha uzun boyludurlar (p=0,000).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Sporcuların mevkilere göre tanımlayıcı özellikleri ( Ort. ± SS )

    Sporcuların yaralanma öyküleri anketine verdikleri cevaplar neticesinde elde edilen veriler tablo 2'de gösterilmiştir. Tablo 2'ye göre çalışmaya katılan 79 sporcudan 56'sı daha önce yaralanma geçirirken, 23'ü daha önce yaralanma geçirmemiştir. Yaralanmaya en fazla (%46,4) forvet oyuncuları maruz kalırken, rakip oyuncunun faul yapması en fazla (%35,7) görülen yaralanma sebebi olduğu saptanmıştır.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Sporcuların mevkilere göre yaralanma özellikleri, n (%)

    Sporcuların Rathus atılganlık ölçeğine verdiği yanıtlar neticesinde elde edilen veriler tablo 3'te gösterilmiştir. Tablo 3'e göre çalışmaya katılan sporcuların mevkilerine göre; gard oyuncularının; 20,1±17,5 forvet oyuncularının; 21,2±19,8 ve pivot oyuncularının 24,1±15,6 atılganlık puanına (ort-ss) sahip olduğu tespit edilmiştir. Bu verilere göre sporcuların atılgan özellikte oldukları söylenebilir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 3: Sporcuların mevkilerine göre atılganlık puanları dağılımı (ort-ss)

    Çalışmaya katılan sporcuların mevkilerine göre atılganlık puanları arasında anlamlı farkın olup olmadığına dair yapılan ANOVA sonuçları tablo 4'te gösterilmiştir. Tablo 4'e göre mevkiler arasında atılganlık puanları arasında anlamlı bir fark bulunmamaktadır (p=0,737). Analiz sonucu, oyuncuların oynadıkları mevkilere göre benzer atılganlık düzeylerine sahip olduklarını göstermektedir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 4: Sporcuların mevkilerine göre atılganlık puanları ANOVA sonuçları

    Çalışmaya katılan sporcuların mevkilerine göre atılganlık puanları ile yaralanma düzeylerinin aritmetik ortalama ve standart sapma değerleri tablo 5'te gösterilmiştir. Tablo 5'e göre çalışmaya katılan sporcuların mevkilerine göre; gard oyuncularının; 20,1±17,5 forvet oyuncularının; 21,2±19,8 ve pivot oyuncularının 24,1±15,6 atılganlık puanına (ort-ss) sahip olduğu tespit edilmiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 5: Mevkilerin yaralanma durumlarına göre atılganlık puanlarının dağılımları ( ort-ss)

    Sporcuların mevkilerine göre yaralanma düzeyleri ile atılganlık puanları arasında anlamlı bir farkın olup olmadığına dair yapılan ANOVA sonuçları tablo 6'da gösterilmiştir. Tablo 6'ya göre sporcuların mevkilerine yaralanma düzeyleri ile atılganlık puanları arasında istatistiksel bakımdan anlamlı bir fark bulunamamıştır (p=0,86).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 6: Mevkilerin yaralanma durumlarına göre atılganlık puanlarının ANOVA sonuçları

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Spora katılımın bireyin fizyolojik, sosyolojik ve psikolojik özellikleri üzerine olumlu etkisinin gösterildiği çalışmalara ek olarak, çalışmalar, kişiler arası başarılı iletişimde önemli bir özellik olan atılganlığın, sportif aktivitelere katılan bireylerde yüksek olduğu ve sporcuların sedanterlere oranla atılganlık düzeylerinin daha yüksek olduğu belirtmektedir.12-14. Ancak bu durum bireylerin tercih ettikleri mücadele sporlarına göre de farklılık göstermektedir. Bazı çalışmalar, bireysel ve takım sporları ile uğraşan sporcuların farklı kişilik özelliklerine sahip olduğunu bununla birlikte farklı atılganlık düzeylerine sahip olduklarını göstermiştir. Çalışmalar; takım sporu yapan bireylerin atılganlık puanlarının bireysel spor yapan bireylere göre daha yüksek olduğunu göstermektedir15,16. Sporcu ve sedanter bireylerin atılganlık puanları cinsiyete göre değerlendirildiğinde; sedanter bireylerin atılganlık puanları cinsiyetler açısından istatistiksel anlamda farklılık göstermemektedir17,18. Ancak bu durumun sporcu bireylerde değişiklik gösterdiği ve çalışmalarda bayan sporcuların erkek sporculardan daha atılgan olduğu tespit edilmiştir12,19.

