[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Tıp Dergisi
2017, Cilt 31, Sayı 3, Sayfa(lar) 121-126
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Diş Hekimliğinde Sıklıkla Kullanılan Bulk Fill Akıcı Kompozit Materyallerinin Yüzey Pörozitesinin Değerlendirilmesi
Hakan KAMALAK1, Serdar ALTIN2, Canan AKSU CANBAY3
1Fırat Üniversitesi, Diş Hekimliği Fakültesi, Restoratif Diş Tedavisi Anabilim Dalı Elazığ, TÜRKİYE
2İnönü Üniversitesi, Fen Fakültesi, Fizik Anabilim Dalı Malatya, TÜRKİYE
3Fırat Üniversitesi, Fen Fakültesi, Fizik Anabilim Dalı Elazığ, TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Bulk fill kompozit, pörozite, porlar
Özet
Amaç: Kavite şeklinin ideal koşullarda sağlanamadığı adeziv preperasyonlarda, oluşan polimerizasyon büzülmesini engellemek ve stres kırıcı bir bariyer oluşturmak amacıyla geliştirilen akışkan bulk fill kompozit rezinler; restoratif diş hekimliği uygulamalarında varılan en son gelişmelerden birisini teşkil etmektedir. Bu çalışma restoratif diş hekimliğinde sıklıkla kullanılan farklı markalardaki 3 adet bulk fill akıcı kompozit rezinin yüzey pörozitesinin değerlendirilmesini amaçlamıştır.

Gereç ve Yöntem: Çalışmada üç farklı markada bulk fill akıcı kompozit rezin; Surefil SDR Flow, X-tra base Flowable ve Filtek Bulk Flow kullanıldı. Standart 4x4 mm’lik teflon kalıplar içerisinde restorasyonlar hazırlandı ve 37 0C/24 saat distile su içerisinde bekletildi. Materyallerin yüzey pörozitesine stereomikroskop (Olympus SZX-7) ile 100X, 500X ve 1000X büyütmede bakıldı.

Bulgular: Yüzey pürüzlülüklerine 100X lük büyütmede bakıldığı zaman Surefil SDR bulk fill, 500X lük büyütmeye bakıldığı zaman en fazla 3M Filtek Bulk Flow, 1000X lik büyütmede ise en fazla pöroz yapı 3M Filtek Bulk Flow da rastlanılmıştır. Gruplardaki pöroz yapılar 100X, 500X ve 1000X büyütmede değerlendirildiği zaman X-tra Base Flowable en az pöroz yapıya sahiptir. Surefill SDR ve 3M Filtek Bulk Flow arasında benzer sonuçlar elde edilmiştir.

Sonuç: Bu çalışma ile, günümüz teknolojisine ve üretilen yeni jenerasyon bulk fill kompozitlere rağmen tüm gruplarda yüzey pörozitesi tespit edilmiştir. Yüzey pörozitesi restoratif dental materyallerin fiziksel ve mekaniksel özelliklerini etkileyen önemli bir parametredir. Yüzey pörozitesine sahip olan materyallerde uzun dönemde klinik başarıyı sağlamak mümkün olmayabilir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Sonuç
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Restoratif diş hekimliği; doğru endikasyon sonrasında estetik ve doğal diş görünümünün kazanılmasını ve kaybedilen fonksiyonun yerine getirilmesini amaçlamaktadır. Estetiğin ve fonksiyonun ana bileşenlerini; dişlerin doğal görünümleri ve hem komşu hem de karşı dişlerle olan kontur ilişkileri oluşturmaktadır. Bu doğrultuda mümkün olduğunca az doku kaybı ile kaybedilen estetiğin ve fonksiyonun sağlanması için kondanse olabilen ve akıcı kompozit rezinler geliştirilmiştir.

