[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Tıp Dergisi
2024, Cilt 38, Sayı 3, Sayfa(lar) 190-198
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Böbrek Nakli Bekleyen Hastalarin Bir Yillik Mortalite ve Morbidite İzlem Sonuçlari: Retrospektif Analiz
Di̇lek SOYLU
Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi, Afşin Sağlık Yüksekokulu, Hemşirelik Bölümü, Kahramanmaraş, TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Böbrek nakli, bekleme listesi, hemşire, hemşirelik bakımı
Özet
Amaç: Bu çalışma böbrek nakli bekleyen hastaların bir yıllık izlem sonuçlarını belirlemek amacıyla yapılmıştır.

Gereç ve Yöntem: Bu çalışma retrospektif arşiv taraması olarak yapılmıştır. Araştırma; hastaların yaş, cinsiyet, boy, kilo, organ bekleme süresi, kronik hastalık ve bazı bekleme listesi özelliklerini değerlendirmek amacıyla 546 kişi ile yapılmıştır.

Bulgular: Hastaların yaşları ile bekleme listesine giriş nedenleri (p<0.001) ve organ teklif alma durumları (p=0.013), hastaların son durumu (p<0.001), nakil merkezi ziyaret sayısı (p<0.001) ve canlı verici durumu (p<0.001), bekleme süresi (p<0.001) puan ortalamaları farklılık olduğu saptanmıştır. PRA sonuçları ile yaş (p=0.027) ve cinsiyet (p<0.001) arasında fark bulunmuştur. BMİ ve cinsiyet arasındaki farkın kadınlardan oluştuğu saptanmıştır (p=0.013). Diyalize girme süresi ve yaş arasında farklılık olduğu saptanmıştır (p=0.050). Bekleme süresi ile listeye giriş nedeni (p=0.033), organ teklif sayısı (p<0.001), nakil merkezi ziyaret durumu (p<0.001), canlı verici durumu (p=0.013) ve diyalize girme süresi (p<0.001) arasında farklılık tespit edilmiştir.

Sonuç: Organ nakli ekibi ile hemşireler organ bekleme listesindeki yaş ortalaması yüksek olan hastalara düzenli hasta takibi yaparak ve eğitim vererek hasta hak kayıplarının önüne geçebilir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Böbrek nakli diyalize kıyasla daha iyi sağ kalım, yaşam kalitesi ve daha düşük maliyet sağlamaktadır1,2. Dünya genelinde organ nakilleri genellikle kadavra donörlerden yapılmaktadır3. ABD'de 100.000'den fazla kişi organ nakli beklerken4 Türkiye’de 2022 yılı istatistiklerine göre 19076 kişi böbrek nakli beklemektedir5.

    Hastalar kadavradan böbrek nakli olmak için bir nakil merkezinin bekleme listesine kayıt olmaktadır. Nakil merkezleri tarafından hastalar yakın zamanda kanser, psikiyatrik hastalık, uyuşturucu bağımlılığı, şiddetli karaciğer ve akciğer hastalığı, aktif ve tedavi edilmemiş fırsatçı enfeksiyon veya aktif iskemik kalp hastalığı yönünden değerlendirilmektedir. Değerlendirme sonrası herhangi bir kontrendikasyon yoksa hastalar ulusal organ nakli bekleme listesine kayıt edilmektedir6-8.

    Organ bekleme süresi uzun olduğu için hastalar sıklıkla diyaliz tedavisi almaktadır. Diyaliz tedavisi alan hastaların hem hastalıktan hem de diyaliz tedavisinden kaynaklı kardiyovasküler ve diyabet gibi komorbid hastalık yükü artmaktadır9,10. Bu durum hastaların bekleme listesinden çıkarılmasına veya listede askıya alınmasına neden olmaktadır11.

    Organ nakli ekibinin bir parçası olan organ nakli koordinatörü hemşireleri bekleme listesindeki hastaları yakından takip etmelidir. Organ bekleme sürecinde ortaya çıkan olumsuzlukları nakil ekibine bildirmelidir. Böylece hastaların ortaya çıkan sağlık sorunlarına erken müdahale edilebilir, hasta hak kayıplarının önüne geçilebilir. Ayrıca nakil ekibi ile organ nakli koordinatörü hemşireleri birkaç kez organ teklifi edilip merkeze gelmeme, nakil olmaktan vazgeçme gibi sağlıkla ilgili olmayan sorunları tespit etmelidir. Nakil ekibi hastaların düzenli olarak merkeze gelmeme nedenlerini araştırmalı, eğitim ve danışmanlığa ihtiyacı olan hastaları belirlemelidir. Hastalara bu şekilde sağlık hizmeti verildiğinde daha sağlıklı bir bekleme süreci sağlanabilir.

