Bu araştırmada, tıp fakültesi öğrencilerinin üniversiteye başladıkları ilk yılda tütün ve tütün ürünleri kullanım durumları, tutumları ile etkileyen faktörler araştırılmıştır. Neredeyse her yedi katılımcıdan birinin (%14.9) sigara içtiği saptanmıştır. Türkiye’de tıp fakültesi öğrencilerinde yapılan çalışmalarda tütün ve tütün ürünleri kullanım sıklığının %9.3-28.7 arasında, Türkiye dışındaki ülkelerde yapılan çalışmalarda ise %2.2-50.4 arasında değiştiği saptanmıştır
17-22. Bu çalışma Türkiye’de yapılmış çalışmalarla benzerdir. Tıp fakültesi öğrencilerinin azımsanmayacak derecede sigara kullandığı söylenebilir.
Katılımcıların %8.0’ı yalnız sigara, %2.3’ü yalnız nargile, %1.1’i yalnız tütün kullandığını belirtmişken, %2.3’ü sigara ve tütün, %0.6’sı sigara ve nargile, %1.7’si sigara, nargile ve tütün, %2.3’ü ise sigara, nargile, tütün ve elektronik sigara kullandığını belirtmiştir. Fransa’da tıp öğrencilerinde yapılan bir çalışmada sigara içenlerde alkol ve madde kullanımı sıklığının da yüksek olduğu saptanmıştır 22. Aşut ve ark. 23’nın çalışmasında nargile ve puro kullananların sigara içme sıklıkları anlamlı olarak yüksektir. Genç yetişkinler arasında yapılan bir çalışmada sigara içmek ile elektronik sigara kullanmak arasında güçlü bir ilişki olduğu gösterilmiştir 24. Bağımlılık yapıcı bir madde kullanmanın, diğer bağımlılık yapıcı maddeleri kullanma ihtimalini arttırdığı düşünülebilir.
Katılımcılar sigara içmelerindeki en büyük etkenin ‘merak’ olduğunu belirtmiştir. Turan ve ark. 19’nın çalışmasında da tıp fakültesi birinci sınıf öğrencilerinin sigara içmelerindeki en büyük etmen meraktır. Kuş ve ark. 25’nın çalışmasında tıp fakültesi öğrencilerinin sigara içmelerindeki en büyük üç etmen arkadaş etkisi, stres ve meraktır. Hem Türkiye’de hem de İran’da yapılan çalışmada öğrencilerin sigara içmelerindeki en önemli neden meraktır 26,27. Farklı olanı deneme arzusuna sebep olan merak, sigaraya başlamada önemli bir etken olarak düşünülebilir.
Bu çalışmada katılımcıların %60.3’ü sigarayı 11-17 yaşındayken denemiştir. Sigara içmeyi deneyen katılımcıların sigara içme sıklıkları anlamlı olarak yüksektir. Kuş ve ark.’nın tıp fakültesi öğrencilerinde yaptığı çalışmada sigaraya başlama yaşı 16.3±3.3’tür 25. Tütün ve tütün ürünlerine başlama yaşı genellikle ergenlik ya da genç erişkinlik dönemidir. Bu döneme rastlayan üniversite yıllarında, evden ve aileden ayrılma, yeni bir çevreye uyum, eğitim yaşamıyla ilgili sorunlar, bir mesleğe aday olma gibi birçok faktörden dolayı bu dönemin bağımlılıklar açısından riskli bir dönem olduğu belirtilmiştir 26. Sigaraya başlama yaş ortalamasının ortaokul dönemine rastlaması sebebiyle tütün mücadelesine daha erken yaşlarda başlanması önemlidir.
Katılımcıların yaş ve sigara kullanımı arasında farklılık saptanmamıştır. Hem Türkiye’de hem de Yunanistan’da yapılan çalışmalarda yaş arttıkça sigara kullanımı artmaktadır 28,29. Bu çalışmada bireylerin öğrenim gördükleri sınıfın aynı olmasından dolayı yaşlarının benzer olması farklılık olmamasında etken olabilir.
