[ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]
Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Tıp Dergisi
2023, Cilt 37, Sayı 3, Sayfa(lar) 188-192
[ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
Sağlık Bilimleri Fakültesindeki Öğrencilerin Ortorektik Davranışlarının İncelenmesi
Edanur BALALAN1, Edibe PİRİNÇCİ2, Kevser TUNCER2
1Elazığ Fethi Sekin Şehir Hastanesi, Diyetisyenlik Birimi, Elazığ, TÜRKİYE
2Fırat Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Halk Sağlığı Ana Bilim Dalı Elazığ, TÜRKİYE
Anahtar Kelimeler: Ortorektik davranışlar, üniversite öğrencileri, yeme bozukluğu
Özet
Amaç: Bu araştırma, sağlıkla ilgili bölümlerde eğitim gören öğrencilerin sağlıklı beslenme takıntılarının yüzdesini ve etkileyen faktörlerin saptanması amacıyla yapılmıştır.

Gereç ve yöntem: Bir üniversitenin sağlık bilimleri fakültesinin 1. ve 3. sınıf öğrencileri ile yapılan bu araştırma kesitsel tiptedir. Veriler kişisel bilgi formu ve ORTO-15 ölçeğinden oluşan anket ile elde edilmiştir. Verilerin analizinde SPSS 22.0 kullanılmıştır.

Bulgular: Araştırma kapsamına alınan 556 öğrencinin yaş ortancası 20 (20-21) olup %15.8’inin erkek olduğu belirlenmiştir. Katılımcıların %49.8’i birinci sınıf öğrencisi, %50,2’si ise üçüncü sınıf öğrencisidir. Katılımcıların boylarının medyanı 165.00 (160.00-170.00) cm, vücut ağırlıklarının medyanı ise 59.00 (52.00-66.00) kg’dır. Öğrencilerin %11.3’ünde ortoreksiya eğilimi tespit edilmiştir. Cinsiyet olarak erkeklerde, yakın çevresinde şişman bireylerin olduğunu belirtenlerde, son bir yıl içinde zayıflama girişiminde bulunanlarda, kronik hastalığı olduğunu belirtenlerde ve düzenli ilaç kullandığını belirtenlerde ORTO-15 ölçek puanları düşük olup daha fazla ortorektik eğilim göstermektedirler (p<0.05). ORTO-15 puanları; sınıf düzeyi, yaş grubu ve ailesinde şişman birey olma durumuna göre değişmemektedir (p>0.05).

