Çalışmaya yaşları 2 ay ile 18 yaş arasında değişen 1063 hasta alındı. Hastaların yaş ortalaması 5.70±5.36 idi. Hastaların 604’ü (%56.8) erkek ve 459’u (%43.2) kız idi. Anne - baba eğitim durumu ve ailelerin gelir düzeyi Tablo
1’de verildi.
Hastalık süresi açısından akut ve kronik hastalık olarak değerlendirme yapıldığında, akut hastalık grubundaki hasta sayısı 678 (%63.8) ve kronik hastalık grubundaki hasta sayısı 385 (%36.2) olarak saptandı. Hastaların yaş gruplarına göre dağılımı Tablo 2’de verildi.
Büyütmek İçin Tıklayın |
Tablo 2: Olguların hastalık süresi, yaş gruplarına ve hastalık tanı gruplarına göre dağılımı |
Hastaların antropometrik ölçümlerinden elde edilen ortalamalar cinsiyete göre değerlendirildiğinde YGA, YGB, BGA, yaşa göre ağırlık z- skoru, yaşa göre boy z- skoru, TDKK, VKİ ortalamalarında gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark saptandı (p<0.05), Hastalık süresi açısından yapılan değerlendirmede ise akut ve kronik hastalıklar arasında TDKK ortalaması için istatistiksel olarak anlamlı fark olduğu gözlendi (p<0.05).
Hastaların malnütrisyon görülme oranları hastalık sürelerine göre değerlendirildiğinde YGA için akut ve kronik hastalıklarda malnütrisyon görülme oranları sıra ile %41.3 (n=280) ve %46.5 (n=179), YGB için %23.5 (n=159) ve %31.2 (n=120), BGA için %35.1 (n=238) ve %33.5 (n=129), yaşa göre ağırlık z- skoru için %11.9 (n=81) ve %16.9 (n=65), yaşa göre boy z- skoru için %14.0 (n=95) ve %16.4 (n=63), TDKK için %18.7 (n=127) ve %10.6 (n=41), VKİ için %21.5 (n=146) ve %20.3 (n=78), ÜKÇ/BÇ için %65.2 (n=277) ve %68.9 (n=91) olarak elde edildi. Akut ve kronik hastalıklar arasında yaşa göre boy, yaşa göre boy z- skoru ve TDKK analizlerinde istatistiksel olarak anlamlı fark tespit edildi (p<0.05).
Yaşa göre ağırlık açısından malnutrisyon oranı %43.1, YGB açısından malnütrisyon oranı %26.2 ve BGA açısından malnütrisyon oranı %34.5 tespit edildi. Çalışmaya alınan tüm hastaların Gomez ve Waterlow Sınıflamasına göre malnütrisyon oranları Tablo 3’te verildi.
Yaşa göre ağırlık z-skoru ve yaşa göre boy z- skoruna göre malnütrisyon oranları sıra ile %13.8 ve %14.9 olarak tespit edildi. Triseps deri kıvrım kalınlığı ve VKİ göre yapılan sınıflamalarda ise sıra ile %15.8 (n=168) ve %21.1 (n=224) malnütrisyon tespit edildi.
2-48 ay arası 577 hastada ÜKÇ/BÇ değerlendirmesine göre %50.8 (n=283) hafif, %13.1 (n=73) orta, %2.2 (n=12) ağır malnütrisyon tespit edildi.
Olguların cinsiyete göre malnütrisyon durumları karşılaştırıldığında malnütrisyon oranları yaşa göre ağırlık için erkek ve kızlarda sıra ile %45.5 (n=275) ve %40 (n=184) saptandı. Cinsiyete göre malnütrisyon durumlarının karşılaştırması Tablo 4 de verildi. Cinsiyet açısından karşılaştırıldığında gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık bulunmadı (p>0.05).
Hastaların yaşa göre gruplara ayrılarak yapılan malnütrisyon değerlendirmesi Tablo 5 de verildi. Yaşa göre ağırlık, yaşa göre ağırlık z- skoru ve VKİ için en yüksek malnütrisyon 145-216 ay arası hasta grubunda gözlendi. Yaşa göre boy, yaşa göre boy z- skoru ve TDKK için en yüksek malnütrisyon 2-12 ay arası hasta grubunda saptandı. Boya göre ağırlık incelendiğinde en yüksek malnütrisyon 61-144 ay arası grupta gözlendi.
