Toplumumuzda yaşlı kişi sayısı doğal bir süreç olarak artış göstermektedir. Elbette yaşamın uzaması sevindirici bir gelişmedir. İdeal olan, uzayan yaşamın sağlıklı ve mutlu bir şekilde sürdürülmesidir. Yaşam kalitemizi arttırmak, kendimizi daha iyi hissetmek, günlük görev ve sorumluluklarımızı yerine getirmek, yaptığımız işlerden hoşlanmak, yaşamın sürpriz çıkışlarından kendimizi korumak içinde gereklidir
1.
Gerçekte yaşlılık ile ilgili sınırlar sadece kronolojik ve biyolojik değildir. Bazı kimselerde yaşlılık farklı etkenlere bağlı olarak daha erken oluşurken, bir diğerinde geç oluşabilir. Hatta aynı insanda yaşlanma bütün organlarda aynı anda olmaz. Bu sebeple yaşlılığı çabuklaştıracak zararlı etkenlerden ve yaşantılardan uzak olmak, sağlıklı ve kimseye muhtaç olmadan yaşlanma sürecini geçirmemizde etken olacaktır 2.
İnsanların fizyolojik kapasitelerindeki düşüş ,biyolojik yaşlanmanın kaçınılmaz bir sonucudur. Yaşlılıkla birlikte çoğu biyolojik fonksiyonlarda zamanla hasarlar meydana gelir 3. Genellikle yaşlılıkla birlikte gelişen fonksiyonel kapasitedeki bu değişimler, kardiovasküler, solunum ve metabolik fonksiyonlarda düşüşe neden olur. Sinir sisteminin bilgiyi işleme kapasitesindeki değişim nedeniyle kuvvet ve dayanıklılıkta azalma görülür 4.Yaşlılıkla birlikte yaşanan bu durum sadece egzersiz performansını kötü yönde etkilemez aynı zamanda bireyin günlük rutin yaşam aktivitelerini de olumsuz yönde etkiler 5,6.
Yaşlılıkla ilgili belirtilerin bazıların dışarıdan görmek mümkündür. Yaşlanmayı çevreye uyum göstermede azalma olarak karakterize edebiliriz. Bu azalma yaşlanma süreci içerinde hücrelerin devamlı ölmesi ile ilişkilidir7.Yaşlılık hareket sisteminde eklem, kemik ve kas yaşlanması, gönüllü faaliyetlerin giderek kaybı sonucunda hızla ilerler8.
Düzenli sportif uygulamaların yaşlı bireylere faydaları ile ilgili bilgiler azımsanmayacak kadar fazladır ve toplum, ileri yaşlarda yapılan fiziksel egzersizin yaşam kalitelerini olumlu yönde etkileyeceğinin farkındadır9. Bütün yaşlardaki, insanlar için düzenli sporun faydaları görülmektedir. Bilinçli egzersiz uygulamaları kan basıncını düşürür, denge kaybedip düşme riskini ve yaralanma risklerini azaltır (kalça yada bilek kırılmaları), vücudun kas ve kemik kütlesi kaybını yavaşlatır, esneklik artar, denge ve hareket yeteneğini gelişir, ideal kilonun korunması sağlanır, uyku düzenini sağlar, kişiye gerginlik ve stresten uzaklaştırır, sağlık ve uzun bir yaşam sunar. 10,11,12,13.
Kemiğin yapısı yerçekimi kuvvetiyle ve kas kasılmalarından dolayı dış kuvvetlerle korunur. Yürüyüş ve yavaş koşu gibi aktiviteler bisiklet ve yüzme gibi sporlardan, omurga ve kalça mineralini koruma açısından daha iyidir. En fazla önerilen program yürüyüştür. Çünkü daha güvenli olup yavaş koşu gibi kırık oluşabilme riski yoktur. Eklem rahatsızlığı olan kişiler de, jogging ve koşu yerine yürüyüş yapmalıdır; hızlı yürüyüş yeterli faydayı sağlamakla birlikte kayıp düşme riskini azaltır ve dizlere olan yükü hafifletir11. Egzersiz programları dayanıklılık, kuvvet, denge ve stretching aktivitelerini içermelidir. Dayanıklılık çalışmaları ( jogging, yürüyüş, yüzme, merdiven çıkma v.b.) haftada 3 ila 5 gün, 20-60 dakika ve kişinin fitnes durumuna göre maksimum kalp atımının %55-90 (220-yaş) ‘ı ile yapılmalıdır14,15. Yaşlılıkta akciğerlerin fonksiyonel kapasitesi orta şiddetteki bir yüklenmeyi rahatlıkla kaldırabilecek düzeydedir 16,17.
Keysor JJ, Jette AMJ yaptıkları literatür tarama çalışmasında 1985 -2000 yılları arasında yapılan araştırmaların çoğunda ileriki yaşlarda egzersize başlayan bireylerin esneklik, kuvvet, vital kapasite, denge ve benzeri fiziksel uygunluk parametrelerinde gelişme olduğunu rapor etmişlerdir18.
Yürüyüş çalışmaları günlük alışkanlıklar olarak düşünüldüğünde fiziksel kondisyonumuzun gelişmesinde büyük yarar sağlayacaktır. Yürüyüş egzersizleri ile kalp hastalığına yakalanma riski %50 azalır, kilo alma riski en aza düşer, kemikler güçlenerek osteoporoza yakalanma riskini azaltır, eklemlerin iyileşmesinde faydalı olur 19.
Düzenli spor yapmak yaşamı boyunca kişiyi özgür kılar ve işlerini kendi başına yapabilmesini sağlar. Yaşlı bireyler yalnız yaşadıkları zaman bütün kişisel işlerini kendi başlarına yapmak zorunda kalırlar. Yaşlı bireyin birine bağımlı olmadığının kabul edilebilmesi için, kendisinin yardımsız banyosunu, giyinip soyunmasını, ulaşımını ( yatmaya gidip gelmesi, merdiven inip-çıkması) yürümesini yemek yemesini ve tuvalete gidip gelme işini bağımsız yapabilmesi gerekir. Bunlardan birinin kaybı uzun dönem bakım gerektirir 20. 85 yaş ve üzerinde ki kişilerin ve 75 yaş üzerindeki kişilerin %56 ‘sında, günlük aktivitelerini sağlıklı bir biçimde gerçekleştirememe söz konusudur 21.
Yaşlı ve çok yaşlı kişiler için fiziksel aktivitenin önemi son 20 yıldır sistematik olarak çalışılmaktadır 22. Egzersizin önemi artık kabul edilir bir gerçektir. Yaşlılarda pozitif etkiler elde etmek için ne tipte ve ne kadar egzersiz yapılmalıdır. Egzersiz reçetesi, kişinin kardiovasküler ve muskuloskeletal durumuna ve isteklerine spesifik olmalıdır. Aerobik ve dirençli egzersizler kanıtlanmış yaraları olan, düşük maliyetli ve düşük riskli aktivitelerdir. Yürüme ve koşma gibi aerobik egzersizler, germe, dirençli egzersizler, uygun şiddet ve sürede ve ısınma ve soğuma egzersizleri ile beraber yapılırsa yaşlılarda, sağlığa pozitif katkıları vardır 19.
Bu çalışmada; yaşlılar için uygun olan yürüyüş antrenman programının onların bazı fiziksel uygunluk parametrelerine etkisinin araştırılması hedeflenmiştir.