    Akışkan kompozitlerin doldurucu partikül içeriği geleneksel hibrit kompozitlerden %20-30 oranında daha az olmakla birlikte Trietilen Glikol Dimetakrilat (TEDGMA) gibi monomerlerin miktarı arttırılmıştır. Akışkan kompozitlerin viskoziteleri ve elastik modülleri düşüktür. Viskozitelerinden dolayı kavite duvarlarına adaptasyonları çok iyidir. Bu nedenle akışkan kompozit rezinler fissür örtücü olarak veya kavite liner olarak kullanılırlar. Düşük elastik modüllerinden dolayı servikal kama defektlerinde de kullanılabilir 1,2.

    Akışkan kompozit rezinler; restorasyonların başarısızlıklarına neden olan mikro sızıntının engellenmesi, geleneksel kompozit rezinlerin altında stres kırıcı olarak kullanılması, restorasyondaki veya kenarlarındaki mikro çatlakların kapatılması, uygulanmasının kolay olması, kavite duvarlarına adaptasyonunun mükemmel olması ve preperasyon tabanındaki veya duvarlarındaki defektlerin kapatılması gibi avantajlara sahiptir. Akışkan kompozitlerin fiziksel ve mekaniksel özelliklerinin geliştirilmesi amacıyla doldurucu içeriği arttırılmış olan bulk fill akıcı kompozitler geliştirilmiştir 3-6.

    Doldurucu oranı arttırılan yeni nesil bulk fill akışkan kompozit rezinlerin artan fiziksel ve mekanik özelliklerine bağlı olarak daimi restorasyon materyali olarak da kullanılabilmektedir. Üretici firmalar yeni geliştirilmiş olan bu kompozitlerin geleneksel kompozitlere benzer şekilde kalın tabakalar halinde kullanılabileceği 7 ve aynı zamanda nano partiküllü akışkan kompozitlerin yanında self adeziv özellikli akışkan kompozit rezinlerin de geliştirilmiş olduğunu söylemişlerdir _ENREF_12. Doldurucu içeriği arttırılmış olan bu kompozitlerin klinik olarak kullanılabilirliğinin tercihi için fiziksel ve mekaniksel özelliklerinin bilinmesi gerekmektedir. Fiziksel özelliklerinin tespitinde en önemli parametrelerden bir tanesi su emilimine etki eden yüzey pörozitesinin tespit edilmesidir. Yüzeyin poröz olması, su emilimine izin vermesi kompozit rezinlerin klinik performanslarını etkileyen olumsuz faktörlerden biridir. Yüzey pörozitesinin fazla olması materyalin daha çabuk bozunmasına neden olmaktadır . Su emilimin fazla olması, yani porların sayısının fazla olması, doldurucu ve matriks arasındaki bağlanmanın bozulmasında, materyalin çekme direnci ve aşınma direncinde zayıflamalara yol açtığı ispat edilmiştir. Bununla birlikte bu pöroz yapı silan hidrolizi ve mikro çatlakların oluşumu sonucunda kompozit restorasyonların ömründe azalmaya yol açtığı görülmüştür 8-11.

    Kompozit rezinlerin su emilimi sonucunda higroskobik genleşme sonucunda ortaya çıkabilecek basınç, materyale 12,13 çevresindeki bağlayıcı ajana ve diş yapılarına 14,15 zarar verebilir. Tüm bu bilgiler ışığında materyallerin pöroz yapısını değerlendirildi.

    Diş hekimliğinde kullanılan materyallerin yüzey pörozitesinin incelemesi için ışık mikroskobu, yüzeylerin detaylı görüntüsü için ise elektron mikroskobu (SEM) kullanılır 16-25.