Sonuç: Sonuç olarak katılımcıların bir kısmında ortoreksiya eğilimi yüksek olarak tespit edilmiştir. Erkekler kadınlara göre daha fazla ortorektik eğilim göstermektedir. Geleceğin sağlık çalışanları adayları olan öğrencilerde ve riskli gruplarda ortorektik tutumları azaltmak amacıyla farkındalık ve bilinç düzeyini arttırmaya yönelik multidisipliner çalışmalar yürütülmelidir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Giriş
    Ortoreksiya Nevroza (ON) terimi, kısıtlayıcı bir diyeti, gıda hazırlama ve yeme alışkanlıklarını bir odak haline getirmeyi ve sağlıklı beslenme takıntısı olan bireyleri tanımlar1. Günlük diyetin yapılandırması çokça zaman alan dört aşamaya ayrılabilir2. Ortoreksik bireyler, diyetindeki gıda miktarının aksine diyetlerindeki gıdaların kaynaklarını, işlenmelerini ve ambalajlama süreçlerini incelemek için önemli ölçüde zaman harcayarak endişelenirler. Gıda kaynaklarıyla ilgili endişeleri için sebzelerin pestisitlere maruz kalıp kalmadığı, süt ürünlerinin hormon takviyeli ineklerden gelip gelmediği gibi örnekler verilebilir. Ortoreksiya Nevroza (ON) terimi, kısıtlayıcı bir diyeti, gıda hazırlama ve yeme alışkanlıklarını bir odak haline getirmeyi ve sağlıklı beslenme takıntısı olan bireyleri tanımlar1. Günlük diyetin yapılandırması çokça zaman alan dört aşamaya ayrılabilir2. Ortoreksik bireyler, diyetindeki gıda miktarının aksine diyetlerindeki gıdaların kaynaklarını, işlenmelerini ve ambalajlama süreçlerini incelemek için önemli ölçüde zaman harcayarak endişelenirler. Gıda kaynaklarıyla ilgili endişeleri için sebzelerin pestisitlere maruz kalıp kalmadığı, süt ürünlerinin hormon takviyeli ineklerden gelip gelmediği gibi örnekler verilebilir. Besinlerin işlenme aşamalarındaki süreçlerle ilgili kaygıları için pişirme sırasında besin içeriğinin kaybedilip kaybedilmediği, yapay lezzet verici maddeler veya koruyucuların ilave edilip edilmediği örnek olarak verilebilir. Ambalajlama süreciyle ilgili endişelerine örnek olarak ise gıdaların plastik türevi kanserojen bileşikler içerip içermeyeceği, etiketlerinin yeterli bilgi sağlayıp sağlamadığı gibi konularda korkularını içerir3. Gıdaların sağlığıyla ilgili bu tür meşguliyetler özellikle karmaşık olan yeme alışkanlıklarını ortaya çıkarabilir. Örneğin, hangi yiyeceklerin bir oturuşta veya günün belirli saatlerinde tüketilmesi gerektiği veya bir gıda türünün maksimum sindiriminin başka bir gıda türünün yutulmasından belirli bir süre sonra gerçekleştiğine dair inançlar üzerine yoğunlaşılır. Gıda ile ilgili müdahaleci düşüncelerle; yiyecekleri araştırmak, kategorize etmek, yiyecekleri tartmak ve ölçmek bununla birlikte gelecek öğünlerdeki yemekleri planlamak için fazladan zaman harcanır4. Psikolojik olarak, ortoreksik bireyler gıda ile ilgili uygulamaları bozulduğunda veya engellendiğinde, gıda saflığından ödün verildiği zamanlarda iğrenme, suçluluk, kendinden nefret etme, yoğun hayal kırıklığı yaşayabilirler. Bunların hepsi, sağlıklı beslenme hakkındaki kronik endişeler üzerine oturmaktadır2. Ortoreksiya vakaları bilimsel çalışmalarda1,2 tanımlanmış olsa da psikiyatrik vaka anlamında resmi olarak tanımlanmamıştır. Mevcut durumda ortoreksiya nevrozanın kabul edilmiş bir tanımı bulunmamakla birlikte ve onaylanmış tanı ölçütlerine de sahip değildir1. Bugüne kadar, uygulamalar için öneriler sunulmasına rağmen, ortoreksi için tedavi etkinliği konusunda hiçbir çalışma yoktur. İdeal müdahale; doktorları, psikoterapistleri ve diyetisyenleri içeren multidisipliner bir ekibi içerir5,6. Ayakta tedavi ortamlarında yakın izlem ile ilaç, bilişsel-davranışçı terapisi ve psikoeğitimin bir kombinasyonu uygulanabilir2.

    Bu araştırma, sağlıkla ilgili bölümlerde eğitim gören öğrencilerin sağlıklı beslenme takıntılarının sıklığı ve etkileyen faktörlerin saptanması amacıyla yapılmıştır.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Materyal ve Metot
    Araştırma ve Yayın Etiği: Fırat Üniversitesi Girişimsel Olmayan Araştırmalar Etik Kurulu’ndan etik izin (Tarih: 11.04.2019, Karar No: 11) alındıktan sonra, araştırmanın Fırat Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesinde yapılabilmesi Fırat Üniversitesi için Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanlığı’ndan da gerekli izinler alınmıştır. Helsinki Deklarasyonu’na uygun davranılmıştır.

    Çalışma Yeri ve Zamanı: Bu araştırmanın evrenini; bir üniversitenin sağlık bilimleri fakültesinin birinci ve üçüncü sınıf öğrencileri (640 kişi) oluşturmuştur. Eğitimin de etkisini değerlendirmek amacıyla eğitime yeni başlayan ve eğitiminin sonuna yaklaşan öğrenciler çalışmaya dahil edilmiştir. Güç analizi Epi-İnfo Stat-Calc programında yapılmış olup; 640 kişilik evrenden, %99.99 güven seviyesi, %3 hata payı ile 555 kişiye ulaşılması gerektiği hesaplanmıştır. Çalışmada 556 kişiye ulaşılmıştır. Araştırma Eylül-Kasım 2019 tarihleri arasında yapılmıştır.

