[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Veteriner Dergisi
2008, Cilt 22, Sayı 3, Sayfa(lar) 131-136
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Mezbahada Kesilen Sığırlarda Böbrek Lezyonlarının İnsidens ve Patolojisi
Hayati YÜKSEL1, İhsan YAMAN2
1Afyon Kocatepe Üniversitesi Veteriner Fakültesi, Patoloji Anabilim Dalı, Afyon-TÜRKİYE
2Fırat Üniversitesi Sivrice Meslek Yüksekokulu, Kanatlı Hayvan Yetiştiriciliği, Elazığ-TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Sığır, böbrek lezyonları, patoloji
Özet
Bu çalışmada, Elazığ mezbahalarında kesilen sığırlarda böbrek lezyonlarının insidensi ve patolojik bulgularının ortaya konulması amaçlandı. Bu amaçla, 1531 adet sığırın böbrekleri incelendi ve 64'ünde (% 4.18) böbrek lezyonları saptandı. Böbreklerinde lezyon tespit edilen sığırların 3'ünde (% 0.19) hemorajik infarktus, 1'inde (% 0.06) akut iskemik tubuler nefrozis, 2'sinde (% 0.13) mezangiyoproliferatif glomerulonefritis, 3'ünde (% 0.19) granulomatöz nefritis, 2'sinde (% 0.13) fokal irinli interstisyel nefritis, 4'ünde (% 0.26) diffuz irinsiz interstisyel nefritis, 31'inde (% 2.02) fokal irinsiz interstisyel nefritis, 10'unda (% 0.65) piyelonefritis, 6'sında (% 0.39) hidronefroz ve 10'unda (% 0.65) böbrek taşı tespit edildi.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Böbrek patolojisi; gelişim bozuklukları, dolaşım bozuklukları, dejeneratif ve nekrotik değişiklikler, yangısal reaksiyonlar, pelvis bozuklukları, paraziter lezyonlar ve tümörler olmak üzere 7 grupta incelenmektedir. Böbrek lezyonları lokalizasyonlarına göre de glomerulus, tubulus, interstisyum ve pelvis bozuklukları şeklinde sınıflandırılmaktadır1-3.

    Sığırlarda böbrek hastalıklarının yaygınlığı ve oranlarını belirlemek üzere yapılan araştırmalarda, yangısal değişikliklerin en sık gözlenen bulgu olduğu, bunlar içerisinde de interstisyel nefritislerin ilk sırada yer aldığı bildirilmektedir4,5.

    Ülkemizde sığır ve koyunlarda böbrek hastalıkları üzerine birkaç araştırma yapılmıştır2,3,6-8. Bu çalışma ile Elazığ mezbahalarında kesilen sığırlardaki böbrek hastalıklarının insidensi ve lezyonların patolojik-anatomik yapısının incelenmesi amaçlanmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Çalışma materyalini mezbahada kesilen sığırların böbrek dokuları oluşturdu. Yaşları 1-3 arasında değişen besi danası ve 3 yaşından büyük ineklerin oluşturduğu farklı ırklardaki 1531 sığır böbreği incelendi. Makroskobik incelemeler sonucu lezyon saptanan 64 sığıra ait 80 böbrekten alınan doku örnekleri % 10'luk formalin solüsyonunda tespit edildi. Hazırlanan parafin bloklardan 5µ kalınlığında kesitler alındı ve Hematoxylin-Eosin ile boyandı. Gerekli görülen dokular ayrıca, van Gieson, Periodic Acid Schiff (PAS), Ziehl Neelsen, Brown Breen ve Levaditi-Manovelian boyama yöntemleri uygulanarak ışık mikroskobunda incelendi.
  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Çalışmada 1531 sığırın (338 inek, 1193 besi danası) böbreği muayene edildi ve bunlardan lezyon saptanan 64 (% 4.18) sığıra ait 80 böbrek makroskobik ve mikroskobik yönden incelendi. Lezyon saptanan 64 sığırın 19'u (% 5.62) inek, 45'i (% 3.77) ise besi danası idi. Bu lezyonların dağılımı ve insidensi Tablo 1'de sunuldu.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Böbreklerde saptanan lezyonların dağılımı ve insidensi.

