Schwannomalar (neurilemoma), sinir kılıfı schwann
hücrelerinden gelişen benign tümörlerdir. Kitleler yatay
planda hareketli, dikey planda hareketsizdir. Genellikle
30-60 yaşlar arasında görülüp, ırk ve cinsiyet ayrımı
gözetmez. Tümörün palpasyonu, sinirin innerve ettiği
alanda uyuşma ve karıncalanmaya sebep olur. Tümörün
büyümesi yavaştır; büyük olmadıkça ağrı ve nörolojik
bulgu nadirdir
1. Sıklıkla rastlantısal ve ağrısız kitleler
olarak karşımıza çıkar. Ancak çevre dokulara basıyla
semptomatik olabilirler. Sinir kompresyonuna bağlı
semptomlar ortaya çıkana kadar, 4 cm çapa ulaşabilirler
1. Hastamızda ise dişardan 2 cm çaplı görünmekle
beraber, multilobüle yapıyla palmar adeleler arasında
uzanıp, yaklaşık 10 cm büyüklüğündeydi. Foucher ve
arkadaşları, nörolojik semptomların tümör boyutlarından
ziyade sinir kanalı boyutlarına ve relatif kompresyon
derecesine bağlı göründüğünü belirtmiştir
3.
Ekstremitelerdeki büyük periferik sinirleri, bilhassa da
peroneal ve ulnar siniri tutar
1. Bu bölgedeki yumuşak
doku tümörlerinin % 5'ini kapsarlar
1. Whitaker ve
Durolias, 1,5 milyon hastane başvurusundan 76 kişide
periferik sinir schwannomuna rastlamıştır
4.
Periferik nöropati, Tip 2 nörofibromatosisin yaygın
klinik bulgusu olabilir. Nöropati etyolojisinde, periferik
sinir boyunca uzanan kitlelerin kompresyon etkisi,
endonöral patolojik hücrelerin bilinmeyen lokal toksik ve
metabolik etkileri sorumlu tutulmaktadır 5. Tümör
kitlesinden ilişkisiz periferik sinir lezyonları, NF 2
hastalarının % 6'sında bildirilmiştir 5,6.
KTS median sinirin el bileğinde tuzaklanması sonucu
meydana gelir. Amerikan nöroloji akademisine göre
sıklığı %10'dur. Elde özellikle geceleri olan ağrı, uyuşma,
median sinirin innerve ettiği alanda duyu kaybı, tenar
atrofi ile karakterizedir 7. İdiopatik olabileceği gibi,
Kolles kırığı, romatoid artrit, diabetes mellitus,
hipotroidizm, gebelik ve elini fazla kullanan kişilerde
görülür. Stevens ve arkadaşlarının çalışmasında
romatoid artrit, diabetes mellitus ve gebelik en sık
rastlanan sebepler olarak bildirilmiştir 8. Ayrıca bilek
düzeyinde tümörü olanlarda da rastlanabilir 9,10.
KTS'ye sık rastlanırken, tümöre bağlı KTS oldukça
nadirdir. Median sinir tümörüne bağlı KTS'nin, nadir
görüldüğü için kolaylıkla atlanabileceği bildirilmiştir 7.
Semptomlar mevcut olduğunda KTS tanısını koymak
kolaydır. Fakat klinik ve nörofizyolojik muayene tipik
değilse ya da klinik ve nörofizyolojik bulgular farklılık
gösteriyorsa median sinir tümörü akla gelmelidir 7.
Periferik sinir tümörlerine dışarı doğru büyümesiyle
tanı konabilir. Olgumuzda olduğu gibi avuç içinde ortaya
çıktığında, avuç derisinin kalın olması nedeniyle,
vücudun diğer yerlerinden farklı olarak, gerçek
hacimlerinden daha küçük görünebilirler. Bu nedenle
cerrahi tedavi planlanırken bu özellikleri dikkate
alınmalıdır.