Çocuklarda bağırsak parazitlerinin yayılımı, araştırmanın yapıldığı bölgelere ve yaş gruplarına göre değişiklik göstermektedir. Hakkari'de
8 %58.6, Van'da
9-12 %22.22-%77.47, Malatya'da
13,14 %14.14-58.5, Elazığ'da
6,15,16 %62.9-77.8, Diyarbakır'da
17 % 45.13 Sivas'ta
18,19 %39.3-46.8, Eskişehir'de
20 %74.4, Adana'da
21-23 %28-66.1, Manisa'da
24 %19.5, İzmir'de
1,25 %14.88-23.7 ve Aydın'da
26 %4.4 oranında en az bir parazit türüyle enfeksiyon bildirilmiştir. En yüksek yayılım %77.8 oranında Elazığ'da saptanmıştır
27. Yürütülen araştırmada dışkı incelemesi yapılan hastaların %8.71'inin en az bir parazit türüyle enfekte olduğu tespit edilmiştir. Miks enkfeksiyonlarda ise T.trichura+A.lumbricoides %0.88 olarak saptanmıştır. En yüksek yayılım %1.39'luk oran ile G.intestinalis, en düşük yayılım ise ile T.saginata % 0.25, H.nana % 0.25, E.nana % 0.25 ve I.bütschlii % 0.25 olarak gözlenmiştir.
Araştırmaya konu olan 0-14 yaş grubundaki yayılım Adana'da %26.5-62 21-23, Malatya'da 28 %57.24 ve Sivas'ta 3 %67.04 olarak tespit edilmiştir. Okul öncesi 0-6 yaş grubunda Adana'da 23 %36.1, 6-12 yaş grubunda Van'da 10 %63.9, 5-15 yaş grubunda Malatya'da 14 %58.5 yayılım oranları bildirilmiştir. İlkokul öğrencileri için Eskişehir'de 20 %74.4, Van-Erciş'te 11 %77.47 oranında en az bir parazit türüyle enfeksiyon tespit edilmiştir. Çalışmada ise %8.71 olarak belirlenmiştir.
E.vermicularis enfeksiyonu Doğu Anadolu'da 6,9-11,14 %0.3-77.8, İç Anadolu'da 18-20 %5.7-26.8, Güney Anadolu'da 23 %18, Ege Bölgesi'nde ise 1,24,25 % 4.6-14 oranında bildirilmiştir. Elazığ 6 Harput çocuk yuvasında %77.8 olarak tespit edilen enfeksiyonu Aydemir ve ark. 29 Isparta'da 12 yaş altı çocuklarda %93.93 oranında tespit etmişlerdir. Prevalansın Malatya'da 14 %0.3 tespit edilmesi ise teşhislerin PAB materyalleri ile yapılmamış olmasıyla açıklanmıştır. Araştırmada ise selofanbant numunelerinin %7.9'ünde E.vermicularis yumurtası tespit edilmiştir.
Araştırıcılar T.saginata'yı %0.06-19.8 oranında bildirilmiş 1,6,12,18,19,23,24, en düşük değer İzmir'de 1, en yüksek ise Elazığ Harput'ta 6 kaydedilmiştir. Harput çocuk yuvasında prevalansın yüksekliği muhtemelen grup halinde tüketilen et veya et ürünlerinden kaynaklandığını düşündürmektedir. Çalışmada bu parazitin yayılımı çocuklarda %0.25 oranında saptanmıştır.
Hymenolepis nana enfeksiyonlarında en düşük yayılım İnceboz ve ark. 1 tarafından İzmir'de %0.4 oranında bildirilmiştir. Ayaz ve Aydın 8 Hakkari'de %5.1, Aşçı ve ark. 6 Elazığ'da %6.2, Yılmaz ve ark. 11 ise Van'da %9.55 oranında tespit etmiştir. Aynı parazit Malatya'da 14 %1, Sivas 19 ve Manisa'da 24 %1.1 oranında tespit edilmiştir. Araştırıcılardan sadece Yılmaz ve ark. 12 H.dimunata'yı (%0.08) tespit etmiştir. Araştırmada H.nana %0.25 oranında tespit edilmiş, H.dimunata'ya ise rastlanılmamıştır.
G.intestinalis 0-12 yaş grubunda %1.75-%24.1 olarak bildirilmiştir 9-12,14-16,19,23. Yılmaz ve ark. 12 Van'da % 1.75 oranında bildirdiği bu protozoon aynı ilde Demirli ve Arabacı 10 tarafından ise %10.7 olarak tespit edilmiştir. Aradaki farkın değişik çalışma gruplarından kaynaklandığı düşünülmektedir. Aynı parazit Adana'da 22,23 %19-24 olarak saptanmış olup yürütülen çalışmada ise %1.39 oranında bulunmuştur. Elde edilen sonuç bildirilen en düşük oran olarak saptanmıştır.