    Hemorajik infarktus görülen böbreklerin subkapsulasında, 0.5 cm'den 1.5 cm'ye kadar değişen çaplarda, düzensiz sınırlı ve çökük kanama alanları dikkati çekti. Böbreklerin kesit yüzlerinde medulla sınırına kadar inen kırmızımtırak renkte kanamalar vardı. Mikroskobik olarak, korteks ve medullayı içine alan yaygın koagulasyon nekrozu ve kanama, interstisyel alanlarda ödem, nötrofil lökosit ve mononükleer hücre infiltrasyonları görüldü (Şekil 1A). Kanamanın yoğun olduğu alanlarda ayrıca hemosiderozis de saptandı.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 1. A: Hemorajik infarktus, tubulus ve glomeruluslarda kanama ve koagulasyon nekrozu (oklar). B. Mezangiyoproliferatif glomerulonefritis, mezangiyal hücrelerde proliferasyon, visseral ve pariyetal tabakada yapışmalar (ok), H.E. X 400.

    Akut iskemik tubuler nekrozda makroskobik olarak subkapsular kanama, kesit yüzünde ödem ve kıvamında yumuşama gözlendi. Mikroskobik olarak özellikle kortekste proksimal tubulusların nekroza uğradığı, bazal membranlarının parçalandığı (tubuloreksis) ve yer yer tubulus epitellerinin tamamen döküldüğü, bir kısım tubulus lumeninde ise homojen pembe renkte bir kitlenin varlığı belirlendi.

    Mezangiyoproliferatif glomerulonefritis saptanan böbreklerin hafif şişkin ve solgun renkte olduğu, kesit yüzlerinde ise medulla ve kortekste hafif derecede kanama alanları belirlendi. Mikroskobik olarak glomerulusların damar kutbuna yakın bölgelerinde mezangiyal hücrelerde artış tespit edildi. Bazı glomeruluslarda bu hücrelerin kapsular boşluğu doldurduğu, hatta pariyetal tabaka ile visseral tabakada yapışmaların şekillendiği ve bazı glomeruluslarda ise bazal membranın orta derecede kalınlaştığı dikkati çekti (Şekil 1B). Kortekste, interstisyel alanlarda bağdoku artışı ve mononükleer hücre infiltrasyonları, tubulus epitellerinde dejenerasyon ve lumenlerinde hiyalin silindirleri saptandı.

    Diffuz irinsiz interstisyel nefritisli böbreklerin hafif büyüdüğü, subkapsulada boz-beyaz renkte odakların şekillendiği ve hatta bu odakların bazı lobları tamamen içine alacak boyutta olduğu gözlendi (Şekil 2A). Kesit yüzlerinde medulla ve kortekste hafif kanamalar dikkati çekti. Mikroskobik olarak kortekste interstisyel alanlarda yaygın lenfosit infiltrasyonları ve bağdoku artışı saptandı. Glomeruluslarda dejenerasyon, mezangiyal hücrelerde sayıca azalma, bowman kapsülünde kalınlaşma ve kavum glomerulide genişleme dikkati çekti. Ayrıca tubuluslarda dejenerasyon ve kistik dilatasyon belirlendi. Medullada kanama, hiperemi ve mononükleer hücre infiltrasyonları gözlendi (Şekil 2B).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 2. A: Diffuz irinsiz interstisyel nefritis. Subkapsular boz-beyaz renkte odaklar (ok). B. İnterstisyumda yaygın mononükleer hücre infiltrasyonları, tubuluslarda atrofi ve genişleme, kavum glomerulide genişleme (ok), H.E. X 400.

    Fokal irinsiz interstisyel nefritisli böbreklerin lobuluslarında subkapsular olarak pirinç tanesi büyüklüğünde boz-beyaz renkte odaklar görüldü (Şekil 3A). Benzer odaklar parankimde kortekste de mevcuttu. Mikroskobik olarak akut olgularda korteks ve medullada kanama, damarlarda hiperemi ve tubuler nekroz ile nötrofil lökosit infiltrasyonları izlendi. Kronik olgularda intertubuler, periglomerular ve perivasküler lenfosit infiltrasyonları ve bağdoku artışı görüldü. Tubuluslarda atrofi ve bazılarında kistik dilatasyonlar ile tubulus epitellerinde dejenerasyonlar gözlendi. Ayrıca fokal irinsiz interstisyel nefritis gözlenen 4 inek böbreğinde mikroskobik olarak, değişen sayıda Langhans tipi dev hücreleri ve mononükleer hücreleri içeren odaklar vardı (Şekil 3B). Bu dokuların Levaditi-Manovelian boyamalarında leptospirozis etkenlerine rastlanmadı.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 3. A: Fokal irinsiz interstisyel nefritis. Böbrek yüzeyinde boz renkte pirinç tanesi büyüklüğünde odaklar (ok). B. Langhans tipi dev hücreler (ok) ve fokal mononükleer hücre infiltrasyonları, H.E. X 400.