    Bu çalışma ile birlikte yeni geliştirilmiş olan doldurucu içeriği arttırılmış bulk fill akışkan kompozitlerin yüzey pörozitesinin değerlendirilmesini amaçlamıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Sonuç
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Çalışmada üç farklı markada bulk fill akıcı kompozit rezin kullanıldı. Bu materyaller, Surefil SDR Flow, X-tra base Flowable ve Filtek Bulk Flow’dur. Materyal içerikleri Tablo 1’de gösterilmektedir. Çalışma in vitro koşullarda yürütülmüştür. Bu çalışmada dentin replasmanı olarak kullanılan ve kavitelere 4 mm kalınlığında uygulanabilen bulk fill akıcı kompozitler için 4 mm çapında 4 mm yüksekliğinde standart teflon kalıplar kullanıldı. Restoratif materyaller kalıpların içerisine yerleştirildikten sonra kalıpların alt ve üst yüzeylerine strip bantlar yerleştirilerek cam lamlar ile düz bir yüzey oluşturmak için preslendi ve sonrasında LED ışık cihazı (Elipar Freelight II, 3M-ESPE, St.Paul,MN,ABD) ile üretici firmanın talimatları doğrultusunda 20/40 sn polimerize edildi. Sertleştirilen bu kompozitler kalıplar içerisinden çıkarıldı. Sonuçta elimizde 4 mm çapında ve 4 mm yüksekliğinde bir numune elde edildi. Örnekler distile deiyonize su içerisinde 37 oC’de 2 hafta süreyle saklandı.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Çalışmada kullanılan materyaller

    Materyallerin pörozitesine stereomikroskop (Olympus SZX-7) ile 100X, 500X ve 1000X büyütmede bakıldı. Her bir büyütme için numunenin farklı iki bölgesinden görüntü elde edildi (n=10). Elde edilen görüntülerde Adobe Photoshop CS5 ile tübüller sayılmış ve ortalamaları alınmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Sonuç
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Tüm materyallerin yüzey pürüzlülük değerleri Şekil 1 ve Şekil 2-4’ de gösterilmektedir. Yüzey pürüzlülüklerine 100 X lik büyütmede bakıldığında en fazla poröz yapı SDR bulk fill materyalinde, en az poröz yapı ise X-tra Base materyalinde tespit edildi. 500X lük büyütmeye bakıldığı zaman ise en fazla poröz yapı 3M Filtek Bulk Flow, en az X-tra Base materyalinde rastlanıldı.1000X lik büyütmede en az pöröz yapı X-tra Base, en fazla pöroz yapı ise 3M Filtek Bulk Flow da görüldü. Gruplardaki pöroz yapılar 100X, 500X ve 1000X büyütmede değerlendirildiği zaman X-tra Base akıcı dolgu materyali en az pöroz yapıya sahip olduğu görüldü. Surefill SDR ve 3M Filtek Bulk Flow dolgu materyalleri arasında ise benzer sonuçlar elde edildi.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1: Bulk fill kompozit materyallerinin farklı büyütmelerdeki yüzey poröz değerleri


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2: 3M filtek bulk flow kompozitin 100X, 500X ve 1000X büyütmedeki yüzey pöroz yapısı


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3: Surefil SDR flow kompozitin 100X, 500X ve 1000X büyütmedeki yüzey pöroz yapısı


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 4: X-tra base flowable kompozitin 100X, 500X ve 1000X büyütmedeki yüzey pöroz yap

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Sonuç
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Kompozit rezinler ilk olarak 1960 yıllarında R.L.BOWEN tarafından kullanılmış ve günümüze kadar önemli gelişmeler göstermiştir 26,27. Genel olarak kompozitler birbiri içerisinde çözünmeyen farklı kimyasal materyallerin birleşiminden oluşmaktadır 28.

    Akışkan kompozitler ilk kez 1996 yılında kullanılmıştır. Kavite şeklinin istenilen şekillerde sağlanamadığı adeziv uygulamalarda polimerizasyon büzülmesini azaltmak ve stres kırıcı bir bariyer oluşturmak amacıyla geliştirilen akışkan kompozit rezinler restoratif diş hekimliği uygulamalarında sık kullanılan materyallerden biridir 3,4.

    Kompozit rezinlerin yüzey pörozitesinin fazla olması, yüzeydeki porların fazlalığı bu materyallerin su emilimini arttırmaktadır. Su emilimi kompozit rezinlerin mekanik fiziksel ve mekaniksel özellikleri üzerinde önemli bir etkiye sahip olduğu çalışmalarda gösterilmiştir. Kompozit rezinler ağız içerisinde su emilimine sahiptir. Fakat bazı materyallerde yüzeydeki pörozitenin fazla olması bu değeri arttırmaktadır 29-32.