E.coli'yi Van'da Ceylan ve ark 9 %0.7, Yılmaz ve ark. 11 ise %33.78 oranında tespit etmişlerdir. Aynı parazit Malatya'da 14 %9.3, Elazığ'da 6 %25.9, Sivas'ta 19 %6.8, Eskişehir'de 20 %6.6, İzmir'de %0.1 1 oranında, Adana'da 23 %3.1, Manisa'da 24 %2.8 tespit edilmiştir. Araştırmada Kütahya'da %1.01 oranında saptanmıştır.
E.histolytica doğu illerinde 6,10,11,14,19 %0.61-2.3 oranında saptanırken, batı illerinde 1,20 %2.51-6.72 olarak tespit edilmiştir. Genel olarak parazitlerin yayılımı eğitim, gelir düzey seviyesi, altyapı, kişisel ve çevresel hijyen ve sanitasyon bilinciyle paralel olarak açıklanırken batı illerine doğru gidildikçe prevalansın yükselmesi bu duruma tezat teşkil etmektedir. Doğu illerine göre iklimi mutedil olan Manisa ve İzmir'de E.histolytica enfeksiyonlarının yüksek oranda görülmesi bölgenin iklimsel özellikleri ve araştırılan grupların farklı olmasıyla açıklanabilmektedir. İç Ege'nin iklimsel özelliklerinin görüldüğü Kütahya'da bu parazitin yayılımı E.histolytica/dispar kompleksi olarak değerlendirilerek %0.37 oranında saptanmıştır. Araştırıcıların bildirdiği sonuçlara benzer olduğu düşünülmektedir.
T.trichura Van'da 9,11 %2.7-%4.43, Malatya'da 14 %15, Sivas'ta 19 %0.2, İzmir'de 1 %0.04 olarak belirlenmiş araştırma da %0.63 oranında tespit edilmiştir. I.bütschlii Van'da 11 %11.94, Elazığ'da 6 %3.7, Sivas'ta 19 %0.8, Manisa'da 24, %0.2 oranında, Kütahya'da ise %0.25 oranında tespit edilmiştir. Yürütülen araştırmada, Isospora belli, E.nana %0.25, B.hominis ise %0.76 oranında saptanmıştır.
A.lumbricoides enfeksiyonu Malatya'da 13,14 % 0.16-18.3, Sivas'ta 3,19 %0.7-20.09, Eskişehir'de 20 %5.7, İzmir'de 1 %1.1, Adana'da 22 %6.4 oranında bildirilmiştir. Yılmaz ve ark. 11 çocukların %77.47'sinin en az bir parazit türü ile enfekte olduğunu bildirildiği Van'ın Erciş İlçesinde bu enfeksiyonu %48.12 olarak tespit etmiştir. Aynı parazitin Hakkari'deki yayılımı ise %15.92 oranında belirlenmiştir 8. Genel olarak bu enfeksiyonun batı illerine doğru çocuklarda azaldığı görülmekle beraber Ayaz ve Aydın 8'ın Hakkari'de, doğu illerine göre nisbeten düşük sayılabilecek %15.92 oranında tespit etmeleri, çalışma grubunun sosyo-ekonomik ve kültürel düzeyi nispeten yüksek olarak değerlendirilen Y.Y.Ü Hakkari MYO çalışanlarının çocukları olması ile açıklamaktadır. İzmir'de İnceboz ve ark. 1'nın bildirdiği oran %1.1 ise genel olarak bu parazit enfeksiyonunun batı illerinde daha az görüldüğünü göstermekle beraber ilimizde miks enfeksiyonlarla beraber %1.89 oranında tespit edilmiştir.
Elde edilen sonuçlar genel olarak araştırıcıların bildirdikleri oranlardan düşüktür. Sadece A.lumbricoides enfeksiyonu kısmen yüksek gözlenmiştir. Parazitozun düşük oranda tespit edilmesinin nedenleri; materyalinin temin edildiği hasta grubunun %96'sının Kamu Kurum ve Kuruluşlarında çalışan personelin çocukları olması ve buna bağlı olarak kısmen de olsa sosyal ve ekonomik yönden daha iyi şartlara sahip olmalarıyla, parazitlerin epidemiyolojisini olumsuz etkileyebilen sert karasal iklim özelliklerin Kütahya'da görülmesiyle, yöre insanının hijyen ve temizlik bilincinin yüksek ve ilin altyapı imkanlarının iyi olmasıyla açıklanabilmektedir. Araştırma-nın Kütahya'da yapılan ilk epidemiyolojik çalışma olması nedeniyle önem arz ettiği düşünülmektedir.