    Fokal irinli interstisyel nefritisli böbreklerin normale göre büyüdüğü ve subkapsulalarında boz-beyaz renkte kabartıların şekillenmiş olduğu dikkati çekti. Kesit yüzlerinde medulla ve kortekste fokal irin odakları ile kalikslerde boz-bulanık irin kitlesinin bulunduğu görüldü. Mikroskobik olarak korteks, medulla ve kalikslerde fokal nötrofil lökosit infiltrasyonları, kortekste proksimal tubulus epitellerinde dejenerasyon ve nekroz, interstisyumda ödem ve kanama alanları, damarlarda trombozlar ile glomeruluslarda yassılaşmalar gözlendi (Şekil 4A,B).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 4. A: Fokal irinli interstisyel nefritis. Tubuluslarda nötrofil lökosit infiltrasyonları, damarlarda trombozlar (ok). B. Medullada fokal nötrofil lökosit infiltrasyonları (oklar), H.E. X 400.

    Granülomatöz nefritis tespit edilen böbreklerde makroskobik olarak yaygın, hatta lobulusların tümünü içine alan subkapsular kanamalar ile böbrek yüzeyinde hafif dışarı doğru taşkın, toplu iğne başı büyüklüğünde boz-beyaz odaklar tespit edildi. Bu odakların böbreklerin bazı lobuluslarında yer yer korteks ve medullaya kadar uzandığı görüldü. Bir besi danasına ait böbrekte hafif büzüşmeye ve kalikste az miktarda irine rastlandı. Bir ineğe ait böbrekte ise subkapsular olarak nohut büyüklüğünde boz-sarımsı renkte nodüller görüldü. Mikroskobik olarak korteks ve medullada değişen büyüklüklerde, merkezinde nekrotik ve sağlam hücreler, kalsifikasyon ile çevrelerinde langhans tipi dev hücreler bulunan granülomlar dikkati çekti (Şekil 5A). Tubulus ve glomeruluslarda dejeneratif ve nekrotik değişiklikler ile tubulus lumenlerinde az sayıda nötrofil lökosit infiltrasyonları ve kistik dilatasyonlar, bazı glomeruluslarda ise bazal membranlarda kalınlaşmalar gözlendi.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 5. A: Granülomatöz nefritis. Merkezde nekrotik ve sağlam hücreler ile kalsifikasyon ve langhans tipi dev hücreleri (oklar), H.E. X 400. B. Nefrolitiazis. Kalikslerde fındık büyüklüğünde taşlar (oklar).

    On böbreğin kaliksinde, sayıları 1 ila 5 arasında değişen, mercimekten fındık büyüklüğüne varan, sarımsı-beyaz renkte, kenarları pürüzlü taşlar görüldü (Şekil 5B). Taş belirlenen böbreklerin 6 tanesinde piyelonefritis, 1 tanesinde hemorajik infarktus, 1 tanesinde fokal irinsiz interstisyel nefritis ve diğer 2'sinde de hidronefroz saptandı.

    İncelenen 2 böbrekte akut, 13‘ünde ise kronik piyelonefritis saptandı. Bu böbreklerin normale göre aşırı büyüdüğü, hatta bazılarının çocuk başı büyüklüğüne ulaştığı görüldü. Kapsulalarının zor soyulduğu, palpasyonda kıvamlarının yumuşak ve fluktuan olduğu belirlendi. Kesit yapıldığında kalikslerin boz-sarımsı renkte krema kıvamında, pis kokulu irin kitlesi ile dolu olduğu, bu sıvıların basıncına bağlı olarak lobuluslarda medulla ve korteksin oldukça inceldiği ve böbrek loblarının irin dolu bir kese halini aldığı saptandı (Şekil 6A). Mikroskobik olarak akut olgularda korteks ve medullada interstisyumda ödem, kanama, mikroapseler ile damar ve tubulus lumenlerinde nötrofil lökosit infiltrasyonları, papilla ve kaliks renalislerde epitellerde dökülme ile nekroz gözlendi (Şekil 6B). Kronik olgularda interstisyel alanlarda mononükleer hücre infiltrasyonları, bağ doku artışı, periglomerular fibrozis ile glomeruluslarda mezangiyal hücrelerde azalma görüldü. Medullada tubuluslarda kistik dilatasyonlar ve lumenlerinde belirgin hiyalin silindirleri (tiroidizasyon), damar duvarlarında kalınlaşmalar dikkati çekti.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Şekil 6. A: Piyelonefritis. Tüm lobcuklarda kalikslerde irin birikimine bağlı genişleme. B. Kaliks renaliste epitellerde dökülme, nekroz ve nötrofil lökosit infiltrasyonları, H.E. X 400.

