KE, gelişmekte olan ülkeler başta olmak üzere tüm dünyada yaygın olarak görülen bir zoonoz olması itibariyle önemli bir halk sağlığı sorunudur
2. Türkiye'nin de içinde bulunduğu özellikle hayvancılığın yaygın olduğu yerlerde daha sık görülür
11. İnsanlarda ciddi sağlık problemlerine yol açması ve önemli ekonomik kayıplara neden olması hastalığın önemini daha da arttırmaktadır
9. KE sıklığı ülkeden ülkeye ve aynı ülke içinde de bölgeden bölgeye farklılık gösterir
12-16. Dünyada en sık Güney Amerika, Kuzey Afrika, Rusya ve Çin'de görülürken; Orta Doğu, Moğolistan, Doğu Avrupa ve İngiltere'de ise enfeksiyona sporadik olarak rastlanmaktadır
17. Ayrıca yapılan araştırmaların sonucuna göre KE'nin İzlanda ve Grönland Adaları'nda tamamıyla; Yeni Zelanda, Tazmanya ve Kıbrıs Adaları'nda ise geçici olarak eradike edildiği bildirilmektedir
12,18-20.
Zanini ve ark.21 tarafından 2009 yılında Arjantin'de yapılan bir araştırmada KE seroprevalansı %0.9 olarak bulunmuş, bu oranın çocuklarda %0, erişkinlerde ise % 1.7 olduğu saptanmıştır.
2002-2006 yılları arasındaki KE şüpheli toplam 1323 hastanın serum örneğinde IHA yöntemiyle anti E. granulosus IgG antikorlarının araştırıldığı bir çalışmada22 ise KE seroprevalansı %0.09 olarak belirlenmiştir. IHA testi (+) olan hastaların %50'si orta-düşük dilüsyonda (1/32-1/128 arası), % 3'ü 1/256 dilüsyonda ve %0,7'si ise 1/512 dilüsyonda pozitif olduğu bildirilmiştir. Bizim çalışmamızda 21 hastanın KE bakımından 1/160 ve 1/320 dilüsyonda seropozitif olduğu, bu olguların 10-59 yaş arası olduğu görüldü. Seropozitif olan bireylerin 5'i (%23.8) 1/160 dilüsyonda ve 16'sı da (%76.2) 1/320 dilüsyonda pozitif olarak saptandı.
Farklı ülkelerde ve ülkemizde yapılan çalışmalarda anti E. granulosus IgG seroprevalansının kadınlarda daha yüksek bulunduğu bildirilmektedir1,2,5,22-32. ELISA yöntemiyle yapılan bir araştırmada ise anti E. granulosus IgG seroprevalansı %15.4 olarak bulunmuş, erkeklerin %60'ının, kadınların ise %40'ının seropozitif olduğu görülmüştür23. Akarsu ve Güngör32 de çalışmalarında erkeklerde KE seroprevalansını kadınlara oranla yüksek bulduklarını bildirmiştir. Çalışmamızda da erkeklerde KE seroprevalansı kadınlara oranla yüksek bulunmuş ise de anlamlı bir fark saptanmamıştır.
KE seroepidemiyolojisinin yaş gruplarına göre dağılımına bakıldığında ise Eşgin ve arkadaşları25 tarafından yürütülen bir çalışmada en yüksek seropozitiflik %39.1'lik oranla 31-40 yaş arası bireylerde saptanmıştır. 2005-2007 yılları arasında hastanemizdeki KE olgularının incelendiği bir çalışmada30 ise KE nedeniyle opere edilen hastaların %21,4'lük oranla en fazla 60 yaş ve üzerindeki bireyler olduğu bildirilmiştir. Bizim çalışmamızda ise en yüksek seropozitiflik 20-29 yaş arası bireylerde saptanmıştır.
Sonuç olarak, 2011 yılında Fırat Üniversitesi Hastanesi Merkez Laboratuvarı'na gönderilen serum örneklerinde KE seroprevalansının %12,9 olduğu, pozitif örneklerde cinsiyete ve yaş gruplarına göre anlamlı bir fark olmadığı ve en yüksek seropozitiflik oranlarının erkeklerde ve 20-29 yaş grubunda olduğu belirlenmiştir.