    Bu çalışma komorbid hastalık, panel reaktif antikor (PRA) sonuçları, bekleme süresi gibi temel hasta özelliklerinin kadavra organ nakli olasılığı üzerindeki etkisini değerlendirmek ve bekleme süresi boyunca morbidite ve mortaliteyi değerlendirmek amacıyla planlandı. Çalışmanın amacına ulaşmak için, böbrek nakli bekleme listesine kayıtlı hastaların bekleme süresinin hasta duyarlılığına etkisi nedir, hastaların organ bekleme süresinin organ teklif sayısı üzerine etkisi nedir, bekleme süresinin mortalite üzerine etkisi nedir, sorularına cevap arandı.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Araştırma ve Yayın Etiği: Araştırmanın yapılabilmesi için Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesi Tıp fakültesi Tıbbi Araştırmalar Etik Kurulu’ndan (15.11.2022 tarih ve 2022/33 oturum no, karar no:07) ve nakil merkezinden onay alındı. Gerçekleştirilen tüm prosedürler, ulusal araştırma komitesinin etik standartlarına ve 1964 Helsinki deklarasyonuna ve daha sonraki değişikliklere veya karşılaştırılabilir etik standartlara uygun olarak yapılmıştır.

    Araştırmanın Şekli: Bu çalışma retrospektif ve tanımlayıcı bir araştırma olarak planlandı.

    Araştırmanın Yapıldığı Yer ve Zaman: Araştırmamız bir kamu hastanesi organ nakli merkezinde bekleme listesine kayıtlı hastaların retrospektif olarak son bir yıldaki (01 Aralık 2021-01 Aralık 2022) liste hareketleri tarandı. Yapılan bu çalışmada hastaların komorbid hastalık, PRA sonuçları, bekleme süresi gibi temel hasta özelliklerinin kadavra organ nakli olasılığı üzerindeki etkisini değerlendirmek ve bekleme süresi boyunca morbidite ve mortaliteyi değerlendirmek amacıyla 01 Aralık 2022 - 01 Şubat 2023 tarihleri arasında yapıldı.

    Araştırmanın Evren ve Örneklemi: İl Sağlık Müdürlüğü verilerine göre araştırmanın yapıldığı ilde 944 hasta diyalize girmekte ve bu hastalardan 787’sinin böbrek nakli bekleme listesine kaydı bulunmaktadır. Hastalar kendi tercih ettiği bir nakil merkezinin bekleme listesine kaydolmaktadır. Böbrek nakli bekleme listesine kayıtlı olan 787 hastanın 596’sı araştırmanın yapıldığı nakil merkezinin bekleme listesine kayıtlıdır. Araştırmalar için güven seviyesi ve kabul edilebilir hataya göre önceden örneklem büyüklüğü hesaplama yöntemine göre %5 hata düzeyi ve %99 güven aralığında örneklem büyüklüğü 361 kişi olarak hesaplandı.

    Araştırmanın yapıldığı nakil merkezinin böbrek nakli bekleme listesine kayıtlı 596 hasta bulunmaktadır. Çalışmamız retrospektif olarak arşiv taraması sonucu hasta bilgilerine ulaşılabilen 546 hasta ile sonlandırıldı.

    Araştırmaya;

    • 18 yaş ve üzeri olan hastalar,
    • Kronik böbrek yetmezliği olan,
    • Diyalize giren,
    • Bekleme listesine kaydı olan,
    • Hastane bilgi sistemlerinde verilerine ulaşılabilen hastalar dahil edildi.

    Veri Toplama Araçları: Araştırmanın verileri, hastane bilgi sisteminde kayıtlı olan hasta bilgileri ve Transplantasyon, Diyaliz ve İzlem Sistemleri (TDİS) hasta kayıt bilgilerinden elde edildi.