    Hidronefrozis genelde tek taraflıydı ve böbreklerin birden fazla lopçuğunda yerleşmişti. Bu olgularda, böbrekler solgun renkte, şişkin, büyümüş ve kapsulaları gergin bir hal almıştı. Böbreklerin tümünde üretra ve kaliksler genişlemiş ve ikisinin lumeninde ise mercimekten nohut büyüklüğüne varan taşlar mevcuttu. Ayrıca atrofiye uğramış korteks ve medullada, yer yer kanamalara da rastlandı. Mikroskobik olarak, bu böbreklerin glomeruluslarında atrofi, proksimal tubulus ve akıtıcı kanallarında dilatasyonlar ve ayrıca lumenlerinde pembe homojen bir kitle gözlendi. Bununla birlikte interstisyumda hafif derecede mononükleer hücre infiltrasyonları dikkati çekti.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Mezbahada kesilen sığırların böbrek bozukluklarının insidens ve patolojisi üzerine birçok araştırma yapılmış2,4,9,10 ve insidensin sırasıyla % 6.5, % 4.2, % 3.8 ve % 8 olduğu saptanmıştır. Çalışmaların bir kısmında, belirlenen insidensin düşük ya da yüksek olması; incelenen sığırların yaşı, ırkı ve yaşadığı coğrafi koşullar gibi faktörlerin farklılığı ile muayenelerin değişik mevsimlerde yapılmasının etkili olabileceği kaydedilmiştir4,10. Bu çalışmada 1531 sığırın böbreklerinin muayenesi yapılmış ve toplam 64 sığıra (% 4.18) ait 80 böbrek dokusunda lezyon tespit edilmiş ve bu örneklere cinsiyet açısından bakıldığında ineklerdeki insidensin % 5.62, besi danalarındaki insidensin % 3.77 olduğu saptanmıştır.

    Böbrek parankiminde iskemi ve nefrotoksinler ile meydana gelen, vasküler ve yangısel olmayan böbrek hastalıkları nefroz ya da akut tubuler nekroz olarak adlandırılmıştır11. Bu çalışmada 1 ineğe (% 0.06) ait 2 böbrekte akut iskemik tubuler nekroz, 3 besi danasına (% 0.19) ait 5 böbrek dokusunda ise hemorajik infarktus saptanmıştır.

    Bazı çalışmalarda mezangiyoproliferatif glomerulonefritislere % 3.310 ve % 0.382 oranlarında rastlanıldığı kaydedilmiştir. Yine bu çalışmalarda makroskobik olarak böbreklerin şişkin, büyümüş ve solgun renkte olduğu, mikroskobik olarak ise, en önemli bulgunun mezangiyal hücrelerin proliferasyonu olduğu vurgulanmıştır. Bu çalışmada ise 2 besi danasına ait 2 böbrek dokusunda % 0.13 oranında mezangiyoproliferatif glomerulonefritis belirlenmiş ve gözlenen makroskobik ve mikroskobik bulguların kaynaklarla uyumlu olduğu izlenmiştir. Ancak çalışmada kaydedilen % 0.13'lük oranın diğer çalışmalardan düşük gözlenmesi, incelenen hayvan sayısının az olması ile ilgili olabileceğini akla getirmiştir.