    Araştırma Türü: Kesitsel türde bir çalışmadır.

    Veri Toplama: Veriler anket yöntemiyle elde edilmiştir. Veri toplama aracı olarak kişisel bilgi formu ve ORTO-15 ölçeği kullanılmıştır. Kişisel bilgi formunda 20 sosyo-demografik soru yer almıştır.

    ORTO-15 Ölçeği: İlk olarak 2000 yılında Bratman ve Kinght7 tarafından 10 soruluk bir çeşidi hazırlanmıştır. Donini ve ark.8 tarafından ise 2005 yılında 15 soruluk şekli hazırlanmıştır8. 2006 Yılında Arusoğlu tarafından Türkçe’ye uyarlaması, geçerlilik ve güvenilirlik çalışması yapılmıştır. Ölçek dörtlü likertli olup 15 sorudan oluşmaktadır. Ortoreksiya için ayırt edici kriter olan cevaplar "1", normal yeme davranışı eğilimi gösteren cevaplar "4" puan ile değerlendirilmiştir. Ölçekten en az 15, en fazla 60 puan alınabilmektedir. Skor arttıkça yeme davranışının normale yaklaşmakta olduğu anlaşılmaktadır. 1. ve 13. Soruları için “her zaman” ise 2, “sık sık” ise 4, “bazen” 3, “hiçbir zaman” 1 puan olarak, 2-5-8 ve 9. sorulara verilen yanıtlarda “her zaman” ise 4, “sık sık” ise 3, “bazen” ise 2, “hiçbir zaman” ise 1 puan olarak, 3-4-6-7-10-11.-12-14 ve 15. sorulara verilen yanıtlarda ise “her zaman” ise 1, “sık sık” ise 2, “bazen” ise 3, “hiçbir zaman” ise 4 puan olarak değerlendirilmiştir. Arusoğlu tarafından ORTO-15 ölçeğinin kesme puanı 33 olarak belirlenmiştir. ORTO-15 ölçeğinde 33 puan ve altında olanlar ortorektik (son derece hassas yeme davranışına sahip) olarak tanımlanmaktadır. Ayrıca ölçekten elde edilen toplam puanın artması yeme davranışının normale yaklaşması olarak ifade edilmektedir9.

    İstatistiksel Analiz: Verilerin analizinde SPSS 22.0 kullanılmıştır. İstatistiksel değerlendirmelerde değişkenlerin dağılımının normalliğine Kolmogorov-Smirnov testiyle varyansların homojenliği varsayımını sağlayıp sağlamadığına ise Levene testiyle incelenmiştir. Yapılan testler neticesinde parametrik test istatistiği varsayımları sağlamadığı için parametrik olmayan test istatistikleri kullanılmıştır. Tanımlayıcı analizler; kesikli sayısal değişkenler için ortalama, standart sapma, medyan, yüzde 25 ve yüzde 75 çeyreklikler kullanılırken, kategorik değişkenler için ise sayı, yüzde ve Ki-kare şeklinde incelenmiştir. Ölçek puanları yönünden farkın önemliliği bağımsız grup sayısı iki olduğunda Mann-Whitney U testiyle incelenirken ikiden fazla bağımsız grup arasındaki farkın önemliliği ise Kruskal-Wallis testiyle değerlendirilmiştir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Bulgular
    Araştırma kapsamına alınan 556 öğrencinin yaş medyanı 20 (20-21)’dir. Öğrencilerin %49.8’i (n=277) birinci sınıfta eğitim görürken, %50.2’si (n=279) ise üçüncü sınıfta eğitim görmektedir. Katılımcıların boy medyanı 165.00 (160.00-170.00) cm, vücut ağırlığı medyanı 59.00 (52.00-66.00) kg’dır. Öğrencilerin BKI medyanı 21.38 (19.54-23.49) kg/m² iken kadınlarda BKI medyanı 21.30 (19.45-23.43) kg/m², erkeklerde BKI medyanı ise 22.12 (20.21-24.06) kg/m² olarak bulunmuştur. Katılımcıların %52.3’ü (291) hemşirelik, 24.6’sı (137) beslenme ve diyetetik, %23.1’i (128) ebelik programında eğitim görmekteydi. Araştırma grubundaki öğrencilerin bazı sosyo-demografik özelliklerine göre dağılımları Tablo 1’de belirtilmiştir.


