Yaşları 18 ile 24 yaş arasında değişen, 35 kadın ve 33 erkek olmak üzere toplam 68 birey çalışmaya dahil edilmiştir. Dahil edilme kriterleri; 18 ile 24 yaş arasında olup tanı koyulmuş PP’ye sahip olmak; sistemik, lokomotor ve ayak ile ilişkili herhangi bir hastalığa, duyu kaybına, diyabetik ve periferik nöropatiye sahip olmamak ve ayak ile ilgili herhangi bir cerrahi operasyon geçirmemiş olmaktır. Kronik inflamasyon varlığı, kemik metabolizma hastalıkları, alt ekstremiteye ait kırık öyküsünün varlığı, sistemik veya lokomotor herhangi bir disfonksiyona sahip bireyler çalışma dışı bırakılmıştır
13-16. Çalışmaya başalamdan önce; G*POWER programında (G*Power, Ver. 3.1.9.2, Axel Buchner, Universitat Kiel, Germany) |r| : 0,29 etki genişliğinde, %80 güç elde edebilmek için toplam olgu sayısının en az 68 olması gerektiği hesaplanmıştır.
Bu çalışma, bireylerden yazılı ve sözlü onam alınarak, Dünya Tıp Birliği Helsinki Bildirgesi’ne uygun şekilde yapılmıştır. Çalışma kapsamında, aşağıdaki değerlendirmeler ve metodlar kullanılmıştır;
1. Sosyo-demografik Değerlendirme: Bireylerin cinsiyet, yaş ve vücut kütle indeksleri (VKİ) kaydedilmiştir.
2. PP Derecesi: “Feiss çizgisi” tekniği kullanılmıştır. “Feiss çizgisi” medial malleol ile 1.metatarsofalangeal eklem merkezinin birleştirilmesi ile oluşan çizgidir. Normal bir ayakta navicula kemiğinin skafoid tüberkülü Feiss çizgisi üzerine düşer. PP dereceleri, skafoid tüberkülün bu çizgiden ayrılıp yere doğru yaklaşmasına göre değerlendirilir. Eğer tüberkül, Feiss çizgisi ile yer arasındaki uzaklığın 1/3’i kadar düşmüşse 1.derece, 2/3’si kadar düşmüşse 2.derece, tamamen yere değiyorsa 3.derece PP olarak yorumlanır 17.
3. Hipermobilite: Beighton hipermobilite skorlaması (BHS) ile tespit edilmiştir. Bu skorlamada en düşük skor 0, en yüksek skor 9 olarak değerlendirilir. Bireyin aldığı puanlar yükseldikçe, eklem hipermobilitesi de artar. Dört ve üzeri alınan skorlar Benign Eklem Hipermobilite Sendromu olarak değerlendirilir 18.
4. Ağrı: Bireylerin ağrı değerlendirmesinde VAS kullanılmıştır.10 santimetre (cm)’lik bir çizgide bireylerden, PP sebebiyle algıladıkları ağrı seviyelerini işaret ederek belirtmesi istendi. “0” değeri hiç ağrının olmadığını, “10” değeri ise dayanılmaz ağrıyı tariflemektedir 19.
5. Denge: Tek Bacak Denge Testi kullanılmıştır. Gözler açık veya kapalı şekilde, bireyin durabildiği kadar uzun süre tek bacak üzerinde durması istenir ve saniye cinsinden sonuç kayıt edilir 20. Bu çalışmada, gözler açık şekilde test yapılmıştır.
İstatistiksel değerlendirmelerde “SPSS 22.0 for Windows” programı kullanılmıştır. Tanımlayıcı istatistikler, normal dağılım gösteren sayısal değişkenler için ortalama ±standart sapma olarak, normal dağılım göstermeyen sayısal değişkenler için de ortanca ve persentil olarak ifade edilmiştir. Normallik değerlendirmesinde Shapiro-Wilk testi kullanılmıştır. Sayımla belirlenendeğişkenler için yüzde (%) değeri hesaplanmıştır. PP derecesi ile ağrı, hipermobilite ve denge arasındaki ilişkinin belirlenmesinde Spearman Korelasyon Analizi kullanılmıştır. İstatistiksel anlamlılık değeri olarak P<0.05 kabul edilmiştir.