Tümör cerrahisi sonrası defekt meydana gelmiş ve/ veya ileri derecede kemik kaybına uğramış dişsiz üst çeneye sahip hastalarda cerrahi ve protetik rehabilitasyon oldukça güç olabilmektedir. Rehabilitasyonun amacı sadece kabul edilebilir bir kozmetik sağlamak değil, aynı zamanda yutma, çiğneme ve fonasyon gibi oral fonksiyonların da düzeltilmesidir
1-3.
İleri derecede rezorbe maksillaya sahip hastalarda standart implantların yerleştirilmesi için yeterli kemik hacmi bulunmamaktadır. Başarılı bir rehabilitasyon sağlamak için bir dizi klinik düşünceyi içeren ve farklı sonuçlar üreten atrofik maksilla tedavisi için birkaç farklı yaklaşım vardır. Kemik hacminin artırılmasında blok ya da alveoler split greftleme, iliak kanat grefti, interpozisyonel greftlemeyle beraber Le Fort I osteotomisi, sinüs yükseltme ve bu prosedürlerin kombinasyonu gibi çeşitli tedavi yaklaşımları kullanılmaktadır. Greftler kullanılarak atrofik maksillanın rekonstrüktif rehabilitasyonu birçok nedenden dolayı zordur; iyi bir cerrahi teknik, grefti kaplayan iyi kalitede yumuşak dokular ve onarım için elverişli genel bir sağlık standardı yanı sıra, hastanın işbirliği gerektirdiği için risk unsurları içerir. Bu özellikler aynı hastada her zaman bulunamaz ve bu nedenle komplikasyonlar ortaya çıkma eğilimindedir. Greftin kontaminasyonu veya açığa çıkması, kısmen veya tamamen greft kaybına neden olabilir. Tedavinin gidişatının komplikasyonsuz geçtiği ve implantların yerleştirildiği durumlarda bile, hem sert hem de yumuşak dokuların korunmasına bağlı riskler vardır 4-8.
Zigomatik implantlar, tümör ameliyatı veya travma sonrası atrofik üs çenesi olan hastaların fonksiyonel ve estetik rehabilitasyonunda greftleme gerek kalmadan kullanılmaktadır. Nobel Biocare tarafından ilk olarak tasarlanan ve 1988'de Brånemark tarafından piyasaya sürülmesinden bu yana, zigomatik implantların kullanımı, atrofik üst çeneye sahip hastaların başarılı rehabilitasyonu için gereken ameliyat sayısını ve tedavi süresini azaltmıştır 9.
Çoğu zigomatik implant cerrahisi genel anestezi ile lokal anestezinin birlikte kulanılması ile yapılırken bazı vakalarda lokal anestezi ve bilinçli intravenöz sedasyon kullanmıştır 10. Zigoma implantları 45 derece açılı bir baş kısmı, en geniş kısmında 4.5 mm çapında ve 30 ila 50 mm uzunluğunda olacak şekilde tasarlanmıştır 11. İleri derecede kemik rezorbsiyonu bulunan çenelerde sıklıkla tercih edilen kemik greftleme tekniğine alternatif bir yöntem olan zigoma implantı uygulamasının, greftleme yöntemiyle karşılaştırıldığında; ikinci bir cerrahi sahanın hiç oluşturulmaması ya da minimal seviyede olması, uzun tedavi süresinin önemli derecede azaltılması, proteze destek sağlayan toplam implant sayısının daha az olması nedeniyle daha az maliyete sahip olması gibi avantajları bulunmaktadır 3,12,13. Zigoma implant kullanımının avantajlarına rağmen, bazı dezavantajları da mevcuttur. Uzmanlık gerektiren zor cerrahi erişim, orbital yaralanma riski, palatal çıkışlı konuşma sorunları, postoperatif sinüzit, oroantral fistül ve periorbital ve konjonktival hematom, zigoma implant kullanımı ile ilgili literatürde yerini alan komplikasyonların bazılarıdır 14,15.