    Verilerin Toplanması: Bilgi sistemlerinde hastaların yaş, cinsiyet, boy, kilo, organ bekleme süresi, kronik hastalık, daha önce nakil olma durumu, greft kaybı, diyalize girme süresi, PRA sonuçları, kan grubu, organ teklif sayısı, listeye giriş nedeni, nakil merkezi ziyaret sıklığı ve hastaların güncel durum bilgileri son bir yılın böbrek nakli bekleme listesi hareketlerine göre retrospektif olarak incelendi.

    İstatistiksel Analiz: Verilerin istatistiksel analizi SPSS 21.0 istatistik paket programında yapıldı. Verilerin değerlendirilmesinde sayı, yüzde, minimum, maximum, ortalama kullanıldı. Kategorik verilerin karşılaştırılmasında Chi-square testi yapıldı. Uygulanan tüm testlerde α<0.05 anlamlılık düzeyi esas alındı.

    Araştırmanın Sınırlılıkları: Yapılan bu araştırmanın sınırlılığı çalışmanın tek merkezde yapılmış olmasıdır. Bu çalışma Türkiye'deki böbrek nakli bekleyen hastaların genel durumunu yansıtmamaktadır, sonuçlar sadece bir organ nakli merkezi bekleme listesine kaydı olan hastalarla sınırlıdır. Ayrıca organ bekleme listesi aktif bir listedir. Hastalar farklı nakil merkezlerine geçtiğinde, nakil olduğunda ya da vefat ettiğinde listeden düşmektedir. Hastaların listedeki hareketliliği TDİS sisteminde bir aylık veri şeklinde görülmektedir. Bir aydan daha uzun süreli liste hareketliliği görülememektedir. Bu durum bir yıldan daha uzun süreli retrospektif çalışma yapılmasını güçleştirmektedir. Çalışma verileri sadece bir nakil merkezi ile sınırlı olduğundan Türkiye’de tüm böbrek nakli yapılan hastaları temsil edemez. Tüm bunlar çalışmanın sınırlılıklarını oluşturmaktadır.

    Araştırmanın yapıldığı il genelinde böbrek nakli bekleme listesine kayıtlı olan 787 hastadan 546’sının verileri ile araştırmamız tamamlandı. Bu durum çalışmamızın güçlü yönünü oluşturdu.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Tablo 1’de hastaların sosyodemografik ve bazı özellikleri verildi. Hastaların yaş ortalaması 56.77±14.60’dır. Hastaların %52.7’si 60 yaş ve altında, %56.6’sı erkek, %81.7’si evlidir. Hastaların %50.3’ü normal kilolu, %37.2’si A Rh (Pozitif) kan grubuna sahip, %87’si Anti-HBs pozitif ve %44.7’si 5 yıl ve daha az süre diyalize girmektedir (Tablo 1).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Hastaların sosyodemografik ve bazı özellikleri
    p> Tablo 2’de hastaların komorbid hastalık durumları verildi. Hastaların komorbid hastalık durumuna bakıldığında %32.8’inde Diyabetes Mellutis olduğu, %25.4’ünde ise hipertansiyon olduğu tespit edildi (Tablo 2).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: Hastaların komorbid hastalık durumu

    Tablo 3’de hastaların bekleme listesi ve organ nakline bağlı bazı özellikleri gösterildi. Hastaların %56’sı 5 yıl ve daha az süredir organ nakli beklemekte, %70.3’ünün diyalize girdiği için bekleme listesine girdiği, %92.3’ünün hiç organ teklifi almadığı, %73.1’sinin PRA testinin negatif olduğu, organ teklifi alan ve Lenfosit Cross Match (LCM) testi yapılan hastaların %79.1’inin test sonucunun negatif olduğu rapor edildi. Hastaların %40.3’ü bekleme listesine kayıt olduktan sonra nakil merkezine hiç gelmediği saptandı. Bekleme listesi hastaların %87.7’sinin canlı vericisinin olmadığı tespit edildi. Hastaların %10.6’sının kadavra organ nakli beklerken öldüğü saptandı (Tablo 3).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 3: Hastaların bekleme listesi ve organ nakline bağlı bazı özellikleri