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 1: Öğrencilerin demografik özelliklerine göre dağılımı (n=556),

    Araştırma kapsamında incelenen öğrencilerden %11.3’ü (n=63) ORTO-15 ölçeğinden 33 puan ve altında alarak ortorektik eğilimli bulunurken, öğrencilerin %88.7’sinde (n=493) ortorektik eğilim saptanmamıştır.

    Araştırma grubundaki öğrencilerden erkeklerin ölçek puanı anlamlı düşük bulunmuş, yaş grubu ve sınıfa göre fark saptanmamıştır (Tablo 2).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 2: ORTO-15 ölçeği puanının demografik özelliklere göre karşılaştırılması

    Araştırma grubundaki öğrencilerden yakın çevresinde şişman bireyler olan, son 1 yıl içinde zayıflama girişiminde bulunanlar, beslenme konusunda “her zaman” doğru bilgiye ulaşanlar, kronik hastalığı olanlar ve düzenli ilaç kullananların ORTO-15 ölçeği toplam puanları anlamlı düşük bulunmuştur (p<0.05), (Tablo 3).


    Büyütmek İçin Tıklayın
    Tablo 3: Bazı değişkenlere göre ORTO-15 ölçeği puanlarının karşılaştırılması

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Tartışma
    Yeme bozukluklarının sağlığı tehdit eden sorunlar arasında önemli yeri bulunmaktadır. Sağlıkla ilgili bölümlerde eğitim gören öğrencilerin sağlıklı beslenme takıntılarının frekansı ve etkileyen faktörlerin saptanması amacıyla yapılan bu çalışmada, araştırma kapsamına alınan öğrencilerin çoğunluğunun kadın olduğu görülmektedir. Sakarya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesindeki, Çukurova Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesindeki ve Ağrı İbrahim Çeçen Üniversitesi Sağlık Yüksekokulunda yapılan çalışmalarda da öğrencilerin çoğunun kadın olduğu görülmüştür10-12. Sağlık bilimleri fakültelerinde kadınların çoğunlukta olması toplumun mesleklerdeki cinsiyet algısıyla ilişkilendirilmiştir. Toplumda ebe hemşirelik mesleklerinin kadınlarla bağdaştırıldığı düşünülmüştür.

    Araştırma kapsamında incelenen öğrencilerin onda biri kadarının ortorektik eğilimli olduğu bulunmuştur. Üniversite öğrencileri üzerinde gerçekleştirilen çalışmalarda ortoreksiya prevalansı Türk öğrencilerinde yüzde 15’in üzerinde, Amerikan öğrencilerde yüzde 40’a yakın, İtalyan öğrencilerde yüzde 30 civarında, Amerika’da spor bölümündeki öğrencilerde ise yüzde 80’e yakın, Türk hemşirelik öğrencilerinde yüzde 70’e yakın, İsveç’te spor bilimlerinde eğitim alan üniversite öğrencilerinde yüzde 85, Portekiz’de diyetisyenlik öğrencileri üzerinde gerçekleştirilen çalışmada ise yüzde 90’a yakındır13-20. Spor ve diyetisyenlik bölümlerinde diğer bölümlere göre daha yüksek oranda ortoreksi görülmesi, spor ve diyetisyenlik bölümlerinin yapacakları işlerin bedensel görüntüyle bağlantılı olmasıyla ilişkilendirilmiştir.