    Sığırlarda böbrek hastalıklarının yaygınlığı ve oranlarını belirlemek üzere yapılan araştırmalarda, yangısal değişikliklerin en yaygın gözlenen bulgu olduğu, bunlar içerisinde de ilk sırada interstisyel nefritislerin yer aldığı bildirilmiştir2,4,5. Ergin sığırlar üzerinde yapılan bir kısım serolojik ve kültürel çalışmalarda, L. pomana ve L. hardjo gibi leptospirozis etkenlerinin, böbreklerde fokal ya da diffuz interstisyel nefritis oluşumuna katkıda bulunduğu vurgulanmıştır5,12. Yapılan bu çalışmada, 31 sığıra ait (% 2.02) 36 böbrek dokusunda fokal irinsiz interstisyel nefritis, 4 sığıra (% 0.26) ait 5 böbrek dokusunda diffuz irinsiz interstisyel nefritis, 2 sığıra (% 0.13) ait 3 böbrek dokusunda fokal irinli interstisyel nefritis saptanmış, yangısal değişiklikler içerisinde yer alan fokal irinsiz interstisyel nefritislerin en sık gözlenen lezyon olduğu tespit edilmiştir. Bazı çalışmalarda2,6,7,9 böbreklerde leptospirozis etkenleri ile birlikte sinsityal ve Langhans tipi dev hücre oluşumlarına rastlandığı, bir çalışmada8 ise leptospirozis şüpheli ergin sığırların böbrek doku kesitlerine yapılan Levaditi boyamalarında etkenlerin saptanamadığı kaydedilmiştir. Bu çalışmada fokal irinsiz interstisyel nefritis saptanan 4 ineğin böbreğinde mikroskobik olarak fokal mononükleer hücre infiltrasyonları ve Langhans tipi dev hücre oluşumları tespit edilmiş, ancak Levaditi-Manovelian boyamada leptospirozis etkenlerine rastlanmamıştır.

    Bu çalışmada 3 sığıra (% 0.19) ait 4 böbrek dokusunda granülomatöz nefritis tablosu saptanmıştır. Bu dokulara ait kesitlerin Ziehl Neelsen, Brown Breen ve PAS boyamaları sonucunda herhangi bir etken boyanmasına rastlanılmamıştır. Bu durum nefritis olgularının kronik olması, etkenlerin makrofajlar tarafından fagosite edilmeleri veya dokudan uzaklaştırılmış olmaları ile ilgili olabileceğini akla getirmiştir.

    Sığırlarda, Markusfeld ve arkadaşları13 2089 sığırın % 1.6'sında, Yener2 3643 sığırın % 0.43'ünde, Rosenbaum ve arkadaşları14 2426 sığırın % 0.87'sinde piyelonefritis tespit etmişlerdir. Bu çalışmada ise 10 sığıra ait 15 böbrek dokusunda % 0.65 oranında piyelonefritis saptanmış ve bu değerler bazı çalışmaların13,14 sonuçlarından düşük, bazılarından2 ise yüksek bulunmuştur. Bununla birlikte çalışmada gözlenen makroskobik ve mikroskobik bulguların literatür bilgilerle tamamen uyumlu olduğu görülmüştür.

    İdrar durgunluğu; hidronefroz ve polikistik böbrek oluşumuna neden olur ve bu da hayvanları üriner kanal enfeksiyonlarına karşı daha duyarlı hale getirir. Hidronefroz uretranın kronik tıkanıklığı sonucu şekillenen bir durumdur. Pelvis parankiminin ve uretranın genişlemesi ise kronik üriner kanal tıkanıklığı veya hidronefrozis sonucu gelişir10,15. Bu çalışmada 6 böbrekte tespit edilen hidronefroz olgusunun sadece 2'sinin kalikslerinde taşlara rastlanmıştır. Kalikslerde saptanan bu taşların ise idrar akışını engelleyerek hidronefrozise neden olduğu kanaatine varılmıştır.

    Böbreklerde oluşan taşların irritasyonuna bağlı olarak glomerulitis, glomerulonefritis, piyelonefritis ve interstisyel nefritis oluşmaktadır16. Çalışmada taş görülen 10 (% 0.65) sığırın 6'sının böbrek dokusunda piyelonefritis, 1 tanesinde hemorajik infarktus, 1 tanesinde fokal irinsiz interstisyel nefritis, diğer 2'sinde ise hidronefroz saptanmıştır. İdrar taşlarının oluşumu genellikle yaşlı ve kastre edilmiş hayvanlarda gözlendiği ve özellikle de tek yönlü yemlerle beslenen erkek hayvanlarda oluştuğu, dişi hayvanlarda ise anatomik olarak idrar yollarının daha geniş ve daha kısa olmasından dolayı taş oluşumuna daha az rastlanıldığı kaydedilmiştir16-18. Yapılan bu çalışmada 9 besi danası ile 1 inekte böbrek taşlarına rastlanılmış ve kaynaklarda bildirilen kriterler doğrultusunda, besi danalarında taş oluşumunun daha sık şekillendiği görülmüştür.