    Tablo 4’de hastaların yaş ve cinsiyetine göre bekleme listesi özellikleri karşılaştırıldı. Hastaların bekleme listesine giriş nedenleri ile yaş aralıkları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık olduğu (p<0.001), 61 yaş ve üzerinde olan hastaların yetmezlik nedeni (%55.2) ile 60 yaş ve altındaki hastaların ise preemptif (%67.9) ve rejeksiyon nedeni (%95.5) ile listeye girdiği tespit edildi. Ancak cinsiyet ve listeye girme nedeni arasında fark bulunamadı (p>0.05). Hastaların organ teklif alma durumları ve yaşları arasında istatistiksel olarak fark olduğu (p=0.013) tespit edildi. Bir kez organ teklifi alan hastaların %76.5’inin, 2 kez organ teklifi alanların %83.3’ünün, 3 ve 4 kez teklif alan hastaların %100’ünün 60 yaş ve üzerindeki hastalar olduğu saptandı. Organ teklif sayısı ve cinsiyet arasında fark yoktu (p>0.05). PRA sonuçları ve yaş arasında istatistiksel farklılık olduğu (p=0.027) tespit edildi. PRA pozitif hastaların %60.5’inin 60 yaş ve altında olduğu raporlandı. PRA sonuçları ve cinsiyet arasında da fark tespit edildi (p<0.001), PRA sonucu pozitif hastaların %66.7’sini kadınların oluşturduğu saptandı (Tablo 4).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 4: Hastaların bekleme listesi özelliklerinin yaş ve cinsiyete göre karşılaştırması

    Nakil merkezi ziyaret sayısı ile yaş arasında fark tespit edildi (p<0.001), nakil merkezini düzenli olarak ziyaret eden hastaların %64.2’sinin 60 yaş ve altında olduğu saptandı. Nakil merkezi ziyaret sayısı ve cinsiyet arasında anlamlı farklılık bulunamadı (p>0.05) (Tablo 4). Canlı verici durumu ve yaş arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık tespit edildi (p<0.001), canlı vericisi olan hastaların %80.6’sını 60 yaş ve altındaki hasta grubu oluşturmaktadır. Cinsiyetin canlı verici durumu üzerinde herhangi bir etkisi olmadığı tespit edildi (p>0.05) (Tablo 4).

    Beden kütle indeksi (BKİ) ve yaş arasında istatistiksel farklılık bulunamadı (p>0.05). BKİ ve cinsiyet arasında farklılık tespit edildi (p=0.013), obez hastaların %56.2’sının kadınlardan oluştuğu saptandı. Bekleme süresi ve yaş arasında anlamlı farklılık tespit edildi (p<0.001). 5 yıl ve daha az süre organ bekleyen hastaların %55.2’sini 61 yaş ve üzerindeki hastalar oluşturmaktadır. 6-10 yıl arasında organ bekleyenlerin %61.6’sını ve 10 yıl ve daha fazla süre organ nakli bekleyenlerin %64.9’unu 60 yaş ve altındaki hasta grubu oluşturmaktadır. Organ bekleme süresi ve cinsiyet arasında fark saptanmadı (p>0.05). Diyalize girme süresi ve yaş arasında istatistiksel farklılık saptandı (p=0.050). 5 yıl ve daha az süredir diyalize girenlerin %51.6’sını ve 10 yıl ve daha fazla süredir diyalize girenlerin %63.4’ünü 60 yaş ve altındaki hasta grubu oluştururken, 6-10 yıl arasında diyalize giren hastaların %51.2’sini 61 yaş ve üzerindeki hastalar oluşturmaktadır (Tablo 4). Hastaların son durumu ve yaş aralığı arasında istatistiksel farklılık tespit edildi (p<0.001). Bekleme listesindeki hastaların %55.5’inin, nakil olan hastaların %100’ünün, merkez değişikliği yapan hastaların ise %91.7’sinin 60 yaş ve altındaki hastalardan oluştuğu, ancak ölen hastaların %79.3’ünün 61 yaş ve altındaki hastalar olduğu saptandı (Tablo 4).