    Genel olarak, spor yaralanmalarına yol açan sebepleri; yaş ve cinsiyet, fiziksel yapı ve spora uygunluk, psikomotor gelişim, psiko-sosyal nedenler, geçirilmiş sakatlıklar ve yetersiz rehabilitasyon, spor tekniği yetersizliği, yetersiz ısınma gibi kişisel nedenler ile sporun tipi, spor alanın fiziki yapısı, spor malzemeleri, antrenör ve antrenman planlaması, iklimsel ve çevresel koşullar, sportif aktivite süresi, rakibin ve takım arkadaşlarının rolü, hakem ve oyun kurallarından oluşan çevresel nedenler şeklinde sıralamak mümkündür20,21. Bunlar değerlendirildiğinde atılganlık düzeyi ile yaralanma ilişkisi açısından literatürde herhangi bir bilgiye rastlanmamıştır. Ancak adolesan dönem basketbol sporcularında yaralanmaya sebep olan etmenler üzerine yapılan çalışmalar incelendiğinde; bu sporcular yaralanmalara en çok müsabaka esnasında ve rakip oyuncunun faul yapması sonucu maruz kaldıkları belirlenmiştir. Bunlara ek olarak en fazla forvet ve pivot bölgesinde oynayan sporcuların yaralanma geçirdiği tespit edilmiştir22-24.

    Bu çalışma sonucunda da literatürdeki bilgilere ek olarak forvet bölgesinde oynayan sporcuların en fazla yaralanmaya maruz kalan sporcular olduğu bulunmuş ve yaralanmanın en fazla müsabaka esnasında gerçekleştiği, yaralanma sebebinin en çok rakip oyuncunun faul yapması sonucu oluştuğu tespit edilmiştir. Bu durumun maç içerisinde topla en fazla oynayan ve rakiple en fazla temas eden sporcular olmalarından kaynaklanabileceği düşünülmektedir. Buna karşılık sporcuların mevkilere göre atılganlık düzeylerinin yüksek olduğu bulunmuş ve yapılan analiz sonucunda atılganlık düzeyinin yaralanma durumları ile bir ilişkisi olmadığı belirlenmiştir. Bu durumun atılgan kişiliğin olumlu özelliklerinden olan güvenli girişkenlik, kendi ve etrafındakilerin hakkına saygılı olma, kontrollü hareket vb. olumlu davranış becerilerine sahip olmalarının etkisinin olabileceği düşünülmektedir. Çalışma sonucunda elde edilen bulgulara dayanarak; sporcu seçimi aşamalarında atılgan özelliklerin belirlenmesi ve sporculara atılganlık özelliklerinin kazandırılması çalışmalarının gelişim dönemindeki sporcularda sakatlıkları önlemede etkili olabileceğini söyleyebiliriz.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Özcan A, Hasta Hemşire İlişkisi ve İletişim. İzmir: Saray Kitapevi, 1996.

    2) Alberti, B, Emmons M. Atılganlık: Kendinize Yatırım Yapın. Ankara: HYB Yayıncılık, 2002.

    3) İnceoğlu D, Aytar G. Bir grup ergende atılgan davranış düzeyi araştırması. Psikoloji Dergisi 1987; 6: 23-24.

    4) Cüceloğlu D. İnsan ve Davranışı. İstanbul: Remzi Kitapevi, 1991.

    5) Köroğlu E. Atılganlık Nedir? Güncel Psikoloji Dergisi. Ankara: HYB Yayıncılık, 2002.

    6) Humpreys T, Aile, Terk Etmemiz Gereken Sevgili. İstanbul: Yeni Çizgi, 1998.

    7) Suveren S. Sporu teşvik eden ekonomik ve sosyal faktörler. Gazi Eğitim Fakültesi Dergisi. Beden Eğitimi Spor Özel Sayısı 1991; 7: 191-199.