    Sonuç olarak, Elazığ mezbahalarında kesilen sığırlardan 1531 adedinin böbrekleri muayene edilmiş, makroskobik ve mikroskobik incelemeler neticesinde % 4.18 oranında böbrek lezyonlarına rastlanılmıştır. Tespit edilen lezyonların patolojik-anatomik yapısı ayrıntılı bir şekilde incelenmiş ve bu lezyonlardan interstisyel nefritislerin ilk sırada yer aldığı görülmüştür.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Milli ÜH. Veteriner Patoloji. Hazıroğlu R ve Milli ÜH (Editör). Üriner Sistem. 2. Baskı, Ankara: 2001: 137-216.

    2) Yener Z, Erer H. Konya E.B.K. Kombinası ve Konet Mezbahasında Kesilen Sığırlarda Böbrek Lezyonları Üzerinde Patolojik İncelemeler. Vet. Bil. Derg. 2000; 16: 63-74.

    3) Hatipoğlu F, Erer H. Koyunlarda Böbrek Lezyonları Üzerinde Patolojik İncelemeler. Vet. Bil. Derg. 2001; 17: 39-50.

    4) Monaghan M and Hannan J. Abattoir Survey of Bovine Kidney Disease. Vet. Rec.1983; 113: 55-57.

    5) Monaghan M, Sheahan B and Hannan J. An Immunopathological Study of Focal Interstitial Nephritis in Cows. Irish Vet. J. 1985; 39: 65-70.

    6) Saglam YS, Temur A, Aslan A. Detection of Leptospiral Antigens in Kidney and Liver of Cattle. Dtsch. Tierarztl. Wschr. 2003;110: 75–77.

    7) Türkütanıt SS, Sağlam YS, Arslan MÖ, Bozoğlu H, Dinler U. Sarılık Görülen Koyun ve Sığırlarda Kan Protozoonları ve Leptospirozis Üzerine Etiyopatolojik İncelemeler. Etlik Vet. Mikrobiol. Derg. 2002; 13: 45-55.

    8) Yener Z, Keleş İ. Sığırlarda Leptospirozis Üzerinde Klinik ve Patolojik İncelemeler. Vet. Bil. Derg. 2001; 17: 21-26.

    9) Amatredjo A, Campbell RSF, Trueman KF. A Study of Nephritis of Beef Cattle in North Queensland. Aust. Vet. J. 1976; 52: 398-402.

    10) Marcato PS and Bettini G. La Nefropatologia Dele Vacche All' esame Ispettivo. Praxis Vet. 1990; 3: 26-29.

    11) Thomson RG. Thomson's Special Veterinary Pathology. McGavin MD, William WC and Zachary JF, edited by.3rded.. Mosby Inc., USA: 2001: 235-277.

    12) Skilbeck NW, Forsyth WM and Dohnt M. Bovine Leptospirosis: Microbiological and Histological Findings in Cattle at Slaughter. Aust. Vet. J. 1988; 65: 73-75.

    13) Markusfeld O, Nahari N, Kessner D, and Adler H. Observations on Bovine Pyelonephritis. Br. Vet. J. 1989; 145: 573-578.

    14) Rosenbaum A, Guard CL, Njaa BL, et al. Slaughterhouse Survey of Pyelonephritis in Dairy Cows. Vet. Rec. 2005; 21: 652-655.

    15) Tyler JW, Smith BP and Irvine J. Hydronephrosis and Pyelonephritis Associated with an Anomalous vas Deferens in a Bull. JAVMA. 1991; 198: 871-872.

    16) Christopher KJ. Some Aspects of Urolithiasis in Cattle. Vet. Arhiv. 1984; 54: 239-250.

    17) Mert N, Çetin M, Sönmez G ve ark. Besi Sığırlarında Beslenme ve Urolithiasis Olguları Arasındaki İlişkiler. U. Ü. Vet. Fak. Derg. 1992;11: 91-99.

    18) Kumar A, Nigam JM, Kharole MU, Singh K and Singh S. Pathology of Obstructive Urolithiasis in Bullocks. Ind. Vet. J. 1992; 69: 252-254.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]