    Kompozit materyallerin ışık cihazı ile sertleştirilmesinden sonra bir büzülme görülmektedir. Bu polimerizasyon büzülmesi sonucu olarak pöroz bir yapı kaçınılmazdır. Kompozitin üzerindeki bu porlar, pöroz yapılar su emilimi özelliğini etkileyebilmektedir 32. Bu amaçla mevcut çalışmada materyallerin yüzey pörozite değerlerini incelendi.

    Bulucu ve ark. 33 yaptıkları bir çalışmada doldurucu oranları ve boyutlarının su emilimi değerlerini, yüzeydeki pöroziteyi etkileyebileceğini tespit etmişlerdir. Bu çalışmada da birbirinden 3 farklı materyallerin doldurucu içeriklerinin farklı olduğunu, bununla birlikte yüzeydeki pörozite miktarının farklı olduğunu gözlemlendi. Ayrıca Bulucu ve ark. 33 yaptıkları çalışma ile benzer şekilde doldurucu içeriklerinin fiziksel ve mekaniksel özelliklere etki edeceği bu çalışma ile belirlendi.

    Prati ve ark. 34 farklı kompozit rezinlerin su emilimini ve çözünürlüğü inceledikleri çalışmada kompozit materyallerin yüzeylerini SEM cihazı ile değerlendirmişlerdir. Silindirik olarak hazırlanan kompozit materyallerinin yüzeylerinde boşluklar ve poröz yapılar tespit etmişlerdir. Bu boşlukların kompozit materyallerinin fiziksel ve mekaniksel özelliklerini etkilediklerini gözlemlemişlerdir. Yapılan çalışmalar değerlendirildiğinde yüzeyde poröz yapının veya boşlukların fazla olması istenmeyen bir durumdur. Yaptığımız çalışmada 100X, 500X ve 1000X büyütmede yüzeyde en fazla poröz yapıya sırasıyla 3M Filtek Bulk Flow, Surefil SDR Flow ve X-tra Base Flowable da rastlanılmıştır. Klinik olarak kullanımlarında, özellikle anterior bölgedeki dişlerin restorasyonunda X-tra Base Flowable materyali tercih edilebilir.

    Yapılan çalışmalar 35 göstermiştir ki, incremental teknikle uygulanan kompozitlerde katmanlar arası bölgede gözlemlenen boşlukların ve poröz yapıların kompozitlerin birbirlerine olan bağlanma dayanımlarını da olumsuz olarak etkilediği görülmüştür.

    Kompozitlerin polimer ağına su difuze olduğu zaman hidroskopik ekpansiyon görülmektedir. Bu genleşme polimerler arasındaki zincirleri ayırarak materyalin özelliklerinin zayıflamasına neden olmaktadır 36,37. Bununla birlikte emilen su bazen hacim değişikliği yapmadan kompozit materyalleri arasında oluşan mikro boşluklarda serbest olarak kalabilmektedir 38,39. Kompozit rezinlerin su emilimleri ve boyut değişikleri hakkında Hirasawa ve ark 40. Farklı çalışmalarda bulunmuşlardır. Hidroskopik genleşmeye monomer tipi(kimyasal ve yapısal), çapraz bağlanma derecesi, polimer zincirinin porözitesi, polimerler arasındaki boşluklar ve su emiliminin neden olduğunu söylemişlerdir 41.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Sonuç
  • Kaynaklar
  • Sonuç
    Bu çalışmadan elde edilen bilgilerin ışığında kullandığımız materyallerin tamamında yüzey pürüzlülüğü saptandı. Materyallerin sertleştirildikten sonra yüzeydeki pöroz yapısının engellemesi su emilimini azaltacaktır. Dolayısıyla materyallerin uzun dönemdeki kullanımlarını arttıracaktır. Kompozitlerdeki uzun dönemdeki renklenmesine neden olabilen bu pöroz yapıların engellemesi amacıyla son zamanlarda yüzey örtücü rezin esaslı bonding ajanlar geliştirilmiştir. Bu ajanların kullanılması kompozit materyallerdeki bu olumsuzlukları elimine edeceği düşünülmektedir.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Sonuç
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Cadenaro M, Marchesi G, Antoniolli F, et al. Flowability of composites is no guarantee for contraction stress reduction. Dent Mater 2009; 25: 649-654.