    Tablo 5’de bazı hasta özellikleri bekleme süresi ile karşılaştırıldı. Listeye giriş nedeni ve bekleme süresi arasında anlamlı farklılık saptandı (p=0.033). Yetmezlik nedeniyle listeye girenlerin %59.9’unu, rejeksiyona bağlı listeye girenlerin %54.5’ini ve preemptif olarak listeye girenlerin ise %45.7’sini 5 yıl ve altı süredir organ bekleyenler oluşturmaktadır. Organ teklif sayısı ve bekleme süresi puan ortalamaları karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı farklılık tespit edildi (p<0.001). Hiç organ teklifi almayan hastaların %60.1’ini 5 yıl ve altı süredir organ bekleyenler oluşturmaktadır. Bir kez organ teklifi alanların %70.6’sını, iki kez organ teklifi alanların %66.7’sini ve üç kez organ teklifi alanların ise %100’ünü 11 yıl ve üzeri süredir organ nakli bekleyen hastalar oluşturmaktadır. PRA test durumu ve bekleme süresi puan ortalamaları arasında anlamlı farklılık yoktu (p>0.05). Nakil merkezi ziyaret durumu ve bekleme süresi puan ortalamaları karşılaştırıldığında istatistiksel olarak anlamlı farklılık tespit edildi (p<0.001). Düzenli olarak nakil merkezini ziyaret edenlerin %68.7’sini 5 yıl ve altı süredir organ nakli bekleyenler oluşturmaktadır (Tablo 5).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 5: Bazı hasta özelliklerinin bekleme süresi ile karşılaştırılması

    Hastaların canlı verici durumu ve bekleme süresi karşılaştırıldığında gruplar arasında anlamlı farklılık tespit edildi (p=0.013). Canlı vericisi olan hastaların %49.3’ünün 5 yıl ve altı süredir diyalize girdiği saptandı. Diyalize girme süresi ve bekleme süresi arasında yapılan karşılaştırmada istatistiksel olarak farklılık tespit edildi (p<0.001). 5 yıl ve altı süredir diyalize giren hastaların %54.9’u 5 yıl ve altı süredir organ nakli beklemektedir. Hasta son durumu ve bekleme süresi karşılaştırıldığında gruplar arasında fark saptanmadı (p>0.05) (Tablo 5).

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Yapılan bu çalışmada kadavra böbrek nakli bekleme listesindeki hastaların kayıt durumunu etkileyen hasta özelliklerinin araştırılması amaçlandı.

    Türkiye’de kadavradan böbrek dağıtımında yaş önemli bir etkendir. Yaş ortalaması düşük hastaların puan çarpanı daha yüksektir7. Bu çalışmada ise hastaların yaş ortalaması 56.77±14.60’dır. Ayrıca bu çalışmada yetmezlik, rejeksiyon ve preemptif olarak bekleme listesine giren hastaların 60 yaş ve altında olduğu, bu hastaların organ teklifi alma yüzdesinin daha yüksek olduğu saptandı. Yapılan bir çalışmada bekleme listesine kayıtlı hastaların daha genç olduğu gösterilmiştir2. Cantekin ve ark.12 böbrek nakli bekleme listesi hastalarının özelliklerini inceledikleri araştırmada kadavradan böbrek nakli için bekleme listesine alınan hastaların yaş ortalaması 43.85±13.48 idi. Lee ve ark.6 böbrek nakli bekleme süresinin mortalite üzerindeki etkisini araştırdıkları çalışmada hastaların yaş ortalamasının 48.46±0.23 olduğunu tespit etmiştir. Çalışma sonuçları arasındaki farklılık hastaların sosyokültürel, ekonomik, eğitim durumu, nakil merkezine erişim ve böbrek yetmezliğini etkileyen birçok etmenden kaynaklanabilir.

    Gebelik, kan transfüzyonları ve daha önce geçirilmiş transplantasyon, insan lökosit antijenlerine (HLA'lar) karşı bağışıklık duyarlılığı meydana getirmektedir. HLA'lara karşı duyarlılığın genişliği, böbrek nakli bekleme listesindeki hastalarda PRA tahlilleri kullanılarak rutin olarak izlenir13. Bekleme listesindeki hastaları etkileyen değişkenler arasında PRA hastaların bekleme listesinde kalma süresini artırabilmektedir14. HLA duyarlılığı prevalansı gebelikle ile artmakta ve kadınların nakil olma durumunu zorlaştırmaktadır15. Bu çalışmada hastaların %26.9’unun PRA testinin pozitif olduğu saptandı. Çalışmamızda PRA testi pozitif hastaların %66.7’sini kadınlar oluşturmaktadır. Yapılan bir çalışmada16 PRA testi pozitif olan hastaların takip eden yılda bir önceki yıla göre önemli ölçüde daha yüksek oranda organ teklifi aldığı saptanmıştır.