    8) Kapıkıran Ş. İçten ve Dıştan Denetimliliğe Sahip Ergenlerin Atılganlık Düzeyinin Saptanması. Yüksek Lisans Tezi, Dokuz Eylül Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, İzmir, 1993.

    9) Büyükyazı G, Saraçoğlu S, Karadeniz G, Çamlıyer H. Sedanterler ile veteran atletlerin çeşitli değişkenlere göre atılganlık düzeylerinin karşılaştırılması. Gazi Beden Eğitimi Spor Bilimleri Dergisi 2003; 8: 13-24.

    10) Tiryaki Ş, Erdil G, Acar M, Emlek, Y. Sporcu ve sporcu olmayan gençlerin kişilik özellikleri. Spor Hekimliği Dergisi 1991; 26: 19-23.

    11) Voltan N. Rathus atılganlık envanteri geçerlilik güvenilirlik çalışması. Psikoloji Dergisi, 1980; 10: 23-25.

    12) Tekin M, Akandere M, Arslan F. Spor yapan ve yapmayan ilköğretim okullarında öğrenim gören öğrencilerin çeşitli değişkenlere göre atılganlık düzeylerinin incelenmesi. 9. Uluslar arası Spor Bilimleri Kongresi, sayfa 996, Muğla, 2006.

    13) Akandere M, Tekin M, Arslan F. Beden eğitimi ve spor yüksek okulunda ve üniversitenin diğer bölümlerinde öğrenim gören diğer öğrencilerin çeşitli değişkenlere göre atılganlık düzeylerinin incelenmesi. 9. Uluslar arası Spor Bilimleri Kongresi, sayfa 1000, Muğla, 2006.

    14) Güler D, Aydos L, Koç H. Devlet ilköğretim 6, 7 ve 8. sınıf öğrencilerinin eğitim düzeylerinin ve sportif faaliyetlere katılımlarının atılganlıklarına etkisi. Beden Eğitimi ve Spor Eğitiminin Performansının Felsefi Temelleri Sempozyumu, Manisa, 2005.

    15) Ersan E. Doğan O. Beden eğitimi ve spor yüksek okulu öğrencilerinde atılganlık ve saldırganlık düzeylerinin sosyo-demografik özelliklerle ilişkisi. Spor Bilimleri Kongresi, Antalya, 2002.

    16) Öztürk F, Koparan Ş, Özkaya G, Efe M. Yaz spor çalışmalarının 14-16 yaş grubu bireylerin sosyal yetkinlik beklentisi ve atılganlık durumlarına etkisi. 10. Ulusal Spor Hekimliği Kongresi, İzmir, 2005.

    17) Uğurluoğlu MY. Lise öğrencilerinde özsaygı düzeyi ile atılgan kişilik özelliği arasındaki ilişkinin incelenmesi. Karadeniz Teknik Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 1996.

    18) Saruhan N, Ankara il merkezinde lise son sınıfa devam eden öğrencilerin atılganlıkları ile ana ve baba tutumları arasındaki ilişkinin bazı değişkenlere göre incelenmesi. Ankara Üniversitesi Fen Bilimleri Enstitüsü, Yüksek Lisans Tezi, 1996.

    19) Menteş A. Lise öğrencilerinin atılganlık düzeyine sporun etkisi. Gazi Üniversitesi Eğitim Bilimleri Enstitüsü Eğitim Bilimleri Anabilim Dalı, Yüksek Lisans Tezi, Ankara, 2007.

    20) Kanbir O. Sporda Sağlık Bilinci ve İlkyardım. Bursa: Etkin Kitapevi, 2001.

    21) Özdemir M. Spor Yaralanmalarında Korunma ve Rehabilitasyon İlkeleri. Konya: Çizgi Kitapevi, 2004.

    22) Harmer PA. Basketball injuries. In: Maffulli N, Caine DJ (Editors). Epidemiology of Pediatric Sports Injuries: Team Sports. Basel: Med Sport Sci, Karger 2005; 49: 31–61.

    23) Meeuwisse WH, Sellmer R, Hagel BE, Rates and risks of injury during intercollegiate basketball. Am J Sports Med 2003: 31; 379-385.

    24) Messina DF, Farney WC, DeLee JC, The incidence of injury in Texas high school basketball. Am J Sports Med 1999; 27: 294-299.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]