Bu çalışmada cinsiyet ve sigara kullanımı arasında ilişki saptanmazken, nargile ve sarma tütün kullanımının erkeklerde anlamlı olarak yüksek olduğu görülmüştür. Yunanistan’da yapılan çalışmada cinsiyet ve sigara kullanımı arasında ilişki bulunmamaktadır 29. Lefkoşa’da tıp öğrencilerinde yapılan bir çalışmada erkeklerde sigara kullanımı daha sıktır 23. Turan ve ark. 19’nın çalışmasında kadınlar anlamlı olarak daha sık sigara kullanmaktayken, nargile, sarma tütün kullanımı erkeklerde daha sıktır. Üniversite öğrencilerinde sigara ve nargile kullanımının değerlendirildiği bir çalışmada erkeklerde sigara ve nargile kullanımı daha sık saptanmıştır 28. Kılıç ve ark. 30’nın çalışmasında erkeklerde sigara kullanımı daha sıktır. Avrupa ülkelerinde yapılan bir çalışmada ise Almanya, İspanya ve İtalya’da erkeklerde; Polonya’da ise kadınlarda sigara içme sıklığı daha yüksektir 31. TÜİK 2022 yılı verilerine göre erkeklerin %41.3’ü, kadınların %15.5’i her gün sigara kullanmaktadır 32.
Bu araştırmada kardeşi sigara içen bireylerin sigara içme sıklıkları anlamlı olarak yüksek bulunmuştur. Sigara kullanma davranışında ailenin rolü iyi bilinmektedir. Aile bireyleri sigara içen bireylerin, dört kata kadar daha çok sigara kullandıkları bildirilmektedir 23. Kılıç ve ark. 30’nın çalışmasında annesi sigara içen bireylerin sigara kullanım sıklıkları daha fazladır. Yunanistan’da yapılan çalışmada aile üyeleri ve arkadaşı ev içinde sigara içen katılımcıların sigara içme prevalansı daha yüksektir 29. Bireylerin aile fertlerinden rol model aldığı düşünülebilir. Tütünle mücadelede sadece kullananların değil, aile bireylerinin de göz önünde bulundurulması açısından bu sonuç önemlidir.
Bu araştırmada yakın arkadaşı sigara içen katılımcıların sigara içme sıklıkları daha yüksek saptanmıştır. Vatansev 18’in çalışmasında en yakın arkadaşının sigara içiyor olması öğrencilerin sigara içmesini 3.6 kat daha arttırmaktadır. Göktalay ve ark. 28’nın çalışmasında sigara ve nargile kullanan anne-baba ve arkadaşların sigara ve nargile kullanımını etkilediği belirlenmiştir. Çevrenin, sigara kullanımı açısından birey için risk oluşturabildiği düşünülebilir.
Bu çalışmada sigara içen katılımcıların %57.7’si şimdi sigarayı bırakmak istediğini, %46.2’si son bir yıl içinde sigarayı bırakmayı denediğini, %3.9’u sigarayı bırakmak için destek aldığını belirtmiştir. Kuş ve ark.’nın çalışmasında sigara içen öğrencilerin %71.2’si sigarayı bırakmayı düşündüğünü, %25.4’ü en az bir kez bırakmayı denediğini belirtmiştir 25. Aşut ve ark. 23’nın çalışmasında sigara içen katılımcıların yarısı sigarayı bırakma girişiminde bulunmuştur. Bu araştırmada bu oranın düşük olduğu saptanmıştır. Bu da göstermektedir ki nikotin yüksek bağımlılık yapan bir maddedir ve bırakmak için profesyonel yardım alınması önemlidir.
Katılımcıların %28.0’ı nargile içmeyi denediğini, %6.9’u halen içtiğini belirtmiştir. Aktaş ve ark. 33’nın çalışmasında tıp fakültesi öğrencilerinin %34.0’ı nargile içmektedir. 2006 yılında yapılan bir çalışmada üniversite öğrencileri arasında nargile kullanım oranı %9.4 iken 2010’lu yıllardan itibaren bu oran giderek artmış ve 2018 yılında %45’in üzerine çıkmıştır 26. İran’da yapılan bir çalışmada öğrencilerin %31.2’si nargile içmektedir 27. Son yıllarda tüketimi hızla artan nargile, sigaradan sonra ikinci derecede önem arz eden küresel tütün salgını olarak nitelendirilmektedir.