    Diyalize başlamadan önce yapılan transplantasyonun, diyalize başladıktan sonraki transplantasyona kıyasla greft sağkalım üzerinde olumlu etkisi olduğu bildirilmektedir16. Bu çalışmada bekleme listesine kayıt nedenleri arasında hastaların %25.6’sının preemptif nedenle bekleme listesine alındığı saptandı. Aufhauser ve ark.16 yaptıkları çalışmada diyalize girme süresi arttıkça, hastaların nakil alma olasılığının giderek azaldığını ve takibin sonunda ölme veya listeden çıkarılma olasılığının giderek arttığını saptamıştır. Bu durum diyaliz tedavisine başlayan hastaların bir nakil merkezine başvurmakta geç kalması ve bekleme listesine alınıncaya kadar vakit kaybetmesinden kaynaklanabilir.

    Bekleme listesine kayıt olan nakil adayları hasta puanına göre tasarlanmış ulusal organ tahsis sistemi aracılığıyla kendilerine uygun bir kadavra donör organı teklifi alırlar8. Bu çalışmada 4 kez böbrek nakli teklifi alan hastaların tamamının 60 yaş altında, erkek ve 6-10 yıl arasında böbrek nakli beklediği saptandı. Oruç ve ark.17 organ teklifi sayısının listeden dışlanan hasta grubunda daha fazla olduğunu tespit etmiştir. Yaş ve diyalize girme süresinin bekleme listesi puan ortalaması üzerinde etkisi olduğundan, puanı yüksek olan hastalara organ teklifi yapılmaktadır ve hastalar teklif listesinden elendikçe bir sonraki teklif listesinde yeniden merkeze davet edilmektedir.

    Kadavradan böbrek nakli acil durumlarda gerçekleşen bir ameliyat türü olduğundan aday hastaların her durumda nakil için hazırlıklı olması ve uygun şartların sağlanması gerekmektedir17. Danovitch ve ark.18 kadavra böbrek nakli bekleme listesinin yönetimi ile ilgili yaptıkları çalışmada, nakil merkezlerinin %11'inin yalnızca tıbbi olarak yüksek risk grubunda olduğu düşünülen hastalarla düzenli temas kurduğunu, bekleme listesindeki hasta sayısı arttıkça merkezlerin hasta takiplerinin azaldığını belirtmiştir. Bu çalışmada hastaların %40.3’ünün nakil merkezini düzenli olarak ziyaret etmediği, nakil merkezini düzenli olarak ziyaret etmeyen hastaların %56.8’inin 61 yaş ve üzerinde olduğu tespit edildi. Çalışma sonuçları araştırmadan elde edilen bulguları destekler niteliktedir.

    Laging ve ark.19 yaptıkları çalışmada 55 yaş ve üzerindeki hastaların canlı vericisinin daha az olduğunu saptamıştır. Aynı çalışmada canlıdan nakillerin diyaliz başlangıcından sonraki 2 yıl içinde gerçekleştiğini, ancak genç hastaların çoğunluğunun (%70) yaşlı hastaların ise yalnızca küçük bir kısmını (%27) canlıdan nakil olduğunu tespit etmiştir. Bu çalışmada canlı vericisi olan hastaların %80.6’sının 60 yaş ve altında olduğu tespit edildi. Çalışma sonuçları arasındaki benzerlik, genç yaş grubundaki hastaların yaşamdan daha çok beklentisinin olması ve buna bağlı olarak canlı donör sayısının fazla olmasından kaynaklanıyor olabilir.

    Obez hastalar, böbrek transplantasyonundan sonra hasta sağkalımında azalma, gecikmiş greft fonksiyonu, yara yeri açılması, artmış greft yetmezliği, artmış diyabet ve kalp hastalığı riskine sahiptir20. Aynı zamanda obez hastaların bekleme listesi döneminden sağ çıkma veya bekleme süresince nakil uygunluğunu sürdürme olasılığı daha düşük olabilmektedir21. Bu çalışmada hastaların %50.3’ünün normal kiloda olduğu saptandı. Lee ve ark. 6 yaptığı çalışmada hastaların BKİ 23.43±19.02 hesaplanmıştır. Çalışma sonuçlarının farklılığı kültürel olarak bireylerin beslenme farklılıklarından kaynaklanmış olabilir.