Hastaların anne eğitim durumuna göre malnütrisyon görülme sıklığı karşılaştırıldığında YGA, YGB, BGA ve yaşa göre ağırlık z- skoru için için en yüksek malnütrisyon okur-yazar olmayan anne grubunda gözlendi (Tablo 6). Gruplar arasında istatistiksel olarak YGA, YGB, BYA, yaşa göre ağırlık z- skoru, VKİ ve ÜKÇ/BÇ açısından anlamlı fark bulunurken (p<0.05) buna karşılık yaşa göre boy z- skoru ve TDKK için anlamlı fark bulunmadı (p>0.05).
Baba eğitim durumuna göre malnütrisyon görülme sıklığı değerlendirildi (Tablo 7). Yaşa göre ağırlık, YGB, BGA, yaşa göre ağırlık z- skoru ve yaşa göre boy z- skoru, VKİ ve ÜKÇ/BÇ için en yüksek malnütrisyon ilköğretim düzeyinde olanlarda gözlendi. Triseps deri kıvrım kalınlığına göre %17.5 (n=31) ile ortaöğretim düzeyinde olanlarda izlendi. İstatistiksel olarak gruplar arasında anlamlı fark YGA, YGB, BGA ve yaşa göre ağırlık z- skoru için mevcut iken (p<0.05), yaşa göre boy z- skoru, TDKK, VKİ ve ÜKÇ/BÇ için mevcut değildi (p>0.05).
Hastaların malnütrisyon durumları ailelerin sosyo-ekonomik düzeylerine göre değerlendirildiğinde en yüksek malnütrisyon oranı YGA için %49.1 (n=311), YGB için %30.9 (n=195), BGA için %38.4 (n=243), yaşa göre ağırlık z- skoru için %15.7 (n=99), VKİ için %23.6 (n=149) ve ÜKÇ/BÇ için %67.7 (n=201) ile asgari ücretin altında geliri olan hasta grubunda gözlendi (Tablo 8). Yaşa göre boy z- skoru için %16.9 (n=51) ile asgari ücretin 1-3 katı aylık geliri olan hasta grubunda, TDKK için %18.4 (n=7) ile asgari ücretin 10 katı aylık geliri olan hasta grubunda tespit edildi. Gelir durumu ile malnütrisyon durumları karşılaştırıldığında gruplar arası istatistiksel olarak anlamlı fark YGA, YGB ve BGA için mevcuttu (p<0.05). Ancak yaşa göre ağırlık z- skoru, yaşa göre boy z- skoru, TDKK, VKİ ve ÜKÇ/BÇ göre gelir durumu ile malnütrisyon durumları karşılaştırıldığında gruplar arasında istatistiksel olarak anlamlı fark yoktu (p>0.05).
Hastalık tanı gruplarına göre malnütrisyon görülme oranları değerlendirildiğinde YGA için malnütrisyon görülme oranı en yüksek hastalık tanı grubu %75 ile sekelli santral sinir sistemi hastalıklarında, en düşük ise %25 ile immünolojik hastalıklarda; YGB için en yüksek %58.3 ile sekelli santral sinir sistemi hastalıklarında, en düşük ise %14.3 ile romatolojik hastalıklarda; boya göre ağırlık için en yüksek %66.7 ile sekelli santral sinir sistemi hastalıklarında, en düşük ise %20 ile metabolik hastalıklarda; yaşa göre ağırlık z- skoru için en yüksek %50 ile sekelli santral sinir sistemi hastalıklarında, en düşük ise %8.1 ile romatolojik hastalıklarda; yaşa göre boy z- skoru için en yüksek %41.7 ile sekelli santral sinir sistemi hastalıklarında, en düşük ise %8.1 ile romatolojik hastalıklarda; TDKK için en yüksek %25.5 ile enfeksiyon hastalıklarında, en düşük ise %2.4 ile endokrinolojik hastalıklarda; VKİ için en yüksek %41.7 ile sekelli santral sinir sistemi hastalıklarında, en düşük ise %11.9 ile endokrinolojik hastalıklarda; ÜKÇ/BÇ için en yüksek %100 ile kardiyolojik hastalıklarda en düşük ise %14.3 ile endokrinolojik hastalıklarda saptandı.