    2) Lee IB, Min SH, Kim SY, Ferracane J. Slumping tendency and rheological properties of flowable composites. Dent Mater 2010;26:443-8.

    3) Bayne SC, Thompson JY, Swift EJ, Jr., Stamatiades P, Wilkerson M. A characterization of first-generation flowable composites. J Am Dent Assoc 1998;129:567-77.

    4) Jackson RD, Morgan M. The new posterior resins and a simplified placement technique. J Am Dent Assoc 2000;131:375-83.

    5) Labella R, Lambrechts P, Van Meerbeek B, Vanherle G. Polymerization shrinkage and elasticity of flowable composites and filled adhesives. Dent Mater 1999;15:128-37.

    6) Unterbring GL, Lienberg, W.H. Flowable Resin composites"Filled adhesives": Literatüre Review and Clinical Recommendations. Quint Int 1999;30:249-56.

    7) Ikeda I, Otsuki M, Sadr A, et al. Effect of filler content of flowable composites on resin-cavity interface. Dent Mater J 2009;28:679-85.

    8) Santos C, Clarke RL, Braden M, Guitian F, Davy KW. Water absorption characteristics of dental composites incorporating hydroxyapatite filler. Biomaterials 2002;23:1897-904.

    9) Diaz-Arnold AM, Arnold MA, Williams VD. Measurement of water sorption by resin composite adhesives with near-infrared spectroscopy. J Dent Res 1992;71:438-42.

    10) Oysaed H, Ruyter IE. Composites for use in posterior teeth: mechanical properties tested under dry and wet conditions. J Biomed Mater Res 1986;20:261-71.

    11) Oysaed H, Ruyter IE. Water Sorption and Filler Characteristics of Composites for Use in Posterior Teeth. Journal of Dental Research 1986;65:1315-8.

    12) Soderholm KJ, Zigan M, Ragan M, Fischlschweiger W, Bergman M. Hydrolytic Degradation of Dental Composites. Journal of Dental Research 1984;63:1248-54.

    13) Parker S, Braden M. Water-Absorption of Methacrylate Soft Lining Materials. Biomaterials 1989;10:91-5.

    14) Sindel J, Frankenberger R, Kramer N, Petschelt A. Crack formation of all-ceramic crowns dependent on different core build-up and luting materials. Journal of Dentistry 1999;27:175-81.

    15) Momoi Y, McCabe JF. Hygroscopic expansion of resin based composites during 6 months of water storage. Br Dent J 1994;176:91-6.

    16) Ergun G, Yenisey M. Fiberle güçlendirilmiş kompozit (FGK) sabit protezlerin taramalı elektron mikroskop (SEM) ile değerlendirilmesi ve içeriklerinin element analizlerinin (EDS) yapılması. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi 2006;7.

    17) Frankenberger R, Kramer N, Ebert J, et al. Fatigue behavior of the resin-resin bond of partially replaced resin-based composite restorations. Am J Dent 2003;16:17-22.

    18) van der Vyver PJ, de Wet FA, Botha SJ. Shear bond strength of five porcelain repair systems on cerec porcelain. SADJ 2005;60:196-8, 200; quiz 16, 18.

    19) Prati C, Foschi F, Nucci C, Montebugnoli L, Marchionni S. Appearance of the root canal walls after preparation with NiTi rotary instruments: a comparative SEM investigation. Clin Oral Investig 2004;8:102-10.

    20) Van Eldik DA, Zilm PS, Rogers AH, Marin PD. A SEM evaluation of debris removal from endodontic files after cleaning and steam sterilization procedures. Aust Dent J 2004;49:128-35.