    Çalışma kapsamına alınan erkek öğrencilerin kadın öğrencilere göre daha fazla ortorektik eğilimli oldukları görülmüştür. Ülkemizde üniversite öğrencilerinde yapılan bazı çalışmalarda21-24 erkeklerin ORTO-15 puanları daha düşükken bazı çalışmalarda ise25,10,26-29 kadınların ORTO-15 puanları daha düşüktür. Yurtdışında gerçekleştirilen çalışmalardan bazılarında ORTO-15 puanları kadınlarda daha düşük olmakla birlikte sonuçlar istatistiksel açıdan anlamlı bulunmamıştır (30-32). Brytek-Matera1 ve Malmborg ve ark.18‘nın gerçekleştirdikleri çalışmalarda ise erkeklerin ORTO-15 puanları daha düşük olarak saptanmış olup anlamlı düzeyde değildir. Bununla beraber Dell’Osso ve ark.15,16’nın yürüttükleri her iki çalışmada da kadınların ORTO-15 puanları istatistiksel açıdan anlamlı düşük olduğu tespit edilmiştir. Yapılan çalışmalarda18,21-29 cinsiyete göre ortoreksik eğilim ile ilgili farklı sonuçlara ulaşıldığı görülmüştür.

    Araştırma kapsamına alınan üniversite öğrencilerinin sigara kullananların, sigara kullanmayanlara göre ORTO-15 puan ortancaları daha düşük olarak bulunup istatistiksel bir anlamlılık gözlemlenmemiştir. Öğrenciler ile yapılan bir çalışmada ise sigara kullanmayanların ORTO-15 puanlarının daha düşük olarak bulunmuş istatistiksel bir anlamlılık gözlemlenmemiştir23. Sigara kullanımı ile ortoreksik eğilim ilişkilendirilememiştir.

    Araştırmaya katılanlardan kronik bir hastalığı olanların kronik hastalığı olmayanlara göre ORTO-15 puanları anlamlı olarak daha düşük olup daha fazla ortorektik eğilimli oldukları bulunmuştur. Ancak Asıl ve Sürücüoğlu’nun yürüttükleri çalışmada kronik hastalığı olanlarda ORTO-15 puanlarının daha düşük olduğu saptanmıştır34. Bu durum birçok kronik hastalığın tedavisinde beslenmeyle ilgili düzenleme gerektirmesi, dolayısıyla kronik hastalığı olanların beslenmelerine dikkat etmesi ile ilişkilendirilmiştir.

    Çalışma grubunda ele aldığımız öğrencilerin son bir yıl içinde zayıflama girişiminde bulunanların, son bir yıl içinde zayıflama girişiminde bulunmayanlara göre ORTO-15 puan ortancası daha düşük olduğu tespit edilmiştir. Sünbül27 tarafından üniversite öğrencisinde yürütülen çalışmada ise son bir yıl içinde diyet programı uygulayanlarda ORTO-15 puanlarının diyet uygulamayanlara göre anlamlı bir düzeyde düşüklük gösterdiği tespit edilmiştir. Zayıflama girişiminde bulunan kişilerde beslenme konusunda oluşan farkındalık ortorektik eğilimi artırmış olacağı düşünülmüştür.

    Araştırma grubundaki öğrencilerin spor yaptığını belirtenlerin, spor yapmadığını belirtenlere göre ORTO-15 toplam puan ortancası daha düşük olarak bulunmuş bu fark istatistiksel bağlamda anlamlı olmadığı saptanmıştır. Yapılan çalışmalarda22,35 ORTO-15 puanlarının spor yaptığını belirtenlerde düşük olup anlamlı düzeyde farklılık gösterdiği bulunmuştur. Düzenli olarak spor yaptığını belirten kişilerin beslenmeyle ilgili konulara daha fazla ilgili olmaları bu kişilerde ortorektik olma eğilimini arttırdığı şeklinde yorumlanabilir.

    Araştırmanın sınırlılıklarına gelince, bu araştırma bir üniversitede sağlık bilimlerinde öğrenim gören öğrencilerden birinci ve üçüncü sınıf öğrencilerinde yürütülmüştür. Daha geniş araştırma gruplarıyla topluma genellenebilir çalışmalar yapılmalıdır.

    Ortoreksiya eğilimi yüksek olan öğrencilerin olduğu görülmüş, araştırma grubundaki öğrencilerden erkeklerde, yakın çevresinde şişman bireyler olan, son 1 yıl içinde zayıflama girişiminde bulunanlar, beslenme konusunda “her zaman” doğru bilgiye ulaşanlar, kronik hastalığı olanlar ve düzenli ilaç kullananların ortoreksiya eğilimi olduğu tespit edilmiştir. Geleceğin sağlık çalışanları adayları olan öğrencilerde ortorektik tutumlarında azalma sağlanabilmesi amacıyla farkındalık oluşturulması ve ortoreksik eğilimi yüksek olan gruplara yönelik bilinçli davranışlarda artış sağlanması hedeflenerek multidisipliner çalışmalar yürütülmelidir.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • Kaynaklar

    1) Brytek-Matera A. Orthorexia nervosa–an eating disorder, obsessive-compulsive disorder or disturbed eating habit. Arch Psychiatr Psychother 2012, 1: 55-60.

