El sesamoid kemiklerinin yetişkin insanlarda dağılımı ile ilgili veri olsa da, çok yeterli değildir. Bu çalışmada, el metakarpal ve falanks kemiklerinde sesamoidlerin frekans ve yüzde dağılımlarının belirlenmesi hedeflendi.
Dharap ve arkadaşları 4, sesamoid kemik prevalansını, I.-V. MK ve I. İF eklemde sırasıyla %100, %40.4, %2.3, %1.5, %45.3 ve %28.6 olarak, Chen ve ark. 11 ise %100, %60.8, %3.9, %1.3, %59.1 ve %15.9 olarak rapor etmişlerdir. Amar ve ark. 9’da, I.-V. MK ve I. İF eklemde sırasıyla %99.5, %42.3, %1.4, %0.2, %41.1 ve %26.1 olarak, Bizarro 12 ise %98.2, %64, %5.3, %7.1, %44.6 ve %22,3 olarak bildirilmişlerdir. Seki ve ark. 13 ise tüm İF eklemlerde tarama yapmışlar ve I. İF eklemde sesamoid kemik prevalansını %66,7 olarak tespit etmişlerdir. Bunun yanı sıra, Msamati ve Igbigbi 14 ile Joseph 15 yaptıkları iki ayrı çalışmada I. İF eklemde sesamoid kemik görülme oranını %100 olarak sunmuşlardır. Çalışmada sesamoid kemiklerin görülme sıklığı ve dağılımı I.-V. MK ve I. İF eklemde sırasıyla %100, %67, %8.1, %4.6, %87, %47.9 olarak tespit edildi (Tablo 1). Sesamoid kemiklerin görülme sıklığı ve dağılımındaki farklılıklar, ırksal ve genetik faktörler, fonksiyonel gereklilikler ya da el ve parmakların aşırı kullanımı ile ilişkilendirilmiştir 11.
Yapılan birçok çalışmada 4,9,11, I. MK’de sesamoid kemiklerin prevalansı %100 ya da bu orana yakın bulunmuştur. Bu sonuç, çalışmanın bulguları ile uyumludur. II. MK’de sesamoid kemik görülme sıklığı ile ilgili veriler baz alındığında, Chen ve ark. 11 ve Bizarro 12’nun değerleri ile elde ettiğimiz değer yakın iken, diğer çalışmalar 4,9 ile kıyaslandığında çalışmamızda oran daha yüksekti. III. ve IV. MK’de sesamoid kemiklerin prevalansı incelendiğinde, bulgularımız Bizarro 12’nun bulgularına yakınken, diğer araştırmacıların 4,9,11 bulgularından yüksekti. Beşinci MK’de sesamoid kemiklerin görülme sıklığında, Chen ve ark. 11’nın bulgularına göre oranımız daha düşük iken, yapılan diğer çalışmalar 4,9,12 ile benzerlik göstermekteydi. Seki 13, Msamati ve Igbigbi 14 ile Joseph 15’in I. İF eklem için bildirdikleri sesamoid kemik görülme oranları çalışmamız verilerinden daha yüksek iken, yapılan diğer çalışmalardaki değerlerin 4,9,11,12 ise verilerimizle kıyasla daha düşük olduğu görüldü.
Yapılan pek çok çalışmada el falanks kemiklerindeki sesamoid oranları rapor edilmemiştir 4,9,11. Bildiğimiz kadarıyla sadece Seki ve ark. 13 650 hastanın tüm İF eklemlerinde tarama yapmışlar ve raporlarında II.-V. İF’lerdeki sesamoid dağılım oranını sırasıyla %0, %0.4, %0.5, %1.1 olarak bildirilmişlerdir. Tablo 2’de görüldüğü gibi II.-V. parmaklardaki sesamoid kemiklerin prevalansı sırasıyla % 1.1, % 1.7, % 1.3, % 1.3 şeklinde olup, Seki ve ark. 13’nın değerlerinden daha yüksek oranlar tespit edildi.
Gerek bu çalışmada gerekse önceki çalışmalarda 4,9,11 sesamoid kemik prevalansının farklı bulunması, genetik ve toplumsal farklılıklar ve buna bağlı olarak el ve parmakların kullanım farklılığı ile ilişkilendirilebilir.
Ülkemizde yapılan benzer bir çalışmada 16 ise, I.-V. MK kemikler ile I. İF eklemde sesamoid kemik görülme oranları sırasıyla %100, %36.6, %1.3, %0.9, %53.2 ve %21.3 olarak tespit edilmiş, ancak diğer pek çok çalışmada 4,9,11,12 olduğu gibi el parmak kemiklerindeki sesamoid oranları belirlenmemiştir.
Çalışmanın verileri de dahil olmak üzere ülkemizde yapılan benzer diğer çalışmalar ile birçok topluluk prevalans değerlerinin farklılık göstermesinin, yaşam koşulları ve alışkanlıkları farklı insanların el ve parmaklarını kullanım şekilleri ile az veya aşırı kullanmalarına bağlı olabileceği düşünüldü.
Sonuç olarak, sesamoid kemiklerin sayı ve dağılım özelliklerini de içeren ayrıntılı anatomisinin bilinmesinin, klinik ve radyolojik incelemelerde bu kemiklere bağlı el hastalıklarının erken ve doğru teşhisini arttıracağı kanaatindeyiz.