    Diyaliz tedavisi hastaları hem kardiyovasküler hem de renal allogreft vasküler hasarlarına yatkın hale getirebilmektedir22. Uzun diyaliz tedavisi alan ve uzun süre organ bekleyen hastalarda mortalite ve greft sonuçları olumsuz etkilenmektedir. Bu nedenle hastaların preemptif durumda iken nakil olması tercih edilmektedir 6. Aufhauser ve ark.16 nakilden önce diyalize girme süresi 10 yıldan daha fazla olan hastaların, daha kısa süre diyalize giren hastalara göre nakilden sonra daha kötü sonuçlara sahip olduğunu bildirdi. Bu çalışmada 10 yıl ve daha fazla süre diyalize giren hastaların %63.4’ünü 60 yaş ve üzeri hastalar oluşturmaktadır. Ölen hastaların %79.3’ünü 61 yaş ve üzeri hastaların oluşturduğu tespit edildi. Çalışma sonuçları araştırmadan elde edilen bulguları destekler niteliktedir.

    İki farklı bölgede böbrek nakli bekleyen hastaların 3 yıllık izlem sonuçlarının karşılaştırıldığı bir çalışmada, bekleme listesindeki hastaların %89'una böbrek nakli yapıldığı, %4'ünün öldüğü ve %0.8'ine canlı donör nakli yapıldığı tespit edilmiştir1. Laging ve ark.19 ilk birkaç yılda, ölen veya nakil yapılmadan listeden çıkarılan hastaların oranın yaşla birlikte arttığını, 2 yıl sonra yaşlı hastaların %25'inin öldüğünü veya listeden çıkarıldığını bildirmiştir. Bu çalışmada hastaların %10.6’sının öldüğü, %0.5’inin nakil olduğu saptandı. Çalışma sonuçları arasındaki farklılık örneklem sayıları ve hasta izlem sürelerinden kaynaklanmış olabilir.

    Bekleme listesi adaylık politikaları merkezler arasında farklılık göstermekle birlikte, genellikle nakil adaylığını engelleyen koşullar arasında malignite, aktif enfeksiyon, çoklu komorbiditeler, zayıf kardiyak fonksiyon, morbid obezite, ileri yaş, hareketsizlik, demans gibi faktörler bulunmaktadır11. Böbrek nakli adayları sıklıkla birden fazla komorbidite ile bekleme listesine kayıt için başvururlar 23. Bu çalışmada hastaların %32.8’inde DM bulunduğu saptandı. Diyabet, kardiyovasküler hastalık ve karaciğer hastalığının varlığı hastaların nakil olma olasılığını düşürebilmektedir1.

    Yapılan bu çalışmada 60 yaş ve altındaki hastaların daha erken bekleme listesine girdiği, 60 yaş ve altındaki hastaların ve kadınların PRA testlerinin pozitif olduğu saptandı. 60 yaş ve altındaki hastaların nakil merkezini daha düzenli ziyaret ettiği, canlı vericilerinin olduğu, 10 yıldan daha uzun süredir diyalize girdiği ve organ beklediği tespit edildi. Ölen hastaların ise %79.3’ünü 60 yaş ve üzerindeki hastaların oluşturduğu saptandı. 5 yıldan daha az süre organ bekleyen ve diyalize giren hastaların nakil merkezini düzenli ziyaret ettiği ve canlı vericisinin olduğu saptandı. Organ nakli ekibi ile birlikte hemşireler diyaliz merkezlerini düzenli olarak ziyaret ederek hastaları organ bekleme listelerine kayıt edebilir. Ayrıca hemşireler düzenli her an nakle hazır olacak gibi hastaların psikolojik ve fizyolojik olarak hazırlanmasında organ nakli ekibine destek olarak hastaları bu konuda destekleyebilir. Böylece bu konudaki aksaklıklar önlenebilir. Ayrıca hemşireler sağlık otoriterileri ile işbirliği yaparak ulusal düzeyde çözüm önerileri sunabilir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Lefort M, Vigneau C, Laurent A, et al. Facilitating access to the renal transplant waiting list does not increase the number of transplantations: Comparative study of two French regions. Clin Kidney J 2016;9(6):849-857.