    21) Maalhagh-Fard A, Wagner WC. Repair of fractured framework: scanning electron microscopy and energy dispersive X-ray spectroscopy. Implant Dent 2004;13:197-201.

    22) Monticelli F, Goracci C, Grandini S, Garcia-Godoy F, Ferrari M. Scanning electron microscopic evaluation of fiber post-resin core units built up with different resin composites. Am J Dent 2005;18:61-5.

    23) Kon M, Hirakata LM, Miyamoto Y, Kasahara H, Asaoka K. Strengthening of calcium phosphate cement by compounding calcium carbonate whiskers. Dent Mater J 2005;24:104-10.

    24) Ferenczi AM, Demri B, Moritz M, Muster D. Casted titanium for dental applications: an XPS and SEM study. Biomaterials 1998;19:1513-5.

    25) Martins RC, Bahia MG, Buono VT. Surface analysis of ProFile instruments by scanning electron microscopy and X-ray energy-dispersive spectroscopy: a preliminary study. Int Endod J 2002;35:848-53.

    26) Dayangaç B. Kompozit Rezin Restorasyonlar. 2. Baskı,İstanbul: Quintessence Yayıncılık, 2000.

    27) Palin WM, Fleming GJ. Low-shrink monomers for dental restorations. Dent Update 2003;30:118-22.

    28) Zaimoglu A CG, Ersoy E, Aksu L. Dis Hekimliginde Maddeler Bilgisi.Ankara Üniversitesi Basımevi, Ankara 1993.

    29) Peutzfeldt A. Resin composites in dentistry: the monomer systems. Eur J Oral Sci 1997;105:97-116.

    30) Örtengren U, Andersson F, Elgh U, Terselius B, Karlsson S. Influence of pH and storage time on the sorption and solubility behaviour of three composite resin materials. Journal of Dentistry 2001;29:35-41.

    31) Hosoda H, Yamada T, Inokoshi S. SEM and elemental analysis of composite resins. J Prosthet Dent 1990;64:669-76.

    32) Kalachandra S, Wilson TW. Water sorption and mechanical properties of light-cured proprietary composite tooth restorative materials. Biomaterials 1992;13:105-9.

    33) Bulucu B, Sevilmiş H, Uğur İ. Kompozit rezinlerde farklı yüzey bitirme işlemlerinin su emilimi üzerine etkileri. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi Dergisi 2004;5.

    34) Prati C, Mongiorgi R, Bertocchi G, Baldisserotto G. Dental composite resin porosity and effect on water absorption. Boll Soc Ital Biol Sper 1991;67:409-14.

    35) Abbas G, Fleming GJ, Harrington E, Shortall AC, Burke FJ. Cuspal movement and microleakage in premolar teeth restored with a packable composite cured in bulk or in increments. J Dent 2003;31:437-44.

    36) Sideridou ID, Karabela MM, Vouvoudi E. Volumetric dimensional changes of dental light-cured dimethacrylate resins after sorption of water or ethanol. Dent Mater 2008;24:1131-6.

    37) Ruttermann S, Kruger S, Raab WH, Janda R. Polymerization shrinkage and hygroscopic expansion of contemporary posterior resin-based filling materials--a comparative study. J Dent 2007;35:806-13.

    38) Ferracane JL. Hygroscopic and hydrolytic effects in dental polymer networks. Dent Mater 2006;22:211-22.

    39) Wei YJ, Silikas N, Zhang ZT, Watts DC. The relationship between cyclic hygroscopic dimensional changes and water sorption/desorption of self-adhering and new resin-matrix composites. Dental Materials 2013;29: 218-226.

    40) Hirasawa T, Hirano S, Hirabayashi S, Harashima I, Aizawa M. Initial Dimensional Change of Composites in Dry and Wet Conditions. Journal of Dental Research 1983;62:28-31.

    41) Moszner N, Salz U. New developments of polymeric dental composites. Progress in Polymer Science 2001;26:535-76.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Sonuç
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]