Bu araştırmada nargile kullanan katılımcılarda sigara içme sıklığı daha yüksek saptanmıştır. Aktaş ve ark. 33’nın çalışması da bizim çalışmamızla benzerdir. İran’da yapılan bir çalışmada sigara içen öğrencilerde nargile kullanım oranının 4,5 kat daha fazla olduğu belirtilmiştir 27.
Bu çalışmada katılımcıların %80.0’ı nargilenin sigaradan daha zararlı olduğunu belirtmiştir. Aktaş ve ark.’nın çalışmasında %49.3’ü nargilenin sigaradan daha zararlı olduğunu belirtmiştir 33.
Katılımcıların %10.3’ü elektronik sigara içmeyi denemiş, %2.3’ü halen içmektedir. Suudi Arabistan’da bir üniversitede sağlık bölümü öğrencilerinde yapılan çalışmada %27.7’si 34, Amerika’da tıp öğrencilerinde %14.7’sinin elektronik sigara içtiği saptanmıştır 35. Yunanistan’da sağlık öğrencilerinde yapılan çalışmada %61.9’u elektronik sigarayı denediğini belirtmiştir 29. Almutham ve ark.’nın çalışmasında öğrencilerin %10.6’sının hayatlarının bir döneminde elektronik sigara denediği görülmüştür 36. Türkiye’de elektronik sigara ithalatı, satışı ve dağıtımı yasaktır 37. Buna rağmen deneme ve kullanım oranının yüksek olması çarpıcıdır.
Sigara içmeyen katılımcıların üniversite açık alanlarında sigara içilmesini desteklemediği görülmüştür. Benzer olarak Aşut ve ark. 23’nın çalışmasında da sigara içmeyenler önemli düzeyde yasakları daha fazla desteklemektedirler. Son bir hafta içerisinde katılımcıların %49.7’si yaşadığı yerde pasif sigara içiciliğine maruz kalmıştır. Yunanistan’da sağlık öğrencileriyle yapılan çalışmada %96.5’i pasif sigara içiciliğine maruz kaldığını belirtmiştir 29. Türkiye’de tütün kullanımı konusunda düzenlemeler mevcut olsa da bu durum denetleme konusuna önem verilmesi gerektiğini gösteriyor olabilir.
Bu çalışmada üniversitenin açık alanlarında tütün ürünlerinin yasaklanmasını istemek, sigara kullanımı için koruyucu bir faktör olarak bulunmuştur. Yunanistan’da yapılan çalışmada okul binalarında ve/veya kliniklerde sigara içmeyi yasaklayan bir sigara karşıtı yasanın bulunması sigara içme prevalansını etkilememektedir 29.
Sonuç olarak, bu çalışmada neredeyse her yedi tıp fakültesi öğrencisinden birinin sigara içtiği saptanmıştır. Sigara içmeyi daha önceden deneyen, nargile içen, kardeşi/en yakın arkadaşı sigara içen katılımcıların sigara içme sıklıkları anlamlı olarak yüksek saptanmıştır. Tütünle mücadelede hekimler başta olmak üzere sağlık personellerine büyük görev düşmektedir. Geleceğin hekimleri olacak olan tıp fakültesi öğrencilerinde, tütün ve tütün ürünlerine karşı bilincin oluşturulması ve tütünle mücadelede ön planda olmaları için, gerekli eğitimlerin verilmesi, tütün ve türün ürünlerini kullananların bırakmaları için desteklenmeleri önerilebilinir. Ayrıca bu alanda yapılacak Kohort çalışmalarla tütün kullanımını etkileyebilecek faktörlerin de saptanarak bu tip araştırmaların özellikle tıp öğrencileri bağlamında yol gösterici olabileceği düşünülmektedir.
Çalışmanın Kısıtlılıkları: Bu çalışma sadece Elazığ ilinde tıp fakültesi dönem bir öğrencileri için uygulandığından tüm tıp fakültesi öğrencilerine genellenemez. Ayrıca tıp öğrencilerinde tütün ve tütün ürünleri kullanımı açısından daha geniş gruplara ulaşılmasının önemli olduğu düşünülmektedir.