    2) Mathieu J. What is orthorexia? J Am Diet Assoc 2005; 105: 1510-1512.

    3) Scarff JR. Orthorexia nervosa: An obsession with healthy eating. Fed Pract 2017; 34: 36‐39.

    4) Strahler J, Hermann A, Walter B, Stark R. Orthorexia nervosa: A behavioral complex or a psychological condition? Journal of Behavioral Addictions J Behav Addict 2018; 7: 1143-1156.

    5) Bartrina JA. Ortorexia o la obsesión por la dieta saludable Orthorexia or when a healthy diet becomes an obsession. Archivos Latinoamericanos de Nutrición 2007; 57: 313-315.

    6) Oğur S, Aksoy A. Üniversite öğrencilerinde ortoreksiya nervoza eğiliminin belirlenmesi. Bitlis Eren Üniversitesi Fen Bilimleri Dergisi 2015; 4: 93-102.

    7) Bratman S, Knight D. Health Food Junkies. Ortorexia Nervosa: Overcoming the Obsession with Healthful Eating New York: Broadway Books, 2000.

    8) Donini LM, Marsili D, Graziani MP, Imbriale M, Cannella C. Orthorexia nervosa: Validation of a diagnosis questionnaire. Eat Weight Disord 2005, 10: 28-32.

    9) Arusoğlu G, Kabakçi E, Köksal G, Kutluay Merdol T. Orthorexia nervosa and adaptation of ORTO-15 into Turkish. Turk Psikiyatri Derg 2008; 19: 283-291.

    10) Köksal MC. Sakarya Üniversitesi Sağlık Bilimleri Fakültesi ve Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu Öğrencilerinin Orto-15 Ölçeği Kullanılması ve Etkileyen Bazı Faktörlerin İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Ankara: Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2018.

    11) İnci F. Hemşirelik Öğrencilerinin Obezite Önyargıları ile Sağlıklı Yaşam Biçimi Davranışları Arasındaki İlişki. Yüksek Lisans Tezi, Adana: Çukurova Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Fakültesi, 2019.

    12) Yıldız M. Sağlıkla İlgili Bölümlerde Okuyan Üniversite Öğrencilerinin Obeziteye İlişkin Önyargılarının Belirlenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Erzurum: Atatürk Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2017.

    13) Costa CB, Khalil KH. Orthorexia nervosa and obsessive-compulsive behavior among college students in the United States. Journal of Nursing Education and Practice 2018; 9: 67-75.

    14) Gorrasi ISR, Bonetta S, Roppolo M, et al. Traits of orthorexia nervosa and muscle dysmorphia in Italian university students: a multicentre study. Eat Weight Disord 2020; 25: 1413-1423.

    15) Dell’osso, L, Carpita, B, Muti D, et al. Prevalence And Characteristics of Orthorexia Nervosa in A Sample of University Students in Italy. Eat Weight Disord 2018; 23: 55-65.

    16) Dell'osso L, Abelli M, Carpita B, et al. Orthorexia nervosa in a sample of Italian university population. Rivista Di Psichiatria 2016; 51: 190-196.

    17) Clifford T, Blyth C. A pilot study comparing the prevalence of orthorexia nervosa in regular students and those in university sports teams. Eat Weight Disord 2019; 24: 473-480.

    18) Malmborg J, Bremander A, Charlotte Olsson M, Bergman S. Health status, physical activity, and orthorexia nervosa: a comparison between exercise science students and business students. Appetite 2017; 109: 137-143.

    19) Penaforte FRO, Barroso S, Araújo ME, Camila J. Ortorexia nervosa em estudantes de nutrição: Associações com o estado nutricional, satisfação corporal e período cursado. Jornal Brasileiro de Psiquiatria 2018; 67: 18-24.