    2) Barth A, Szőllősi GJ, Nemes B. Factors Affecting access to the kidney transplant waiting list in eastern hungary. Transplant Proc 2021;53(5):1418-1422.

    3) Öden TN, Demir Korkmaz F. Kadavra donörden organ nakli oranlarını arttırmada hemşirenin sorumlukları: Sahada neler yapabiliriz? Celal Bayar Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü Dergisi 2021;8(3):558-565.

    4) UNOS 2022. ‘’UNOS Data and Transplant Statistics/Organ Donation Data’’. https://unos.org/data/ 05.05.2023

    5) T.C. Sağlık Bakanlığı.‘’Türkiye Organ Nakli İstatistikleri.’’ https://organkds.saglik.gov.tr/dss/PUBLIC/WL_Kidney.aspx. Published 2022. 08.05.2023

    6) Lee S, Don K, Id Y, et al. Factors affecting mortality during the waiting time for kidney transplantation : A nationwide population-based cohort study using the Korean Network for Organ Sharing (KONOS) database. PLoS ONE 2019;14(4):1-13.

    7) Soylu D, Tuna A. Nursing Care in Kadavra Organ Transplantation Processes. Turkiye Klinikleri Journal of Internal Medicine 2020;5(2):62-69.

    8) King KL, Ali Husain S, Schold JD, et al. Major variation across local transplant centers in probability of kidney transplant for wait-listed patients. J Am Soc Nephrol 2020;31(12):2900-2911.

    9) Kaballo MA, Canney M, O’Kelly P, et al. A comparative analysis of survival of patients on dialysis and after kidney transplantation. Clin Kidney J 2018;11(3):389-393.

    10) Nilsson K, Westas M, Andersson G, et al. Waiting for kidney transplantation from deceased donors: Experiences and support needs during the waiting time -A qualitative study. Patient Educ and Coun 2022;105(7):2422-2428.

    11) Pham PT, Pham PA, Pham PC, et al. Evaluation of adult kidney transplant candidates. Semin Dial 2010;23(6):595-605.

    12) Cantekin I, Ferah H, Keles M, et al. Investigation of features of patients in renal transplantation waiting list: Who wants much more of what for renal transplantation? Pak J Med Sci 2013;29(4):962-965.

    13) Sapir-Pichhadze R, Tinckam KJ, Laupacis A, et al. Immune sensitization and mortality in wait-listed kidney transplant candidates. J Am Soc Nephrol 2016;27(2):570-578.

    14) Kulkarni S, Hall I, Formica R, et al. Transition probabilities between changing sensitization levels, waitlist activity status and competing-risk kidney transplant outcomes using multi-state modeling. PLoS ONE 2017;12(12):1-14.

    15) Sheikh SS, Locke JE. Gender disparities in transplantation. Curr Opin Organ Transplant 2021;26(5):513-520.

    16) Aufhauser DD, Peng AW, Murken DR, et al. Impact of prolonged dialysis prior to renal transplantation. Clin Transplant 2018;32(6):5-9.

    17) Oruç A, Ersoy A, Ayar Y, et al. Exclusion reasons of cadaveric kidney transplantation candidates. Turkish Journal of Nephrology 2018;27(1):82-86.

    18) Danovitch GM, Hariharan S, Pirsch JD, et al. Management of the waiting list for cadaveric kidney transplants: Report of a survey and recommendations by the Clinical Practice Guidelines Committee of the American Society of Transplantation. J Am Soc Nephrol 2002;13(2):528-535.

    19) Laging M, Kal-Van Gestel JA, Weimar W, et al. Living donor kidney transplantation should be promoted among “elderly” patients. Transplant Direct 2019;5(10):1-9.

    20) Urbanski M, Inaganti S, Agu C, et al. Body mass index as a patient selection criterion for kidney transplant. CommonHealth 2020;1(1):1-11.

    21) Lesage J, Gill JS. Management of the obese kidney transplant candidate. Transplant Rev (Orlando) 2017;31(1):35-41.

    22) Meier-Kriesche HU, Port FK, Ojo AO, et al. Effect of waiting time on renal transplant outcome. Kidney Int 2000;58(3):1311-1317.

    23) Homkrailas P, Bunnapradist S. Association between ethnicity and kidney transplant waitlist outcomes beyond estimated post-transplant survival score. Transpl Int 2021;34(10):1837-1844.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]