    20) Aktürk Ü, Gül E, Erci B. The Effect of Orthorexia nervosa levels of nursing students and diet behaviors and socio- demographic characteristics. Ecology of Food and Nutrition 2019; 58: 397-409.

    21) Kazkondu İ. Üniversite Öğrencilerinde Ortoreksiya Nervoza (Sağlıklı Beslenme Takıntısı) Belirtilerinin İncelenmesi. Yüsek Lisans Tezi, Ankara: Gazi Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, 2010.

    22) Dalmaz M. Spor Salonunda Spor Yapanlarda Ortoreksiya Nervoza Belirtilerinin İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi, İstanbul: İstanbul Arel Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2014.

    23) Nevşioğulları C. Beslenme ve Diyetetik Öğrencilerinde Yeme Bozuklukları ve Obsesif Kompulsif Belirtilerin Değerlendirilmesi. Yüksek Lisans Tezi, İstanbul: İstanbul Okan Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2018.

    24) Zarifoğlu A. Farklı Fakültelerdeki Üniversite Öğrencilerinde Ortoreksiya Nervoza Görülme Sıklığı ile Yeme Tutum Davranışları ve Beden Algısı Arasındaki İlişkinin İncelenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Gaziantep: Hasan Kalyoncu Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2019.

    25) Kaya Z. Öğrencilerinde Sağlıklı Yeme Takıntısının (Ortoreksiya Nervoza) Değerlendirilmesi, Yüksek Lisans Tezi, İstanbul: Okan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2018.

    26) Yazkan G. Sağlık Personellerinin Ortoreksiya Nevroza Eğilimleri ve Obsesif Kompulsif Belirtiler Arasındaki Pozitif Prediktif Değerin İlişkisi. Yüksek Lisans Tezi, Muğla: Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi, Sağlık Bilimleri Enstitüsü, 2019.

    27) Sünbül Ş. Üniversite Öğrencilerinin Yeme Tutumu ve Ortoreksiya Nervoza Eğilimlerinin Belirlenmesi. Yüksek Lisans Tezi, Konya: Selçuk Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2019.

    28) Sanlier N, Yassibas E, Bilici S, Sahin G, Celik B. Does the rise in eating disorders lead to increasing risk of orthorexia nervosa? Correlations with gender, education, and body mass index. Ecology of Food And Nutrition 2016; 55: 266-278.

    29) Yıldırım P. Üniversite Öğrencilerinde Ortoreksiya Nervoza’nın Obsesif Kompulsif Bozukluk ile İlişkisi. Yüksek Lisans Tezi, İstanbul: İstanbul Gelişim Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, 2018.

    30) Trojian TH, Jow V. Night eating syndrome presenting as anorexia in an athlete: case report and review. Curr Sports Med Rep 2009; 8: 182-185.

    31) Dunn, TM, Gibbs, J, Whitney N, et al. Prevalence of orthorexia nervosa is less than 1%: Data from a us sample. Eat Weight Disord 2017; 22: 185-192.

    32) Plichta M, Jezewska-Zychowicz M. Orthorexic tendency and eating disorders symptoms in polish students: Examining differences in eating behaviors. Nutrients 2020 15; 12: 218.

    33) Malmborg J, Bremander A, Charlotte Olsson M, Bergman S. Health status, physical activity, and orthorexia nervosa: A comparison between exercise science students and business students. Appetite 2017; 109: 137-143.

    34) Asil E, Sürücüoğlu MS. Orthorexia nervosa in Turkish dietitians. Ecology of Food and Nutrition 2015; 54: 303-313.

    35) Bert F, Gualano MR, Voglino G, et al. Orthorexia nervosa: A cross-sectional study among athletes competing in endurance sports in northern ıtaly. Plos One 2019; 14: 8.

  • Başa Dön
  • Özet
  • Giriş
  • Materyal ve Metot
  • Bulgular
  • Tartışma
  • Kaynaklar
  • [ Başa Dön ] [ Özet ] [ PDF ] [ Benzer Makaleler ] [ Yazara E-Posta ] [ Editöre E-Posta ]
    [ Ana Sayfa | Editörler | Danışma Kurulu | Dergi Hakkında | İçindekiler | Arşiv | Yayın Arama | Yazarlara Bilgi | E-Posta ]